Arif Özutku
Eski Yazıları
- Hakikate ermek için bugünleri görmek gerekiyormuş
- Takke Düştü, Kipa Göründü
- Evrensel barış artık hayal değil
- Efendimiz’in, Dindar Nesilden Anladığı
- Gözümüz aydın, paralel Türk Okulları geliyormuş
- Mevlana Yürekli Öğretmenler
- Kayyımları Eğitim Kurumlarına Gönderenler Kendilerinden Ne Bekliyorlar?
- Obama’nın Türk Okulları’nda Gördüğü
- Evdeki Yangın, Mutfaktaki Girdap
- Fehmi Koru’ya Cevap
- Daha eski yazılarını gör...
Farklı Milletten Bir İnsanla Evlenerek Mutlu Olabilir Miyim?
Yazılarıma okuyucularımdan gelen sorulara cevap vererek devam etmek istiyorum. Bir okuyucum şöyle soruyor:
Farklı Milletten Bir İnsanla Evlenerek Mutlu Olabilir Miyim?
Gazete ilanlarında hep görürüz “İyi derecede dil bilen, bilgisayar kullanabilen, askerliğini yapmış elaman alınacaktır.” benzeri ilanları. Özellikle hizmet sektöründe sıradan işlerde bile yılların tecrübesini ve becerisini işverenler beraber çalışacakları insanlardan talep ederler. Talep ederler ama çalışanından sadece mesleki hassasiyet de istemezler. İlanlarda yazılmayan ama çalışan işe başladığı andan itibaren uygulamaya konulan önemli bir kural daha vardır: Çalışanın, çalıştığı müessesedeki diğer personelle arsındaki uyum sürecinin olumlu seyri. Uyum en az mesleki beceri kadar önem arz eder. Zira yapılan araştırmalar verimli çalışma ortamının personelin uyumundan geçtiğini ortaya koymuştur.
Aynı husus evlilik hayatı içinde geçerlidir. Eş adayları üzerlerine düşen sorumlulukları eda edebilecekleri bedensel, zihinsel ve ruhsal özelliklere mutlaka öncesinde sahip olmalıdırlar. Yani evliliğin gerektirdiği yeterliliği taşıması eş adayı adına olmazsa olmaz şartlardandır. Dolayısıyla evlilik öncesinde bireyler şu soruların cevaplarına yoğunlaşmalıdırlar. Acaba eş adayını tespit ederken ne kadar hassasiyet göstermelidir? Ömrünü beraber geçireceği, çocuklarına anne veya baba olacak şahıstan evlilik adına ne gibi beklentiler içine girmelidir? Hangi konularda ne gibi özellikler öncelikli eş adayından talep etmelidir?
Evlilik öylesine yaşanacak sıradan bir olgu değildir. Sadece bedensel ve maddi özellikler üzerine bina edilemez. Eşin zihinsel ve ruhsal alt yapısı da dikkate alınmalıdır. Uzlaşmayı en azından asgari müştereklerde buluşabilmeyi bilebilenler evlilikte aradığı mutluluğu bulabilir. Eşiniz ister akrabanız ister yabancı bir kültürün insanı olsun sahip olduğu dünya görüşü eğer sizinle uyuşmuyorsa bu evlilik eşler uzlaşamayacağı için besbelli yürümeyecek demektir.
Dünya görüşü insanların bütün davranışlarının ana kaynağıdır, hayatı yorumlarken temel alınan kaynaklara göre şekillenir. Eşinizle dünya görüşünüz birbirine benziyor olması hayat arkadaşınızın tespitinde birinci ölçüt olarak ele alınmalıdır. Zira bu benzerlik uyumu sağlayacaktır. Ama çok enteresandır gençlerle görüştüğümüzde onların evlilik öncesinde verdikleri cevaplar bizleri şaşırtacak düzeydedir. Zira kısa ve orta vadede yanında çalışacak bir elemandan beklediği uyumu, uzun vadeli ve sürekli beraberlikler olan evlilikler adına insanların eş adaylarının tespitinde dikkate almadığını görürüz
Çalıştığı turizm beldesinde tanıştığı Avrupalı bir hanımla evlenen ama evlendiği günden beri huzur yüzü görmediğini söyleyen bir danışanım ‘Her mesele evde problem oluyor, neredeyse hiçbir hususta anlaşamıyoruz. Farklı milletten bir insanla evlenmek ne kadar da zormuş.’ demişti. Aslında yanlış düşünüyordu. Huzursuzluğunun sebebi eşinin yabancı olması değildi. Dünya görüşlerinin farklı olmasıydı. Bu farklılık evliliğin belli başlı asgari müştereklerinde buluşmalarına engel oluyordu. Dolayısıyla evde çatışmanın yaşanmadığı bir gün olmuyordu. Eğer eşler benzer dünya görüşüne sahip olsalardı eşinin Avrupalı olmasının evliliğinde herhangi bir sıkıntı oluşturmadığı gibi evliliğine tam tersine renk katacaktı.
Birbirinden farklı düşünen, dünyayı yorumlarken farklı referansların tesirinde kalan insanların evliliği devam ettirebilmesi iki başlı insanların hayatta kalabilmesi kadar zor bir durumdur. Eşlerin sahip oldukları dünyevi bakış açısının birbiriyle uyuşması inşa edilirken zemin etüdü yapılmış, temelleri sağlam atılmış, içerisindeki katkı malzemeleri zengince kullanılmış olan sağlam bir yapıya benzer. Bu yapıyı sıradan sarsıntılar yıpratamayacaktır.
Sonuç olarak soruyu soran arkadaşımıza şunu söyleyebiliriz ki evleneceğiniz insan sizin ile aynı dünya görüşüne sahipse onun farklı bir millete mensup olması evliliğiniz adına bir zenginliktir. Fakat hayatı yorumlama referanslarınız farklı ise birde üzerine eklenen kültür farklılığıyla ilerleyen yıllarda evliliğinizde sağlam depresyonlar sizi bekliyor demektir.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment