Mülteci krizine dinlerarası bakış

Mülteci krizine dinlerarası bakış

Connecticut Barış Adaları Enstitüsü güncel bir sorun olan mülteci krizi ile ilgili dinlerarası bir oturuma ev sahipliği yaptı.

Hafif bir akşam yemeği ardından Sacret Heart University Teoloji ve Dinler Çalışması Bölümünde Associate Profesor olan June-Ann Greeley moderatörlüğünde oturum başladı. Greeley öncelikle kısa biyografileri ile konuşmacıları tanıttı.

Yahudiliği temsilen Hamden Connecticut’da yer alan Mishkan Israel Cemaatine bağlı Haham Herbert Brockman katıldı. Yahudi toplumunun kısa tarihçesiyle konuşmasına başlayan Haham Brockman  ‘meraklı-gezgin Yahudiler’ kavramının şu andaki mültecilerin yaşadıklarıyla örtüştüğünü ve ‘bir kişinin hayatını kurtarmanın tüm dünyayı kurtarmaya bedel’ olduğunu belirtti.

Birleşik Devletler kapsamında 31 eyalet mültecileri kabul etmezken Connecticut Eyalet Başkanı Malloy’un kabul etmesine teşekkür etti. Haham Connecticut’da yerleşmiş vatandaşların yüzde 82’sinin de mültecileri eyalette istemediğine ait istatistiki bilgi verdi. ‘Bu gerçekten bir zorluk. Herkes korkuyor fakat korku size dininize rağmen birşeyler yapmaya itmemelidir’ diyerek konuşmasını tamamladı.

Hristiyan inancını temsilen Hartford Saminary Hıristiyan Dini Bölümü’nde Associate Professor olan Najib George Awad oturuma katıldı. Prof. Awad Suriye geçmişinden dolayı kişisel olarak Suriyeli mülteci krizinden etkilenmiş biri.

Mültecilerin kendileri isteyip karar vererek ülkelerini terketmediklerini buna mecbur kaldıklarını, başka seçeneklerinin olmadığını belirtti. Bu bağlamda dinler arası iletişim, birlik ve çözüm bulma adına işbirliği ve katkının önemini vurguladı. Hristiyanlık inancında toplumun öneminden bahsetti. Sözlerine bugün terörün İslam olarak gösterilmeye çalışıldığını, bunun doğru bir şekilde anlaşılması için İslam dünyasına çok iş düştüğünü belirterek son verdi.

İslam Dinini temsilen oturuma katılan Yale University Müslüman Hayatı Koordinatörü Omer Bajwa ise konuşmasına Hz.Muhammed (SAV)’in Mekke’den Medine’ye hicreti ve bugün ile kıyaslanması ile başladı. Her dinin buna benzer tarihe sahip olduğunu ve bütün dinlerin bu krizle ilişkili olduğunu vurguladı.

İslam’ın barış dini olduğunu vurgulayan İmam Bajwa teröristlerin dini soyduğunu söyledi ‘Yaşadığımız ülkelerde nasıl hastalıklar ve kanserler var ki bizi yurdumuzdan çıkmaya zorluyor?’ diye ekledi.. Şu istatistik verilerle konuşmasını tamamladı “Amerika Birleşik Devletleri’ne 2011’den bu yana 2,034 Suriyeli mülteci kabul edilmiştir, fakat şu ana kadar onlarca insandan bir tanesi bile terörle bağlantılı suc işgalinde bulunmamış veya sınır dışı edilmemiştir.”

Soru ve cevaplardan önce Kimse Yok Mu’nun ABD merkezli kardeş kuruluşu  Embrace Relief CEO’su Osman Dülgeroğlu, Suriyeli mülteciler hakkında devam eden kampanyalarından bahsetti.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.