Evlilikte Asgari Müşterekler - 2

Belki evliliğin en önemli müştereklerinden bir tanesi de evliliğin cinsel ve duygusal sahalarında karşılıklı mutabakat sağlanması hususudur.

Pek çok problem bu konularda uzlaşı sağlanamadığı için boşanmayla sonuçlanır. Cinsellik ve duygusallık evliliğin harcıdır. Cinsel ve duygusal birlikteliğin yaşanmadığı evlilikler tamamlanmamış yani yarım kalan evliliklerdir. Bu birlikteliklerin eşler arasında sağlıklı yaşanabilmesi için sağlanacak mutabakat kişinin eşi adına bu birlikteliğin ne ifade ettiğini iyi bilmesiyle mümkün olacaktır.

Karşılıklı anlayışla yaşanmayan cinsellik ve duygusallık mutlak manada eşlerden birisinin bazen her ikisinin de mağduriyetine sebep olmaktadır.

Evliliğimiz ve Akrabalarımız

Akrabalık ilişkileri anne baba evlat düzeyinde bile çoktan tüketilmiş olan batı milletlerinde evlilik sadece iki insanın hayatını bir araya getiren bir olgudur. Ama söz konusu olan bizim gibi doğu milletleri ise meseleye bu nazarla bakmak yanlış olur.

Doğu kültürlerinde evlilik sülalelerin bir araya gelmesiyle oluşur. Bizler evlenirken sadece eşimizle değil, eşimizin ailesiyle de evleniriz. Zaten isteseniz de sevinç ve hüzünleri beraber yaşamayı benimsemiş olan şark milletlerinde öyle kolaylıkla eşinizin ailesini kendi evlilik hayatınızın dışında tutamazsınız.

Dolayısıyla uzmanlar, evlilikte eşlerin birbirlerinin ailelerine göstermeleri gerekli olan sağlıklı tutumlar hususunda fikir birliğine varmalarını birlikteliğin önemli asgari müştereklerinden bir tanesinde buluşmaları olarak kabul etmektedirler.

Benimle Asya’ya Gelir Misin?

Bazı insanlar bizim izah ettiğimiz bu müşterekleri değil de kendi dünyaları adına çok daha önemli olduğunu düşündükleri farklı müşterekleri evlilik adına önem sıralamasında ön plana çıkarabilirler. Yurt dışında öğretmenlik yapan bir arkadaşıma nasıl evlendiğini sormuştum. O da evlenmeden önce eş adayını ararken görüştüğü insanlara tek bir şartının olduğunu, öğretmenlik yaptığı Asya ülkesine kendisiyle beraber canı gönülden gelip kahır çekecek bir insan istediğini söylediğini ve eşini bu ölçü dahilinde tespit edip bu şekilde evlendiğini anlatmıştı.

Başka bir şartınız yok muydu? Ne bileyim memleketi, tahsili, boyu, güzelliği vb gibi diye kendisine sorduğumda benim talebim aslında hepsini kapsıyordu. Bu hususta anlaştığım bir insanla ayrı düşebileceğim başka bir konu olduğuna inanmıyordum. Nitekim tahmin ettiğim gibi de oldu. Mutlu bir evliliğim var, Hemen hemen her hususta uzlaşı sağlıyoruz. Eşimden ve evliliğimden çok memnunum cevabını vermişti.

Haklı olabilirdi zira Afrika’yla ticaret yapan bir iş adamı arkadaştan da çapraz mantıkla benzer manaları ifade eden şu sözleri duymuştum.  ‘İşimin gereği ticaret yaptığım Afrika ülkesinde yılın büyük bir bölümünde kalmam gerekiyor. Ama eşim Afrika’yla ticarete başladığımda benimle beraber gelmeyeceğini, Türkiye’den ayrılamayacağını, ısrar edersem beni boşayacağını bana söyledi. Ben ısrar ettim. Ne yapabilirdim ki işim bu. Kendisine bu konuda aramızda ayrılık olmaması gerektiğini benim yanımda kalarak bana destek olmasının benim şahsım ve işim açısından çok önemli olduğunu defalarca izah etmeye çalıştımsa da olmadı. Gelmedi ve evliliğim bitti’ demişti.