Abdullah Aymaz
Eski Yazıları
Çağlayan’ın sayfaları arasında
Aylık ilim ve kültür dergisi ÇAĞLAYAN’ın Temmuz 2017 sayısı da neşredildi.
Başyazı “KAOS İÇİNDEKİ IŞIK” başlığıyla çıktı. Bazı bölümlerini beraber okuyalım:
“İç içe bunca karanlığın yanında bir ALTIN NESİL var ki, her şeye rağmen, hayatı, değerler üstü değerlere taşıma, varlığa ruhanîlerin soluklarından ses katma, herkese meleklerin kanatlarından bir tüy takma gayesi peşindeler… Peşindeler ve bugüne kadar kâbusa teslim olmuş, oturup kalkıp serap kovalayan yığınlardan ayrılarak kendi ruhlarının âbidesini inşa etmekteler. Çehrelerinde evliya, asfiya ve enbiyanın boyası, ruhlarında alev alev ebediyet humması, uğradıkları her yere mesîhî bir ruhla peygamberlerin sevgi, aşk ve muştularını götürüyor ve dört bir yanda tarihin bin senelik ruh ve mânâsını seslendiriyorlar. Ellerinde yeni bir hikmet mayası, gönüllerinde Hakikat-ı Ahmediye humması, birkaç asırdan beri bizimle beraber bütün insanlığın da üstünü örten ve her yerde insanî duyarlılığı felç eden cehalet, gaflet, bağnazlık ve aymazlık perdelerini parçalayıp, rahmetle hakikatin buluşacağı noktaya doğru uzanan yollara su serpip ikbalimize akan hadiselerin cereyanını kolaylaştırmaya çalışıyorlar.
“Ümit ediyoruz ki, onlar ve aşkla Rahmet-i Sonsuza gönüllerini açtıkları ölçüde, İlahî inayet de onlara el uzatacak ve onlara semavîleşme yollarını açacaktır ki, bu da hepimize yetecektir. Heveslerin yüksek duygulara, yüksek duyguların da vahye ve akl-ı selime ulaşacağı bu nokta, külli irade ile buluşma noktasıdır ki, mevsimi gelince herkes böyle bir buluşmayı vicdanının derinliklerinde duyacak ve bu ölçüde bir netice için çekilen her şeyin çok önemsiz kaldığını mutlaka anlayacaktır.”
Halil Demir: “Üç Boyutlu Baskının Geleceği” başlıklı yazıda: Bilgisayar ve İnternetin son 20 yılda, getirdiği değişiklikler gibi üç boyutlu baskı; üretim eğitim ve sağlık alanlarında önemli gelişmelere katkıda bulunabilir.” denilmektedir.
Yusuf Bayram “Sineztezi HİSLERİN İMTİZACI” başlıklı yazıda da bir hissin, yeni bir uyaranla tetiklendiğinde, başka bir his de yeni bir şey algılaması olduğu beyan edilerek böyle bir özelliğe sahip olanlar, beş duyusundan bir kaçının adeta harmanlandığını fark ederler. Bazen onlarla şekiller renklenir. Sineztezi özelliği taşıyan bir insanın “O” harfini, hafif mor katılmış peygamberçiçeği mavisi renginde görmesi muhtemeldir. Klarnet ezgisinin pamuk şekeri tadı vermesi ihtimal dahilindedir. Onlar, bir hakikatı, kulaklarıyla değil gözleriyle de işitebilirler.
Kerem Umar, “Kardeşliğin Zirvesi: ENSAR OLABİLMEK” başlıklı yazısında âyetlerle Asr-ı Saadetteki olaylarla Ensar olabilmenin önemi izah ediliyor. Ayrıca bir siyer felsefesiyle günümüzün olayları ve içinde yaşadığımız süreç değerlendirilmektedir.
Selim Koç’un “En Emin Şehirlerin İNŞASI” başlıklı yazısında Kâbe ve Mescid-i Nebevî üzerinden kurulacak şehirlerin Mabed ve eğitim yuvaları merkezli olması gerektiği anlatılmaktadır.
Prof. Dr. Galip Hastürk “Nefis ve Bazı Cibilli Özellikleri” başlıklı yazısında, nefsin mânasını, nefsin sıfatlarını, nefisle ilgili unutulmaması gereken iki hususu, nefsin cibilli bazı özelliklerini izah etmektedir.
“Kalbin Zümrüt Tepeleri’ne istidrâk olarak yazılan “Rüşd” başlıklı yazıda “Rüşd’ün” tarif ve izahı ile onun karşıtı olan “sefeh”in ne mânâya geldiği izah edilmektedir.
Psikolojik açıdan, Gürkan Polat “İnsanın kendini tanıma yolculuğunda temel esaslar” adı altında mesele ele alınmakta, “İç bozukluğu, ciddiyetsizlik, kemâlât noksanlığı, şahsiyet zayıflığı gibi faktörler; ferdin ve toplumun gelişiminde bir engel teşkil ederler. Bu durumda yapılması gereken, kişinin kendini tanıma yolculuğuna çıkıp benlik bataklığından kurtulması ve iç-dış bütünlüğü kurmasıdır.” denmektedir.
Safi Fenni’nin “Emma Sokağından Yükselen Melodi” başlıklı denemede, Kırık Mızrap’tan alınan ‘GÖKKUŞAĞI’ isimli şiir de çok ince ve derin bir yoruma tabi tutularak güzel mânalara yelken açılmıştır.
“Rüzgârla Temiz Gökyüzü” başlıklı inceleme yazısından Ulan Dakeev, insanların fıtrata yanlış müdahalelerinin zararları yanında rüzgar enerjisinin, iklim felaketleri ile yüz yüze olan dünyamıza daha temiz bir gelecek için umut vermekte olduğunu anlatmaktadır.
Bu sayıya, Fethullah Gülen Hocaefendinin “Vefalı Yâr” münacatı ve “Lütfen Gel” naatı apayrı bir yenilik ve güzellik katmaktadır.
“Rüyalar ve Bediüzzaman Hazretleri” başlıklı inceleme yazısında rüya çeşitleri Hulusî Yahyagilin meşhur rüyası ele alınarak, Yusuf Suresindeki rüya hakikatına da dayanarak Üstad Hazretlerinin ortaya koyduğu gerçekler anlatılmaya çalışılmıştır. Bu süreçte anlatılan rüyalara da önem atfetmesi bakımından Üstad Hazretlerinin yorumlarının dikkatle incelenmesi gerekmektedir.
Çağlayan dergisinin bu sayısı da işte böyle dopdoludur…
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment