BM Genel Kurulu’ndan ABD’ye 32’nci kez Küba ambargosunu durdurma çağrısı

BM Genel Kurulu’ndan ABD’ye 32’nci kez Küba ambargosunu durdurma çağrısı

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, ezici bir çoğunlukla 1960’lardan bu yana Küba’ya uygulanan Amerikan ekonomik ambargosunu 32’nci kez kınama kararı aldı. BM Genel Kurulu, 1992’den bu yana her yıl ambargonun kaldırılması çağrısında bulunuyor.

Bu yılki oylamada 193 devletten 187’si ambargonun sonlandırılmasını isterken, sadece ABD ve İsrail karşı oy kullandı. Moldova çekimser oy kullanmayı tercih etti. Bu sonuç, Küba’ya 2019’da ve 2023’te ulaşılan destek rekorunu egale etti.

Geçmişte karara karşı oy kullanan diğer ülkeler arasında 1992’de Romanya, 1993’te Arnavutluk ve Paraguay, 1995’ten 1997’ye kadar Özbekistan, 2000’den 2007’ye kadar Marshall Adaları, 2004-2009 arasında ve 2012’de Palau, 2019’da Brezilya bulunuyor. İsrail ise her zaman ABD ile aynı çizgide hareket ediyor.

Genel Kurul kararları yasal olarak bağlayıcı olmadığı için bir sonuç doğurmuyor. Bu sebeple, oylamanın dünyanın ABD ambargosuna nasıl baktığını gösterme açısından sembolik bir anlam ifade ediyor.

Ambargo 1960 yılında Fidel Castro liderliğindeki devrimin ABD vatandaşları ile şirketlerine ait mülklerin kamulaştırmasının ardından uygulanmaya başlandı. İki yıl sonra ise daha da güçlendirildi.

Temmuz 2016’da dönemin Küba Devlet Başkanı Raul Castro ve dönemin Başkanı Barack Obama ilişkileri resmen yeniden kurdu ve o yıl ABD ilk kez ambargonun sona erdirilmesi çağrısında bulunan kararda çekimser oy kullandı. Ancak Obama’nın halefi Donald Trump, Küba’nın insan hakları sicilini sert bir şekilde eleştirdi ve 2017’de ABD yine karara karşı oy kullandı ve o zamandan beri de bu tutum devam ediyor.

ABD Büyükelçi Yardımcısı Paul Folmsbee, “Yaptırımlar, Küba’da demokrasiyi ilerletme ve insan hakları ile temel özgürlüklere saygıyı teşvik etme yönündeki daha geniş kapsamlı çabalarımızın bir unsurudur” dedi.

Folmsbee, Küba’da yaklaşık 1,000 siyasi tutuklunun haksız yere alıkonulduğunu ve bu sayının Küba’nın yakın tarihindeki herhangi bir dönemden daha fazla olduğunu belirtti.

Folmsbee, ABD yaptırımlarının gıda, ilaç ve diğer temel malları muaf tuttuğunu ve ABD’nin geçen yıl yaklaşık 336 milyon dolarlık tarım ürünü ihraç ettiğini ve ek insani yardım ihracatına izin verdiğini söyledi.

Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodriguez, Biden’ın başkanlığı döneminde Küba’nın 16 milyar dolardan fazla kaybettiğini ve geçen yıl ambargoya karşı “sözde palyatif” olarak açıklanan önlemlerin etkili olmadığını söyledi. Rodriguez Küba’nın “bağımsız, sosyalist bir gelecek inşa etme hakkını” savunacağını vurguladı.

Ancak Bakan, Küba’nın yeni ABD yönetimiyle “ciddi ve sorumlu bir diyalog yürütmeye ve yapıcı ve medeni bir ilişkiye doğru ilerlemeye” istekli olduğunu da söyledi.