Google’da çalışmak

Google’da çalışmak

Bussiness Insider dergisinde yer alan bir habere göre Google’daki binlerce mühendisten biri olan Avery Pennarun, bir kaç gün önce kendi yazdığı blog aracılığıyla ilginç bir yazı paylaştı. Pennarun yazısında, Google’da çalışıyor olmanın kendince ne anlama geldiğini izah etmeye çalıştı.

Birlikte çalıştığı mesai arkadaşlarının üstün anlayış ve kabiliyetlerinin kendisini ne kadar etkilediğini belirten Pennarun, “Fakat zeki insanların küçük bir problemi var, özellikle de geniş bir çalışma ekibinin içine dahil edildiklerinde.” diyor. Pennarin bu problemi “Hemen her şeyi rasyonalize edebileceklerine kendilerini inandırma kabiliyeti.” olarak tanımlıyor ve devam ediyor: “Çünkü zeki insanlar, özellikle bilgisayar işleriyle uğraşanlar, lojik düşünce eğilimli oluyorlar; sonuç ne olursa olsun o sonucu destekleyici gerekçeler bulabiliyorlar. Aynı zamanda da sonuçların mantıksal ve rasyonel sonuçlarla hiç de uyuşmadığı kaotik, rastgele ve karışık dünya gerçekliğinden kaçabiliyorlar.”

Pennarun’a göre, örneğin Google gibi büyük bir şirkette çalışirken çok rahat bir şekilde dış dünyadan izole bir hayat tarzı geliştirebilirsiniz. Hatta eğer isterseniz, dünyanın ne kadar rahatsız edici gerçekleri varsa hepsini görmezden gelebilirsiniz. Projenizin piyasada tutup tutmaması çok da önemli değildir; önemli olan, nâhoş ve öngörülemeyen dış dünyayla tek bağınız olan patronunuzun patronunun patronunun patronu tarafından ‘projenin kabul edilmesine’ karar verilmesidir. Bu neredeyse rastgele ve kesinlikle çalışmanızın kalitesiyle hiçbir ilgisi olmayan kararı verebilecek yegâne kişi de odur.

Google çalışanlarının kendine aşırı güvendiğini söyleyen Pennarun, bir işyerindeki en büyük sosyal problemlerden birinin ‘Sahtekârlık Sendromu’ olarak da bilinen kendine güven eksikliği olduğunu belirtiyor ve “Bu sendroma daha çok, dünyadaki her şeyin lojik düşünce ile açıklanabileceğine tam ikna olmamış, ve dolayısıyla da her şeyi rasyonalize etmede zorlanan kişiler maruz kalıyor.” diyor.

Pennarun, sorunun bu kişilerde olmadığının da altını çiziyor: “Sahtekârlık sendromu, size hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını fısıldayan o içinizdeki sestir, ve bir anda kaybolabilir. Sorunlu tipler, aslında bu sesi duyamayanlardır.”

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.