Film yapmak, sorunlu gençleri rahatlatıyor

Film yapmak, sorunlu gençleri rahatlatıyor

Darlene Visoso, çocukluğunda babasının kız arkadaşının ağır sözlerine maruz kalınca, duygularını tamamen devre dışı bırakarak bu durumu aşmaya çalıştı. Lise yıllarında ise acı, öfke ve güvensizlikle de yine tamamen duygularını görmezden gelerek başa çıktı. Neticede geldiği noktayı ise kendisi şöyle ifade ediyor: “Öyle bir moda girmiştim ki, kendime soruyordum: Hissetmenin, duyguların ne anlamı var ki? Eğer ağlayacaksan gülmenin, sonu gelmez bir duygu olacaksa ağlamanın ne anlamı var?”

Darlene şimdi 17 yaşında, liseyi yeni bitirdi, ve babası ile kız arkadaşı ise artık birlikte yaşamıyorlar. Okulu bitirdikten sonra “Hissetmeyi Öğrenmek” isimli bir kısa film yaptı. Konusunu yazdığı filmde aynı zamanda en iyi arkadaşının ölümünden sonra duygularını ifade etmeyi öğrenmek zorunda kalan kız rolünü de kendisi oynadı. Film, Darlene gibi temel sosyal haklardan mahrum ve şiddete maruz kalmış gençlere yardım gayesiyle kurulan Southern California Crossroads (SCC) isimli kâr amacı gütmeyen bir kurum tarafından çekildi.

Los Angeles Times gazetesinde yayınlanan bir habere göre SCC bünyesinde faaliyet gösteren birkaç programdan biri olan söz konusu film programı, New York’taki Tribeca Film Enstitüsü ve Lynwood’daki St. Francis Tıp Merkezi ortaklığıyla gerçekleştiriliyor. SCC, öğrencilerine kendi hayatlarındaki ve çevrelerindeki zorbalık, silahlı saldırı, çete olayları, öz kimlik ve benzeri birçok sosyal problemle yüzleşme imkanı tanıyor.

2005 yılında kurulan, 18 ile 24 yaşları arasındaki liseden terk ya da suç kaydı olan gençlere hitab eden SCC, şiddeti önlemede yardım, kriz anında müdahale, sabıka kaydı olanları yeniden sosyal hayata döndürme gibi hizmetler veriyor. Film programı ise, halen ortaokul ve lisede okuyan öğrencilere de eğitim verdiği için kurum içinde bir istisna teşkil ediyor.

Program öğretmenlerinden Saul Cervantes’e göre film yapımcılığı, öğrencilerin seslerini duyurmaları ve maruz kaldıkları olumsuzluklarla ilgili ‘o kadar da önemli değil’ diyebilmeleri için önemli bir iletişim aracı. Cervantes, öğrencilerin güçlü ve zayıf yanlarını tespit ederek onlara filmlerle ilgili görevler verdiğini, böylelikle öğrencilerin birlikte çalışmak zorunda olduklarını söylüyor, ve ilâve ediyor: “Bu öğrenciler için birlikte çalışmak, bu program dışında pek mümkün olmuyor.”

Alan Lopez (13), kendisininde bir hayli zorlandığı bir konu olan ‘gençlerin gerçek kişiliklerini gösterebilmelerinin zorluğu’na ilişkin bir filmde rol almış. Lopez, “Kendiniz olmak ve diğer insanların ne düşündüğünü umursamamak zorundasınız. Bu çok zor, çünkü insanlar sizi (genelde) dış görünüşünüzle değerlendiriyorlar.” diyor.

Eric Saldana (24) ise, kendi mahallesindeki şiddet ve suç faaliyetlerini bir nebze durdurabilmek için barışı şiddete tercih etme temalı bir filmde rol almış. Bu sayede arkadaşları ve ailesinin içinde bulundukları durumu farketmesi ve kendisi gibi değişmelerini sağlayabileceğini düşünmüş.

28 Haziran günü, 100’den fazla veli, öğrenci ve doktor SCC’nin ilk film gösterimini izlemek için St. Francis hastanesinin oditoryumunu doldurdu. Gösterimden sonra kurum yöneticisi Paul Carrillo, kalabalığa dönerek, “Buradan hepinizin ilham alarak ayrılmasını istedik.” dedi.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.