GİRİŞİMCİLİK – Amerika’da yatırım yapmak

Yatırımcılarımıza ve işadamlarımıza tavsiyemiz, Amerika ölçeğinde küçük, Türkiye ölçeğinde ise büyük olan yerel piyasalara yönelmek. Bu süreçte ise muhakkak eksileri ve artılarıyla detaylandırılmış bir pazar araştırması yapmak gerekiyor. Ek olarak, bu işletmelerin özellikle dinamik ve planlı bir pazarlama sistemi bulunmalı. Özellikle internet pazarlamacılığı Amerika’da çok yaygın. Girişimcilerimizin network faaliyetlerini ve fuarları yakından takip etmeli, onlara yeni fırsatlar sunabilecek bu imkanları kaçırmamalı. Aldığınız tek bir kartvizit, size çok ciddi kapılar açabilir.

Hukuki olarak ise yanlış atılacak herhangi  bir adımdan ya da vergi meselesinden dolayı ceza almamak için mutlaka avukat, muhasebeci ve danışmanla çalışılmalı.Yapacağınız küçük bir yanlış bu ülkede size mutlaka geri dönecektir. Bu nedenle işadamlarımız avukat, danışman ya da muhasebeciye harcadıkları parayı gereksiz masraf olarak görmemeli. Bugün ödemekten kaçındığınız 10 doların yarın size çok daha pahalıya mal olacağından hiç şüpheniz olmasın.

Yatırımcılarımıza bir diğer mesajımız, Türkiye’deki işlerini tasfiye edip gelmeleri değil. İlk etapta Amerika’yı yakından tanımak adına cüzi bir miktar ile bu piyasaya girmeleri işadamlarımız açısından çok daha faydalı olacaktır. TABID olarak, gemileri yakarak Amerika’ya gelmenin kimse için uygun olmadığı kanaatindeyiz. Bu tip bir mentalite ve aksiyon insanlar üzerinde çok ciddi bir baskı oluşturuyor. Bu baskıya bağlı olarak hemen sonuca gitme çabaları ve  yanlış girişmler neticeyi tamamen olumsuz hale getiriyor. Bu düşüncemizin nedeni ise bu ülkede ortalama giderlerin Türkiye’ye nazaran çok daha yüksek olması. Bir ailenin gideri aylık ortalama 5-6 bin doları buluyor. Kurulacak şirketin ise ilk yıllarında size bu seviyede bir getirisi olup olmayacağı meçhul. Bu masrafları düşünerek girişimcilerimizin buraya uzun süreli bir planla gelmelerini istiyoruz.