ABD’de Ramazan
ABD Başkanı Barack Obama, bu yılki ulusa sesleniş Ramazan konuşmasında, “Ramazan bize ortak bir sorumluluğu hatırlatıyor: Kendimize nasıl davranılmasını istiyorsak başkalarına da aynı şekilde davranmamız gerektiği temel prensibini ve bu şekilde farklı dinlerin, barış, adalet ve eşitlik üçgeninde biraraya gelebileceğini.” dedi.
ABD Başkanı’ndan eşitlik, adalet ve barıştan bahseden böylesine birleştirici bir mesaj duymak hoş. Zira, klişe olmak istemiyorum ama 11 Eylül’den sonra ABD’deki İslam karşıtlığının nasıl yükseldiği malum. Kimi insanlar, sadece Müslüman gibi göründükleri için dayak yedi bu ülkede! Colorado Üniversitesi profesörlerinden Sosyolog Lory Peek “Behind the Backlash” adlı kitabında uzun uzun Müslümanların nasıl da birden bire korkunç bir şiddete hedef olduğunu ayrıntılarıyla anlatıyor.
Hatırlarsanız, 2010’da Florida’da bulunan Gainesville Klisesi’nin rahibi Terry Jones, 11 Eylül’ün yıl dönümünde Kuran yakılması için bir seferberlik başlatmaya çalışmıştı. Aynı yıl Washington DC’de İç Güvenlik Komitesi Başkanı Senatör Peter King, aşırı Müslümanların Amerikan hükümetini etkilediği görüşünden yola çıkarak senatoda ve orduda görev yapan tüm Müslümanların ihraç edilmesine yönelik bir uygulama başlatmak için hayli çabalamıştı da, Allah’tan başarılı olamamıştı.
2001’den bu yana, New York başta olmak üzere bir çok farklı eyalette camilere ve İslami kültür merkezlerine yönelik güçlü protestolar yapıldı. Sanırım bunların en hararetlisi 9/11 Ground Zero yakınlarında açılmaya çalışılan Cordoba House orjinal isimli, şimdilerde ‘51 Islamic Cultural Center’ olarak anılan islami Kültür Merkezi projesine oldu. Başkan Obama ilk günlerde projeyi desteklediği halde daha sonra gelen olumsuz tepkilere dayanamayarak projeden desteğini çekti ve içinde camisi de olan bir spor ve kültür merkezi olarak planlanan bina, müzeye çevrildi.
Çoklarınız bir kaç sene önce Missouri’de bir caminin nasıl ateşe verildiğini hatırlar. Ya da Murfreesboro, Tennessee’de muhit sakinlerinin cami inşaatını engellemek için nasıl sokaklara döküldüğünü…
Bunların yanı sıra Washington, D.C.’de, San Francisco’da, Miami’de, New York’da ve hatta Denver, Colorado’da göze çarpan rahatsız edici İslam karşıtı ilanlar ve afişler de cabası…
İşte, tüm bu olumsuzlukların arasında bu hoşgörüsüzlüğe ve nefrete rağmen, bugünlerde Amerika’daki ve tüm dünyadaki Müslümanlar 11 ayın Sultanı Ramazan ayını idrak ediyor. Ramazan Allah ile bağını ve çevresindekilerle dostluğunu güçlendirmek isteyen, Allah’a şükranlarını sunarken kendini de kişisel olarak disipline sokup nefsine karşı galip gelmek isteyenler için çok özel bir süreç. Kuran’ı anlamak ve Kuran’a göre yaşamak isteyen ve bu doğrultuda amacı insanlığa hizmet etmek olan inananlar için kutsal bir zaman dilimi.
Başkan Obama’nın da dediği gibi dünyanın dört bir yanında anlamsız karşıtlıklar ve şiddet yüzünden insanlık can çekişirken bu kutsal zaman diliminin bizlere barış ve adalet getirmesi için çabalamamızın ortak sorumluluğumuz olduğunu hatırlamalıyız.
Unutmayalım, her Ramazan, kalbimizi bencillikten temizlemek, ruhlarımızı adeta detokslamak ve bulunduğumuz yerde İslam’ın doğru temsil edilmesi için kolları sıvamak için yeni bir başlangıç… Birlik bütünlük ve kardeşlik duygularıyla dünyayı daha yaşanır kılmak çabalarında yeni bir umut…
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment