Kurban hediyesi

Yaklaşma, yakın olma manalarına gelir kurban. Yaklaşırken yakan, yaktıkça  yıkayan kulluk. Kurbanın kesilme emri, namazın kılınma emriyle omuz omuza verilmiş (Kevser 2). Sadıkane duruşun şeklidir kurban. Hakkın rızasına kelebek gibi koşan Habil’in adıdır, gururla,  hasetle gerilmiş Kabil’in kininin nemasıdır aynı zamanda. Yeniden diriliş ve kendine gelişin cansuyudur hem.
Nebiler Serveri (sav) “ben iki kurbanlığın oğluyum” buyururlar. Nedir bu kurbanlıklar, İnsanlığın iftihar tablosunun varlığındaki etkileri ne ola ki? Birisi Hz. İbrahim babamızın, oğlu Hz. İsmail efendimiz için kesmiş olduğu kurban. Bu kurbanda, Hz İbrahim babamız vesilesiyle tam bir teslimiyetle, evladını Allah rızası için kurban hediyesine şahit olur insanlık. Adanmadır, hediyedir kurban Yaradan’a. Hediye edilen yaradan olunca, değil mal gereğinde, canı vermede cana minnet, lütuf ve ihsan. İstenince evlatların bile verildiği bu panayırda koçların ne ehemmiyeti olur ki? Öte yandan Hz. İsmail efendimiz için ise, ” Ey babacığım emredildiğin şeyi yap. Beni sabredenlerden bulacaksın” demek suretiyle de tevekkül ve sabırı gösterir. Rab isteyince boyunların nasıl uzatılacağı anlatılır. Teslimiyetle inkıyat gösterince, tevekkülle sabır edilince cennetlerden koçlar koşmaz mı İsmail’leri kurtarmak için veya Kadir’i Mutlak cennet koçunu getirmez mi ahde peyman olsun diye. İsmaillerin kurtuluşudur kurban, yeniden doğuş, var oluştur.
Diğeri ise dedesi Abdulmuttalib’in babası Abdullah’a diyet olarak kestiği yüz kurbandır. Kendisine on erkek evlat vermesi için dua eder Rabbine Abdumuttalip. Eğer on erkek evladı olursa, birisini Allah yolunda kurban edeceğini vaad eder. On erkek evlat lütfeder ona Yaradan. Adadığı kurbanlık için çekilen her kura Abdullah’a düşer. Diyet olarak her seferinde on deve verilerek tam dokuz kura çekilir. Onuncu kura neticesinde yüz deve diyet olarak konunca ortaya, kura develere çıkar ve Abdullah kurban edilmekten kurtulur. İnsanlığa iftihar tablosu olabilmek için yüz kurban hediye edilmeliymiş demek ki. Demek ki ancak köküne Allah için adanan yüz devenin kanı akınca, asırlara ışık tutan ruhlar yetişebilir miş. Yada alemlere rahmet olarak gelecek kutlunun yoluna kurbanlar dökülmeliymiş güller gibi. Muhammedi ruhun yeşermesinde ve içerisinde adının anılmadığı bir kıl çadır bile kalmamasında kurbanların hediye edilmesi önemliymiş işte.

Berekettir kurban, vesiledir berekete. Bereket; azın çoğa yetmesidir, ümmetin şiarıdır. Her yıl binlercesi kesilir, her mevsim eti yenirde, tükenmez kurbanlıklar, nesli tükenen hemcinslerine inat. Kurban edilmekle nasıl bereketleniyorlarsa kurbanlıklar,  hediye edenlerde öyle bereketlenirler kurbanla.  Sana kevseri verdim diyor Rabbimiz. Bolluk ve berekettir kevser, şanın yüce ve yüksek olmasıdır. Dünyevi ve uhrevi bol kazançli olmadır diğer bir yönüyle. Hem bütün inananlara yetecek havzı kevserinde sahibi olmadır. Sen namazını kılıp kurbanını kestiğin için bütün bunlar sanadır buyuruyor Rabb’imiz. Hz. İbrahim ilahi dinlerin atası, ulül azim peygamber. Her teşehhütte “ey Rabb’imiz  Hz. İbrahim’e (as) verdiğin bereket gibi” diye dua ederiz biz. Hem onun bereketini ister hemde bereketine şehadet ederiz. Kabeyi tamir eden Hz. İbrahim babamız, hemen kurbanlar keser ve onlarla insanlara ikramda bulunur. Allah’da (cc) bereketli kılar onu. Taki kevseriyet kazanmanın yoludur kurban.

Belalara paratöner olur akan kanlar. Zira onlar daha yere düşmeden Rabb’in dergahında yüksek bir mevkiye ulaşır(ibni mace hn: 3126). Her yanımız nice maddi manevi bela ve musibetlerle çevriliyken, çoluğumuzla, çocuğumuzla ne kadarda muhtacız koruyucu paratönere.  

Takva vardır kurbanda aynı zamanda. Habil, kardeşi Kabil’e “Allah müttakilerin kurbanını kabul eder” der. (Maide 27,28,29). Takva; Allah’ın azabından korkarak günah ve yasaklardan sakınmadır genel anlamıyla. Gaybe iman eden, namazını kılan, zekatını verendir müttaki. Kalbi, Allah korkusuyla atandır. Kurbanda bir seviyenin ibadetidir zira. Samimiyet ister teveccüh. Takvaya giden yollar fedakarlık taşlarıyla örülmüştür. O taşlardandır kurbanda.

Önemlidir kurban. “Kurban, keseni Allah katında en yüksek mertebeye çıkarır”. Allah katında yer edinme için neler feda edilmez ki? Bu kadar önemlidir. Zira o sadece boğazlama değildir bir hayvanı. “Emre itaattir, ihlastır, tevazudur kurban” (Hac 34). Kanı ne yapsın Hâlık, et ne işe yarar. (Hac 37). O bazen bir fakire, bir yoksula uzatılınca, tebessüm olduğu için kıymetlidir. Midenin kursaktan düşen, bir parça etle ilk defa buluşması olduğu için kıymetli olur bazen. Bazen de eşkıya içerisinde yalnız ve kimsesiz kalanlara bir “selamün aleyküm” olduğu için makbüldür. Huzura barışa hasret sinelerin silmle vuslatıdır bazende. Ondandır önemi, ondandır değeri ve ondandır kurban mevsiminde kurbandan daha kıymetli bir alış verişin olamayışı (ibni mace) ve ondandır her ümmetin Allah’ın kendilerine rızık olarak vermiş olduğu hayvanları, Rablerinin rızası için kurban etmeleri (Hac 34). Ta Hz. Adem babamızdan beri her ümmet kesmek için kurbanlıklar beslemiş, hazırlamış ve  sunmuşlardır hediyelerini istenince.

İmkanı olan herkes hediye etmeli kurbanı, kurbanları. İmkanlar  mümkün kılınmalı kurbana, zorlanmalı şartlar, sağlam bir karara varılmalı. Kaçmamalı hediyeden. Efendimiz(sav) veda haccında tam yüz kurban hediye etmiştir Rabb’ine. Kim “Allah katında hediye ettiği kurbanın tüylerince sevap kazanmak (ibni mace hn 3127) istemez. Sıratta kim kendisine vasıtası olsun istemez kurbanının. O halde gelin bu kurban mevsiminide en güzel değerlendirmeye bakalım. Rabbim şimdiden kurbanlarımızı müttakilerin kurbanlarından eylesin.

  Preferences   Preferences   Preferences   Preferences   Preferences § 1 2 3 4 5 6 7 8 9 0 – = Backspace   Tab q w e r t y u i o p [ ]   Return     capslock a s d f g h j k l ; ‘   shift ` z x c v b n m , . / shift     English     Deutsch   Español   Français   Italiano   Português   Русский   alt alt     Preferences

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.