Almanya ile yeni bir kriz yaşanıyor. Ayşenur Bahçekapılı’nın ülkeden çıkışında zorlu çıkardığı iddia edilen Alman yetkililerle ilgili diplomatik girişim başlatıldı.
TBMM Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı’nın alıkonulmasına ilişkin olarak Almanya Büyükelçisi, Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı, konu hakkında izahat istendi.
Erdoğan gün içinde muhtarlara yaptığı konuşmada şunları söylemişti, ”Ayşenur Bahçekapılı’yı saatlerce bekletiyorlar. Sen teröristi alıyorsun ama TBMM Başkanvekilini orada saatlerce bekletiyorsun. Bunlara aynısını yapmak gerekmez mi? Ondan sonra Erdoğan diktatör oluyor. ”
OLAY NASIL OLMUŞTU?
Almanya’da kaldığı otelin lobisinde çantası çalınan TBMM Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, pasaport, kimlik, para ve tüm kredi kartlarını kaybetti. Büyükelçilik, Türkiye’ye dönmesi için geçici pasaport çıkarttı. Ancak polis, geçici pasaportunda sorun olduğu belirterek, Bahçekapılı ve beraberindekileri havalimanındaki polis karakolunda alıkoydu.
Hürriyet’ten Nurat Babacan’ın haberine göre, Bahçekapılı, özel bir seyahat için gittiği Almanya’nın Köln şehrinde, kaldığı otelin lobisinde çantasının çalınmasıyla başlayan olayı anlatırken, Alman polisinin tüm uyarılarına rağmen kendilerine son derece kötü davrandıklarını söyledi. Ayşenur Bahçekapılı, şunları anlattı:
“Kaldığımız otelin lobisinde çantam çalındı. Telefonum, pasaportum, cüzdanım, tüm kredi kartları kimlikleri de içindeydi. Hırsızlık olayı olduğu anda hemen karakola gittik. Sadece dinlemekle yetindiler. Bir tutanak tutuldu. Bizimle ilgilenmediler bile. Milletvekili, Meclis Başkanvekili olduğumu anlattım ama hiç oralı olmadılar. İfade alma işleri de uzadıkça uzadı. Daha sonra konsoloslukla irtibata geçtim. Geçici pasaport çıkarttım. Dönüş için havaalanına geldiğimde polis beni alıkoydu. Geçici pasaportu kabul etmediler, milletvekili ve başkanvekili olduğumu söylememe rağmen ‘bizi ilgilendirmez’ dediler. Beni ve yanımda olan ablamı havalaanındaki polis merkezine götürdüler. Uçağımızın kalkmak üzere olduğunu, ne incelemesi yapacaklarsa bir an önce yapmalarını istedik ama 45 dakika orada bizi tuttular.
‘Buraya vizesiz girip girmediğinizi bilemeyiz’ dediler. Diplomatik pasaport kullandığımı anlattım. Konsoloslukla irtibata geçmelerini söyledik ama dinlemediler. Karakolda tutulan tutanağı da gösterdik. Ne dediysek ikna edemedik. Uzun tartışmalar ve uğraşların ardından polis eşliğinde, bizi pasaport kuyruğuna kadar getirdiler. Çok sinirlendim, ‘Sizin AB dediğiniz bu mu, istemiyoruz AB’yi’ diye bağırdım. Polis bu kez bizi susturmaya çalıştı, ‘Susmazsanız sizi alıkoyarız’ diye tehdit ettiler. Tartışmalar eşliğinde uçağa binip, döndük.”
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment