‘Yolsuzluk skandalı’ Washington’da tartışıldı
Türkiye’de 17 Aralık’ta gerçekleşen yolsuzluk ve rüşvet operasyonları ve sonrasında yaşanan gelişmeler ABD’nin başkenti Washigton’da da yakından takip ediliyor. Şehrin önde gelen düşünce kuruluşlarında Türkiye’de yaşanlar Türk ve Amerikalı uzmanlar tarafından ele alınmaya devam ediyor.
Son olarak başkent Washington’da faaliyet gösteren Rethink Entitüsü’nde “Türkiye’deki Yolsuzluk Skandalı ve Siyasi Kriz: Sırada Ne Var” başlıklı bir seminer düzenlendi. Programa, German Marshall Fund uzmanı Dr. Joshua Walker, Brookings Enstitüsü Türkiye uzmanı Dr. Ömer Taşpınar ve Rethink Enstitüsü Genel Müdürü Dr. Fevzi Bilgin konuşmacı olarak katıldı.
Dr. Joshua Walker Başbakan Erdoğan’ın 17 Aralık operasyonlarına reaksiyonu ve ABD başta olmak üzere uluslararası kamuoyunun bakışını değerlendirdi. Çok sayıda vatandaşın Başbakan Erdoğan’a sempati duymasını ‘duygusal bir lider’ olmasına bağlayan Walker, operasyonlar sebebiyle uluslararası güçlerin suçlanması hatta direk olarak ABD büyükelçisinin hedef olarak gösterilmesini doğru bulmadı. Walker, “Kullandığı dil ve geçmişte dost olduğu insanları hedef göstermesi sadece Türkiye’de değil dünyada onu daha çok yalnızlaştırıyor. Bunun Türkiye’nin uluslararası itibarına darbe vurduğunu düşünüyorum.” dedi.
Erdoğan’ın yanlış bir yolda ilerlediğini belirten Walker, ABD ve Avrupa’da gelişmelerin büyük endişe ile takip edildiğini söyledi.
BEYAZ SARAY ‘TÜRKİYE MODELİ’NDEN VAZGEÇEBİLİR
Dr. Ömer Taşpınar, sadece son bir ayda değil daha öncesindeki Gezi Parkı olaylarında Başbakan Erdoğan’ın reaksiyonuna bakıldığında Beyaz Saray için bir ‘Türkiye Modeli’nden bahsetmenin artık çok zor olacağını söyledi. Başbakan Erdoğan’ın otoriter tutumunun Türkiye’yi ‘dar görüşlü demokrasi’ ülkesi sınıfına soktuğunu vurguladı.
Yolsuzluk operasyonları sonrası Başbakan Erdoğan Ergenekon’da yeniden yargılanmalara olumlu yaklaşması ve Başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ın orduya kumpas kurulduğu şeklinde ifadeler kullanması dikkat çekmişti. Türkiye’nin son 10 yıldaki en büyük başarısının askeriyenin üzerine sivil üstünlük kurulması olduğunu ifade eden Taşpınar, askeriyenin tekrar göz önüne çıkma ihtimaline karşı uyardı. Taşpınar, “Bu, Türkiye demokrasisi için bir trajedi olur.” dedi.
16 ARALIK’A KADAR PARALEL DEVLET YOKTU
Rethink Entitüsü Genel Müdürü Fevzi Bilgin Hizmet Hareketi ve AK Parti arasında geçmişte bazı konularda fikir ayrılıkları yaşansa da 16 Aralık tarihine kadar paralel devlet gibi bir oluşumdan söz edilmediğine dikkat çekti.
Referandum’da ve son seçimlerde Hizmet Hareketi’nin AK Parti’ye verdiği desteğe değinen Bilgin, “Bu partizan bir destek değildi. AK Parti’nin demokratikleşme, Avrupa Birliği üyeliği ve siyasetin askeriyeden temizlenmesi gibi politikalarını beğeniyorlardı. Zaten birçok çevrede bu politikalar beğeniliyordu. Özellikle de liberal kesimde. ABD de bu politikaları beğeniyordu.” ifadelerini kullandı.
Yolsuzluk operasyonlarının ‘dershane’ tartışmalarının ardından gelmesi üzerine bazı çevrelerce arkasında Hizmet Hareketi olduğu iddiaları öne sürüldü. Bu konuda da değerlendirmelerde bulunan Bilgin, “Hükümet dershanelerin kapatılması konusunda geri adım atmıştı. Önceleri dershanelerin bir yıl içinde kapatılmasını planlarken bunu iki yıla çıkardı. 2 yıl önemli çünkü üç seçim de atlatılmış olacaktı. Yani tartışmalar sona ermişti.” dedi. Bilgin, operasyonun seçimlerden 3 ay değil de bir hafta gibi kısa bir süre önce yapılması durumunda savcıların niyetlerinden şüphe edilebileceğini dile getirdi.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment