Ali Emir Pakkan
Eski Yazıları
- Bayram, yeni sayfa
- TSK’nın genleri
- Devlete etki eden ajanlar, PKK, IŞİD ve diğerleri
- Turgut Özal ve karartma
- O bürokrat hapiste
- 93 Sivas, Başbağlar projeleri!
- Etlik’te mezarın bile hazırlanmışlardır senin!
- 24 Haziran seçimi ve kamyonlar
- Demirel ve demokratik kazanımlar
- Atıf Hoca’dan Ahmet Tuan Hoca’ya: Türkiye’nin utanç günleri
- Daha eski yazılarını gör...
Muharrem İnce ve anne nasihatı
Bundan yaklaşık 6 yıl önce…
CHP grup başkan vekili ile randevumuz var.
Sekreter içeri alıyor. Az sonra beklediğimiz kişi odadan içeri giriyor. Kusura bakmayın görüşme uzadı, geç kaldım, diyor ve masasına oturuyor.
Muharrem İnce’yi bir gazeteci olarak takip ediyordum ve bu ilk buluşmaydı.
Uzun bir görüşme yapmıştık.
Unutamadığım, beni şaşırtan çıkışları olmuştu.
Bir yerde sözü laikliğe getirdi.
-Biz boşuna laiklik yok edilecek, şeriat gelecek diye korkmuşuz, dedi.
Şaşırmıştım.
-Artık korkmuyor musunuz?
-Hayır hiç korkmuyoruz.
-Neden?
-Şeriat gelse Meclis’te kolu kesilmeyen AKP’li kalmaz da ondan.
-Yani?
-Yani şeriatın gelmesine ilk önce AKP karşı çıkar! Laiklik elden gider endişemiz Yok artık.
17-25 Aralık öncesiydi ve Muharrem İnce yolsuzlukları bütün boyutları ile biliyordu.
AKP kadroşmasından dert yanmıştı o görüşmede. Sağlık bakanlığını örnek vermişti. Cemaati de suçlayınca, “Hizmet hareketine mensup bir tane genel müdür gösteremezsiniz?” demiştim.
Fişlemeler yapılıyor, liyakata bakılmaksızın bürokratlar görevlerinden alınıyordu. Emir yukardandı!
Cevap vermemişti.
Muharrem İnce, röportajda, AKP’nin dini nasıl istismar ettiğini de örnekleri ile anlatmıştı. Allah ile insan arasındaki ibadetlerin açıktan şov amaçlı yapılmasını eleştirmişti…
Sözü annesine getirmişti. “Her dini bayramda ihtiyaç sahiplerine yardım eder, kimse de bilmez.” dedi. Kız kardeşinin de başının örtülü olduğunu söyledi.
İnce, Yalovalı. Fizik öğretmeni.
Siyasete girmeden Dersanecilik yapmış.
Hizmet hareketini de dersanecilik yıllarından tanıyor.
Yalova’dan bazı isimleri saymıştı.
2002′ de CHP milletvekili seçildi. CHP genel başkanlığına aday oldu, kaybetti.
Ergenekon davalarında ön plandaydı.
Hukuk ihlallerini Meclis gündemine getirdi. Tutuklamalara tepki gösterdi.
İnce, seçimlerde de sandık başındaydı.
Oy hırsızlığını önlemede başarılı oldu.
2014 yerel seçimlerinde AKP’nin 1 oy farkla kazandığı Yalova’daki sonuçlara itiraz etti.
İl Seçim Kurulu 124 sandıkta, iptal edilen oyların yeniden değerlendirilmesine karar verdi. 1 Haziran 2014 tarihinde yenilenen seçim sonucunda CHP’nin adayı Vefa Salman Yalova Belediye Başkanı oldu.
İnce olmasa CHP Yalova’yı kaybederdi.
Muharrem İnce, şimdi Cumhurbaşkanı adayı.
Twitterden paylaşımlarına ve meydanlardaki konuşmalarına bakıyorum.
Birleştirici bir dil kullanıyor.
Mal varlığını açıklıyor.
Demokrasi ve hukukun geri döneneceğini müjdeliyor.
Parlementer rejimin altını çiziyor.
Sarayı bilimin hizmetine vereceğini vaat ediyor.
Ne yazık ki aynı İnce, hizmet hareketi konusunda ise iktidarın dilini kullanıyor.
Masum insanlara “terörist” yaftasını vurmaktan kaçınmıyor!
Terörist olmayana “terörist” demek iftiradır.
İftira ve yalan ise kul hakkına girmektir.
Geçtiğimiz günlerde İnce’nin annesi, sosyal medyanın gündemindeydi.
Şu sözleri havuz medyasında yer bulmadı. Zekiye İnce;
“Benim 4 çocuğum var. Hiç birinde kul hakkı yoktur, dürüsttür çocuklarım. Kul hakkı almaz, ben yine de tembih edeceğim. Kul hakkı almasın. Alacaksa yapmasın gelsin köyüne otursun. Sevmem hırsızlığı. Dürüstlüğü severim. Önce dürüst olsun.” diyordu.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment