“Türk okullarının amacı özverili bir nesil”

‘Hizmet Hareketi ve Barışın İnşası’ başlıklı iki gün sürecek uluslarası sempozyum başkent Washington’da başladı. ‘Eğitim Yoluyla Barışın İnşası’ başlığını taşıyan ilk oturumda akademisyenler Hizmet Hareketi’nin eğitime verdiği önem ve dünya barışına katkısını ele aldı.

Oturumda konuşan George Mason Üniversitesi Teoloji ve Güzel Sanatlar Departmanı Profesörü Dr. Ori Z. Soltes, Fethullah Gülen’in fikri olarak Mevlana Celaleddin Rumi ve İbni Arabi’den etkilenen bir düşünür olduğunu ifade etti.

Hizmet Hareketi’nin Fethullah Gülen’in düşünce ve yazılarından beslendiğini dile getiren Soltes, hareketin en önemli unsurunun eğitim faaliyetleri olduğunu belirtti. Gülen’in teşvikleriyle açılan okullarda müdür ve öğretmenlerin okul öncesi ve sonrası daima öğrencileri için hazır olduklarını belirten Soltes, “Bir çok ülkede ve kıtada okul öncesinden üniversite seviyesine kadar yüzlerce eğitim kurumu hizmet hareketinin ideallerinden besleniyor. Bu okulların öncelikli amacı fedakar ve özverili bir neslin yetişmesi.” dedi.

Johns Hopkins Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Almaz Beishenaliev, Kırgısiztan’da eğitim veren Türk-Kırgız okulunda eğitim aldığını ifade etti. Doktorasını Fethullah Gülen’in eğitim konusuyla ilgili fikirleri üzerine yaptığını dile getiren Beishenaliev, “Doktoram sırasında Kazakistan, Tacikistan ve Kırgısiztan’da bir anket çalışması yaptım. Anket çocuklarını Gülen Hareketi’ne bağlı okullara gönderen velilerin yüzde 65’inin bu okullardaki kaliteli bilimsel öğretimin yanı sıra özellikle ahlaki değerlere verilen önem nedeniyle çocuklarını bu okullara kaydettirdiğini ortaya çıkardı.” dedi.

Polonya Kardinal Stefan Wyszynski Üniversitesi Profesörü Dr. Eugeniusz Sakowicz de Fethullah Gülen’in yolunun saygı ve evrensel insani değerler yolu olduğunu ifade etti. Bu okulların misyoner okullarına benzetilemeyeceğini dile getiren Sakowicz, “Bu okullar ile misyoner okulları arasındaki ana fark; Gülen okullarında dini ders yok.” dedi. Sakowicz, misyoner okullarında katı kuralları olan dini dersler olduğuna dikkat çekti.

Sempozyuma katılmak üzere Avustralya’dan gelen Dr. Harun Yüksel ise çeşitli ülkelerde bulunan okullarda görev yapan öğretmenlerle ilgili yaptığı araştırmayı paylaştı. Kimi öğretmenlerin Türkiye’deki saygın üniversiteleri bitirmelerine rağmen yurtdışında faaliyet gösteren okullarda görev yapmayı tercih ettiğini ifade eden Yüksel, bu öğretmenlerin Hizmet’ten etkilendiğini ve başkalarına yardım etmekten keyif aldığını dile getirdi.