BM: BM raporu Suriye’de kimyasal silah kullanıldığını objektif olarak kanıtlamıştır

BM: BM raporu Suriye’de kimyasal silah kullanıldığını objektif olarak kanıtlamıştır

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun, dün kendisine teslim edilen Suriye’deki kimyasal silah kullanımı ile ilgili araştırma raporu hakkında BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) bilgi verdi. Şam yakınlarındaki Guta bölgesinde 21 Ağustos tarihinde yapılan kimyasal silah saldırısı ile ilgili Ban, ‘‘Suriye’de devam eden çatışma bağlamında Şam’ın Guta bölgesinde BM heyeti nispeten büyük ölçükte kimyasal silah saldırısı yapıldığı sonucuna varmıştır . Saldırı özellikle siviller arasında çok sayıda can kaybı ile sonuçlandı’’ dedi.

BM heyetinin kimyasal silah kullanıldığı belirtilen alanlardan mağdurların saç, idrar ve kan örnekleri dahil olmak üzere biyomedikal örnekler alınarak inceleme yapıldığını belirten Ban, yine laboratuvarlara Guta’dan toprak, mühümmat ile çevreden toplanan kalıntıların gönderilip incelendiğini dile getirdi. BM heyetinin 50’den fazla olaydan sağ kurtulanlar ile birebir mülakat yaptığını aktaran Ban, mağdurların patlamanın ardından hızla nefes darlılığı, oryantasyon bozukluluğu, gözde tahriş, bulantı, kusma ve genel halsizlik yaşadıklarını anlattığını dile getirdi. Ban, ‘‘Saldırı sonrasında bölgeye ulaşan ekipler, yerde birçok insanın cansız bedenlerini ya da bilincini yitirmiş insanların yattıklarına tanıklık ettiğini dile getirdiler’’ dedi.

BM heyetinin 9 hemşire, 7 dahiliye doktoru ile olaya müdahale eden kişilerle görüştüğüne dikkat çeken Ban, ‘‘Bu insanların verdikleri bilgiye göre sokak ortasında bilinçsiz bir şekilde ve vücütlarında herhangi bir yara izi olmadığı halde yatan birçok ölü ve yaralı insan gördüklerini söylediler.’’ diye konuştu.   

SALDIRI DAHA ETKİLİ OLMASI İÇİN SABAH YAPILDI

 

Ban, saldırının sabahın erken saatlerinde yapılmasının nedenini zehirli gazların daha etkin olması ve yer yüzeyinde daha uzun süre kalıp, kapalı mekanlara dahi kolayca sızabilmesi için seçildiğine işaret etti.

Suriye’de elde edilen delillerin dört farklı laboratuvarda incelendiğini kaydeden Ban, raporda belirtilen maddeleri okudu. Ban ilk maddede; ‘‘Çevresel ve biyomedikal örnekler saldırıların yaygın şekilde yapıldığını göstermektedir. Kan örneklerinin yüzde85’inde sarin gazı pozitif çıkmıştır. Biyomedikal örnekler seçilen 36 hastadan alındı ve bunların 34’ünde zehirlenme görüldü. Hemen hemen tüm hastaların sarine maruz kaldıkları ortaya çıktı.’’

 

Guta’ya yapılan salıdırıda kullanılan roketlerin üzerinde sarin gazı olduğunun yapılan incelemeler ve elde edilen fotoğraflarla teyit edildiği de raporda yer aldı. Ban, roketlerin taşıdığı sinir ve sarin gazları ile Guta, Zalmalka, Ein Tarma ile Moadamiyah yerleşkelerine saldırılar yapıldığının belgelendiğini kaydetti.

21 Ağustos’ta yapılan saldırının tam olarak ne ölçekte olduğuna ve kaç kişinin etkilendiğine dair net sayının elde edilemediğini belirten Ban, buna gerekçe olarak ise BM heyetinin güvenliğinin tam sağlanamaması ve başka sınırlamaların olmasını gösterdi.

Raporun sonuçlarının tartışmasız ve karşı konulmaz şekilde durumu ortaya koyduğunu savunan Ban, ‘‘Zaten herşey kendini anlatıyor.’’ dedi.  

BM misyonunun Suriye’deki kimyasal silah kullanımı ile ilgili diğer iddiaların soruşturulmasını tamamlamak için bu ülkeye tekrar gideceğini hatırlatan Ban, ‘‘Birleşmiş Milletler heyeti artık Suriye’de kimyasal silah kullanıldığını tamamen objektif bir şekilde kanıtlamıştır’’ dedi.

KİMYASAL SİLAH KULLANIMI SAVAŞ SUÇUDUR

 

Kimyasal silah kullanımının savaş suçu olduğunu hatırlatan Ban, ‘‘Bu, 1925 protokolü ve uluslararası teamül hukuku ile diğer kurallarının ciddi bir ihlalidir. Uluslararası toplum, kimyasal silah kullananları bu eylemlerinden dolayı sorumlu tutmalı ve bu silahların savaş aracı olarak tekrar ortaya çıkmayacağından emin olarak sorumluluğunu yerine getirmelidir.’’ diye konuştu.

Kimyasal Silah Sözleşmesi’ne imza atan Suriye’ye karşı sıkı bir denetim yapılmasını isteyen Ban, ABD ve Rus dişişleri bakanlarının varmış olduğu anlaşmayı desteklediğini ancak içeriğinin biran önce hayata geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Konsey’den Suriye sorununa birlik içinde hareket ederek çözüm aramasını isteyen Ban, kimyasal silahların her ne şartta veya nerede olursa olsun kullanımının suç olduğunun altını çizdi. Suriye’de iki buçuk yıldır devam eden krizin geniş bir perspektiften ele alınmasını isteyen Ban, 21 Ağustos’ta yaşanan korkunç olayın 30 aydır devam eden ve 100 binden fazla insanın yaşamını yitirdiği olayların neticesi olduğunu kaydetti.  

İKİ TARFIN DA SUÇ DOSYASI KABARIK

 

BM raporunda dikkat çeken bir husus da hükümete bağlı güçlerin cinayet, yargısız infaz, tecavüz, faili meçhul gibi suçları işlediklerinin belgelendiğini ifade etmesi oldu. Rapora göre hükümete bağlı güçler gibi muhaliflerin de suç dosyası kabarık. Raporda, silahlı grupların cinayet, infaz, işkence ve rehin alma gibi suçlar işlediği kaydedildi. Her iki tarafında sivllerin yaşadıkları yerlere yönelik bombalı saldırı yaptığını yazan rapor, Suriye’ye hala birçok ülkeden silah sevkiyatının sürdüğü kaydedildi.

 

Konvansiyonel silahlarla yapılan saldırıların insanlığa karşı işlenmiş suç olduğunu Konsey’e yaptığı bilgilendirme toplantısında dile getiren Ban, uluslar arası toplumdan ve BMGK üyelerinden işlenen suçun cezasız kalmasına müsade etmemelerini istedi.

SURİYE’DE İNSANİ DURUM UMUTSUZ

 

Suriye’de insani durumun umutsuz olduğunu kaydeden Ban, ülkenin bazı bölgelerinde ihtiyacın çok altında gıda bulunduğunu söyledi. Ban, ‘‘İnsanlar ihtiyaçlarının çok altında gıda ile besleniyor ve birçokları da kuşatma altında olduğundan hayatları risk altında.  Aileler evlerinde kaldıklarında ya da göç ettiklerinde bile yaşamları risk altında. Onca zamandır göreceli de olsa uyum içinde yaşayan toplumda artık mezhepsel gerilim hat safhada. Halkın üçte biri evlerini terk etmek zorunda kaldı ve mülteci sorunu bölgenin de istikrarına bir tehdit oluşturuyor’’ dedi.

Suriye’de sorunun çözümü için tarafların müzakere sürecine katılımının şart olduğu çağrısını yineleyen Ban, ‘‘En kısa zamanda Cenevre’de Suriye konulu uluslararası konferansın yapılması için elimden geleni yapmaya hazırım. 28 Eylül’de Dışişleri Bakanı Lavrov ve Dışişleri Kerry ile yapacağım toplantı için sabırsızlanıyorum. Toplantıda konferans için bir tarih belirlemenin mümkün olacağını umuyorum.’’ şeklinde konuştu.

Ban son olarak Suriye halkının yaşadığı büyük acının biran önce son bulabilmesi için bu raporun uluslar arası toplumu uyandırmaya hizmet etmesini umduğunu söyledi.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.