Hollanda’da Srebrenitsa yine gündemde

Hollanda’da Srebrenitsa yine gündemde

Bosna Hersek’teki iç savaş sırasında 8 bin 372 Müslüman Boşnak’ın öldürülmesi nedeniyle Hollanda tarihinde “kara sayfa” olarak adlandırılan Srebrenitza, bu kez de yolsuzluk iddialarıyla ülkenin gündeminde.

İddiayı ortaya atan, Srebrenitza Belediye Başkanı Camil Durakoviç. Hollanda Televizyonu’nda yayınlanan bir programda konuşan Durakviç, “Hollanda’nın, Srebrenitsa’nın yeniden inşası için gönderdiği milyonlarca Euro, yolsuzluk ve rüşvet nedeniyle ihtiyaç sahiplerine ulaşmadı.” dedi.

Uluslararası yardım kuruluşlarının birlikte çalışamadığını savunan Camil Durakoviç, Hollanda’nın çalıştığı kurumların da ortaya sonuç çıkaramadığını öne sürdü. Belediye Başkanı’na göre, savaş sırasında göçe zorlanan on binlerce mülteciden 18 yıl sonra sadece yüzde 10’u Srebrenitsa’ya geri dönebildi. Büyük bölümü hâlâ Tuzla yakınlarındaki bir kampta kalıyor.

Hollanda, Srebrenitsa’nın düşmesinden bu yana kentin yeniden inşası ve ekonomik gelişimi için 120 milyon Euro yardımda bulundu. Hollanda Hükumeti, Srebrenitsa’ya parlamento kararı uyarınca her yıl 5 milyon Euro karşılıksız yardım gönderiyor.

Gönderilen 120 milyon Euro’nun bir kısmı, katliam kurbanlarının kimliklerinin belirlenmesi için kullanıldı. Öldürülen 8 bin 372 kişiden 3 bininin cesedine hâlâ ulaşılamadı.

Srebrenitsa’nın yeniden inşası ve ekonomik gelişme konularında esas olarak yolsuzluk yapıldığı öne sürülüyor. Kaybolan paraların yasadışı suç örgütleri ile Sırpların eline geçtiği de iddialar arasında.

Ana muhalefetteki Sosyalist Parti (SP), Hollanda’nın gönderdiği yardım paralarıyla ilgili yolsuzluk iddiasının araştırılması için parlamentoya bir araştırma önergesi verdi.

‘Hollanda kusurlu’

2. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’nın yaşadığı en büyük katliam olan Srebrenitsa, Hollanda’yı oldukça yakından ilgilendiriyor. Bosna Hersek’teki iç savaş sırasında Srebrenitsa, Birleşmiş Milletler adına görev yapan Hollanda askerlerinin (Dutchbat) kontrolündeydi. Kentin düşmesinin ardından 11 Temmuz 1995’de Hollanda birlikleri kendilerine sığınan Boşnakları, Sırplara teslim ederek çekildi. Yaşları 14 ila yukarısında olan 8 bin 372 Boşnak erkeği de Sırplar tarafından katledildi. Sırplar kampta bulunan kadın ve kızlara da tecavüz etti.

“Hollanda tarihinin kara sayfası” olarak adlandırılan bu olay Wim Kok hükumetinin düşmesine neden oldu. O günden bu yana Hollanda’nın “katliamdaki sorumluluğu” tartışılıyor. Hollanda, sorumluluğu kabul etmedi, ve aksine, Dutchbat’ta görevli askerleri madalya ile ödüllendirdi.

Ancak, bağımsız yargı aksi görüşte. O dönem Hollanda taburunda tercüman ve elektrikçi olarak çalışan iki Boşnak’ın yakınları Hollanda aleyhine dava açtı. Arnhem Mahkemesi’nde görülen davada, iki çalışan ile yakınlarının Hollanda askerleri tarafından Sırplara teslim edilerek ölümlerine göz yumulduğu savunuldu. Mahkeme, Hollanda devletinin “kusurlu olduğuna” karar verdi.

Ancak Hollanda devleti, mahkemenin kararını temyiz etti. Devleti savunan avukatlar, bu tür kararların, “devletlerin uluslararası barış gücü operasyonlarına asker gönderme hevesini kıracağını” savundular.

Yargıtay temyiz kararı öncesi Başsavcı P. Vlas’tan görüş istedi. Başsavcı da “Hollanda’nın kusurlu olduğunu” vurguladı. Başsavcı, devlet avukatlarının savına karşı şu görüşü dile getirdi: “Böyle bir gerekçe devletin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Temel insan hakları söz konusu olduğunda, devlet kendi yaptıklarından azledilemez.”

Yargıtay, temyiz başvurusunun sonucun 6 Eylül’de karara bağlayacak.

 

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.