Tom Friedman: Türkiye, petrol kuyusuyla değil girişimcilikle gelişti

Tom Friedman: Türkiye, petrol kuyusuyla değil girişimcilikle gelişti

The New York Times gazetesinin Pulitzer ödüllü köşe yazarı Thomas Friedman, son 10 yılda Türkiye’de yaşanan gelişmeleri etkileyici bulduğunu belirterek, “Petrol kuyusuyla gelişmediğinizi görmek, ekonominizin girişimciliğiniz sayesinde geliştiğini görmek çok etkileyici” dedi.
    
Ankara’daki Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nca (TEPAV) düzenlenen ‘Seçimlerden Sonra ABD ve Dünyamız’ konulu toplantıda konuşan Friedman, ABD’nin üç büyük zorlukla mücadele ettiğini belirterek bunları, “bütçe açığı, enerji meseleleri ve iklim değişikliği sorunu ile bu sorunlara verdiği yanıtlar” olarak sıraladı.
    
Friedman, küreselleşmeyle birlikte bilişim ve iletişim teknolojilerinde büyük ilerlemeler kaydedildiğini, bunun sonucunda bağlantıların “hiper-bağlar”a, bunların da bağımlılığa dönüştüğünü söyledi. Amerikalı yazar, günümüz dünyasında herkesin bir şekilde iletişimde bulunma ve bu eylemi her şart altında sürdürme “bağımlısı” haline geldiğini dile getirdi.
    
Friedman, küreselleşmenin ve hiper-bağların, bireyleri daha da yaratıcı olmaya ve beceriler kazanmaya zorladığına işaret ederek, “Artık hangi işi yaparsanız yapın, her zaman daha da iyisini ve fazlasını yapmak zorundasınız” diye konuştu.
        
“Türkiye’nin gelişimi etkileyici”
        
Girişimciliğin ve yeniliklerin Türkiye’nin dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerden biri olmasına imkan sağlayan önemli etkenler olduğu değerlendirmesini yapan Friedman, şöyle konuştu:

“Son on yılda Türkiye’de yaşanan ekonomik ve siyasi gelişme çok etkileyici. Ben bir Türkiye dostuyum ve petrol kuyusuyla gelişmediğinizi görmek, ekonominizin girişimciliğiniz sayesinde geliştiğini görmek çok etkileyici. Diğer yandan, Türkiye’de bulunan tutuklu gazetecilerin sayısı, sansür ve basına gözdağı verilmesi gibi konular hiç iç açıcı değil.”
    
ABD-Türkiye ilişkilerine değinen Friedman, “ABD, 50 yıl boyunca Arap dünyasını petrol istasyonu olarak gördü. Onlara söylediğimiz üç şey, petrol kaynaklarını açık tutmaları, fiyatları düşük tutmaları ve İsrail’e bulaşmamalarıydı. Ancak 11 Eylül’de bizi aslında bölgede süregelen patolojiler vurdu. Bunlara karşın, Türkiye cennetten gelen bir ülke gibi gözüküyordu. AK Parti bizi şaşırttı. Hiçbir şey lafta kalmadı. Değişiklikler oldu ve bizi sıkıntıya sokmayan her şey kabulümüzdü” şeklinde konuştu.
        
“ABD yeni gücünü kullanmalı”
        
ABD’nin dış politikada farklı bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini savunan yazar, şu görüşleri dile getirdi: “Uluslararası sorunlara baktığımızda, ABD’nin yeni gücünü kullanması gerektiğini görüyoruz. Artık dış yardımımızı da daha farklı şekilde kullanmalıyız. İnsanlar, ‘artık Suriye ile ilgili bir şeyler yapın’ diyor. Suriye ile ilgili ne yapılabilir? Şu anda (ABD olarak) bir şey yapmamamız, ne yapacağımızı bilemememizden kaynaklanıyor.”
        
Friedman, Başkan Barack Obama’nın bu göreve yeniden seçilmesinin dış politikadaki başarısından değil, iç politika konularında bazı çözümler getirebilmesinden kaynaklandığının altını çizdi.

Yazar, ABD için en önemli gündemin ekonomik büyüme olduğunu ve büyümenin yolunun da eğitimden geçtiğini ifade etti.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.