Zaman’a kayyım atanmasına HRW: İfade hürriyetine darbedir

Türkiye’de basın özgürlüğü açısından dün yaşanan utanç dolu güne tepkiler dinmiyor. Uluslararası İnsan Hakları Gözleme Örgütü (HRW), Feza Gazetecilik Yayın Grubu’na kayyım atamasını, ‘‘ifade hürriyetine darbe’’, ‘‘içler acısı’’ ve ‘‘muhalif basını ortadan kaldırmak’’ diye niteledi.

HRW, Zaman Gazetesi’ne yapılan kayyım atamasını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın örtülü bir eylemi ve muhalif basını ortadan kaldırmaya yönelik adım olarak değerlendirdi.

HRW Başkanı Kenneth Roth yaptığı açıklamada, Erdoğan’ın Zaman’ı kapatarak Türkiye’de basın hürriyeti tabutuna son çiviyi de çaktığını söyledi. Resmi Twitter hesabından yaşananlara tepki gösteren Roth, ”Erdoğan Zaman’ı kapatarak Türkiye’de bağımsız medyanın da tabutuna son çiviyi çaktı” diye yazdı.

New York merkezli HRW adına açıklamayı kaleme alan Türkiye uzmanı Emma Sinclair-Webb, “İstanbul’daki mahkemenin Zaman gazetesine kayyım ataması  ile diğer medyaya karşı yürütülenler, muhalif basını ortadan kaldırmaktan başka bir şey değildir’’ diye sert konuştu.

Türkiye’de yaşananları ‘‘içler acısı’’ diye niteleyen Sinclair-Webb, ‘‘Bu yaşanan içler acısı durumdan önce iki kritik önemdeki televizyon kanalının da yayını bloke edildi. Son olay ise ifade hürriyetine darbedir’’ dedi.

Zaman’ı ülkenin en büyük ve kritik öneme sahip gazetesi olarak tanımlayan HRW; kayyım atanmasını hükümet ile Cumhurbaşkanı’nın ortak girişimi olarak değerlendirdi.

Açıklamada Zaman ile birlikte Today’s Zaman ve Cihan Haber Ajansı’na da kayyım atandığını belirtilen HRW, polis güçlerinin gazetenin önünde biriken halkada gözyaşartıcı bomba ve tazyikli su ile müdahale ettiğini söyledi. HRW, polisin zor kullanarak gazetenin İstanbul’daki ana binasına girdiğini de dile getirdi.

Açıklamada, Türk hükümetinin 26 Şubat tarihinde IMC TV ile Bengütürk televizyon kanalarının yayınını da PKK destek gerekçesi ile bloke ettiği hatırlatıldı.

HRW, Feza Gazetecilik Yayın Grubu’na yönelik yapılan kayyım atanmasını geçen Ekim ayında Koza İpek Medya Grubu’na yönelik düzenlenen operasyonun aynısı olduğuna işaret etti. Feza ile İpek Medya Yayın Grupları’nın Fethullah Gülen’i desteklediği belirtilerek, Koza İpek Medya Yayın Grubu bünyesinde bulunan basın kuruluşlarının  29 Şubat’ta tamamen kapatıldığı hatırlattı.