Li’îlâfi Kureyş

‘Îlâf’ ülfet ettirmek, ülfet edişmek, anlaşmak, andlaşmak, muâhede yapmak, antant kalmaktır. Bir de ahd ve eman ve korkunç yoldan yolcuların emin selametle gidip gelmeleri için yasakçılık ve himaye tarzında verilen icazet (pasaport), geçirtme ruhsatına benzer, emir ve taahhüttür.

Âyetler ve sûreler arasındaki vech-i irtibat, nizâm ve mühefhef mantıkî bağ yönünden Kureyş Sûresi ile Fil Sûresi arasındaki münâsebetle ilgili olarak Elmalılı M.Hamdi Yazır şöyle diyor: “Fil vak’asını gören ve herkesten çok ondan faydalanan ve istifadeli olan ve bundan dolayı Allah’ın birliğiyle tevhid dinine herkesten önce sarılması lâzım gelen Kureyş olduğu halde Resulullah’ın (sas) peygamber olarak gönderilmesi üzerine onun davetine karşı puta tapıcılıkta ısrar etmek isteyerek ilk önce küfür ve isyana, düşmanlık ve karşı koymaya kalkışan onlar olduğu ve sonra Mekke’nin fethinde anlaşıldığı üzere onların Müslüman olmalarıyla tevhid dininin bütün Arabistan’a ve oradan cihana yayılacağı anlaşılmış olduğu cihetle Fil Sûresi’nden sonra burada ilk önce Kureyş’in önemlerine işaret için ismini açıklayarak ve kâfirlerini azarlayarak tevhid ile Allah’a ve kulluğa sevk etmek için buyuruluyor ki: “Kureyş’in güven ve barış anlaşmalarından faydalanmalarını sağlamak için; kış ve yaz seferlerinde faydalandıkları anlaşmaların kadrini bilmiş olmak için; yalnız bu Ev’in (Kâ’be’nin) Rabbine ibadet etsinler. Kendilerini açlıktan kurtarıp doyuran, korkudan emin kılan Rablerine kulluk etsinler.”

Bu hususta Seyyid Kutup şöyle diyor: “Fil olayı, Arapların katında yarımadanın her tarafında Kâ’be’nin dokunulmazlığının artmasında, Kureyş’ten olan bekçilerinin ve koruyucularının saygınlığının pekiştirilmesinde hayli tesirli olmuştu. Bu da onların yeryüzünde güven içinde gezebilmelerine yol açmış, nereye gitmişlerse orada hürmet ve saygı görüp korunmalarına sebep olmuştur. Dolayısıyla onların güneydeki Yemen’den kuzeydeki Şam’a kadar uzanan iki büyük ticaret yolu açmalarına, kervanlar yolu ile bu iki ana yolu hareketlendirmelerine sebep olmuştu. Böylece onların iki büyük ticaret kervanı oluşturmalarına zemin hazırlamıştı. Bu kervanlardan biri kışın Yemen’e, diğeri yazın Şam’a gidiyordu.

“Arap Yarımadası’nda bu devir emniyet ve güvenin yok olduğu, baskın ve soygun saldırılarının yaygınlaştığı bir dönemdi. İşte bu anarşi ortamında Kâ’be’nin güvenliği ve saygınlığı, onun himayesinde bulunanlara bu muhteşem ticaret kervanında onlara güven ve emniyeti garanti ediyordu. Özellikle Kureyş’e apaçık bir imtiyaz sağlıyordu. Güven, huzur ve barış içinde rızıklarına ulaşıyorlardı. Güven içinde gerçekleştirilen bu kârlı ticaret kervanları zamanla onların âdetleri ve alışkanlıkları arasında yer almıştı.

“İşte peygamberlikten sonra yüce Allah onlara hatırlatmaktadır. Fil Sûresi’nde onlara fil olayındaki nimetini ve yardımını hatırlattığı gibi burada da onların yaz ve kış mevsimlerinde çıkarmaya alıştıkları ticaret kervanlarına ve nimetine dikkati çekmektedir.”

Fîl ve Kureyş Sûresi’nden günümüze yansıyanlara ve anlamamız gerekenlere bakacak olursak:

Ebrehe, fillerine güvenmiş, öfkesiyle, kiniyle Beytullah olan Kâ’be’ye saldırmış ve perişan olmuştu. Günümüzde iman ve Kur’an hizmetlerine saldıranların da aynı şekilde bir encamları olacaktır.

Beytullah için nasıl Abdülmuttalip hâlis bir dua etti. Cenab-ı Hak da Kâ’be’yi koruyup düşmanlarını kahretti. Günümüzün saldırganlarına karşı da aynı şekilde hâlis ve umumî dua gerekmektedir. Gerisini Cenab-ı Hak halleder.

Ashab-ı filden, Kâ’be’yi koruyan Allah, bugün Kâ’be ruhunu temsil edenleri, ashab-ı filo olanlardan da korur… Mühlet verip imhâl eder ama asla ihmâl etmez.

Bütün bunların arkasından Kureyş Sûresi’nde ifade edildiği gibi emniyet, güven ve imkânlar zuhur edecektir. Zaten şimdiden hizmetlerin itibarının bütün dünyada kat kat arttığına şâhit oluyoruz. Evet, inşallah, cihanda en yüksek ve gür sadânın ihtişamla gönülleri ihtizaza getireceğini iliklerimize kadar hissedeceğiz…

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.