Arif Özutku
Eski Yazıları
- Hakikate ermek için bugünleri görmek gerekiyormuş
- Takke Düştü, Kipa Göründü
- Evrensel barış artık hayal değil
- Efendimiz’in, Dindar Nesilden Anladığı
- Gözümüz aydın, paralel Türk Okulları geliyormuş
- Mevlana Yürekli Öğretmenler
- Kayyımları Eğitim Kurumlarına Gönderenler Kendilerinden Ne Bekliyorlar?
- Obama’nın Türk Okulları’nda Gördüğü
- Evdeki Yangın, Mutfaktaki Girdap
- Fehmi Koru’ya Cevap
- Daha eski yazılarını gör...
Aile İsraf Edilebilir Mi?
Aile kurumu da israf edilir miymiş demeyin. Özellikle biz bu kuruma sahip çıkmayarak zamanla birçok değerimizi kaybedip toplumsal olarak huzursuzluğa mahkûm olduğumuzda yapılan israfın asıl büyüklüğünün farkına varacağız.
Bir de aile içinde yapılan israf vardır ki bu durum aile içerisinde kendisini iki pencereden gösterir. Birincisi sorumlulukların yerine getirilmeyerek temsil ettiği ailevi konumun israf edilmesi, ikincisi de kaynak israfı yapılarak aile içinde ekonominin israf edilmesi. Her ikisinde de nihai kayıp aile huzurumuzdur.
İsraf İçinde İsraf
Aile içinde konumun israf edilmesi evlendikten sonra çiftlerin aile olduklarının farkında olmamalarıyla yani sahip olduğu eş olma statüsünün sorumluluklarını yerine getirmemekle kendisini gösterir. Bu sorumsuz ve sorunlu insanlar biraz da bencilliğin ve tembelliğin tazyikiyle aile olma şuuruna eremeden ömür sürerler. Evlendiğinin şuurunda olmayan bu insanlar sanki bekârmış gibi sadece kendisini düşünerek hayat yaşarlar. Kendi başına karar alır ve uygularlar. İstişare onların hayatına hiç girmez. “Biz” olamayan bu “ben”lerin evlenmelerinin temel sebebi kendilerine evlilik vasıtasıyla resmi bir hizmetçi tayin edilecek olmasından ibarettir. Aile hayatını üzerine düşen sorumlulukları ihmal ederek sıkıntıya sokan bu insanlar aslında çok önemsiz şeylere karşılık büyük kıymetleri feda ediyorlar demektir. İnsanın ailesi paha biçilemez değerlere sahip büyük bir hazine sandığına benzer. Onu feda adına tercih edilen şeyler kıymetsiz çakıl taşlarını andırır. Bu şuursuz alış veriş aile olma, evlenme mantığının israf edilmesi hatta katledilmesi demektir.
Bir de aile içinde israf vardır ki kendi arasında birkaç kısma ayrılır. Aile içindeki israf sahip olunan kıymetlerin zayiatıdır. Birincisi ve en önemlisi çiftlerin beraber geçirdikleri zamanı israf etmeleri, nitelikli zaman geçirmekten uzak yaşamalarıdır. Bu husus boşanmaların temel sebeplerinden biridir. Yapılan araştırmaların birbiriyle zaman geçiremeyen insanların uzun süre evliliklerini yürütemediğini ortaya koymuştur. Birlikte oturup konuşamayan veya konuşacak zaman bulamayan, çay içemeyen, film seyredemeyen, sokağa çıkıp el ele tutuşup dolaşamayan çiftler hayat yolunda beraber aşmaları gereken sıkıntıları elbette aşamayacak ve karşılarına çıkan engellerden herhangi bir tanesine takılıp kalacaklardır.
Zamanımızı Yutan Karadelikler
İnsanların günlük meşguliyetlerinden arta kalan zamanı nitelikli bir şekilde ailesiyle değerlendirememesi çağın getirdiği kayıplardan birisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Teknoloji, nitelikli beraberliğin baş düşmanıdır. Televizyon ve internet eşimiz ve çocuklarımıza ayırmış olduğumuz zamanı kara bir delik gibi yutmakta bizi ve ailemizi evimizin içinde bizzat eşimizin yanında yalnızlığa itmektedir. Bir yıl içerisinde eşlerin televizyon ve internet karşısında geçirmiş oldukları vakit eşlerin birbiriyle oturup konuştuğu beraber bir kısım uğraşlarla zaman geçirdiği vaktin çok çok üstündedir.
Aile içi israfın bir diğeri de kaynak israfıdır. Gelirimiz ve giderimizin arasındaki dengeyi koruyamamak önemli bir geçimsizlik nedeni olarak asrımızda karşımıza çıkmaktadır. Modern yaşamın zorlamaları kaynak kullanımında evli çiftleri zora sokmaktadır. Daha evliliğin başında yıllardır evli olan insanların sahip olduğu her şeye sahip olmayı hedef haline getiren çiftler görürsünüz. Arabam olsun, evim olsun, evim geniş olsun, eşyalarım marka olsun diye düşünen bu çiçeği burnunda çiftlerin gözleri kendisinden yukarıda olanlardadır. Ellerindeki imkânlara bakmadan maddi refahı evliliğin hemen başında arzulayan ve bu yönde harcama yapan çiftler faturalarını ve kredi kartlarının taksitlerini ödemekte sıkıntı çekmeye başladıklarında evliliğin ilk sarsıntılarını yaşamaya başlarlar.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment