Nicholas Pol’ün “NeverLodge”i İstanbul öncesi New York’ta görücüye çıktı
Fransız sanatçı Nicolas Pol’un son dönem tuval ve heykellerinden oluşan “NeverLodge” adlı kişisel sergisi New York’ta sanatseverlerin beğenisine sunuldu.
New York’ta yaşayan ünlü işadamı ve koleksiyoner Aby Rosen’e ait Neo-İtalyan Rönesans tarzı malikanede gerçekleşen açılış resepsiyonuna aralarında Türkiye’nin New York Başkonsolosu Levent Bilgen’in de bulunduğu çok sayıda davetli katıldı.
Sergi, yeni eklenecek eserlerle Nisan ayında küratör Vladimir Restoin Roitfeld’in de katılımıyla İstanbul’da ISTANBUL’74 kapsamında Türk sanatseverlerle buluşacak.
-Nicholas Pol kimdir?-
2001 yılından bu yana sayısız uluslararası sergiye katılan Nicholas Pol, Paris’te doğdu.
Çocukluğunun büyük bir kısmını Afrika’da geçirdikten sonra yeniden Fransa’ya dönen sanatçı, dünyanın en saygın eğitim kurumlarından biri olan Ecole Nationale des Beaux-Artsat La Sorbonne’da eğitim gördü. Londra’daki Alsopp Contemporary’de gerçekleştirdiği iki başarılı solo serginin ardından Vladimir Restoin Roitfeld ile çalışmaya başlayan Pol, 2009 yılında New York’ta The Martus Maws, 2010 yılında Londra’da The Mother of Pouacrus ve 2011 yılında yine New York’ta Sick Atavus of the New Blood sergilerine imza attı. Pol, Paris’teki Jen Reve Fondation Cartier, Plus Que Vrai ENSBASalle des Quasis ve Londra’daki Loic le Gaillard gibi prestijli sanat kurumlarında da sayısız karma sergiye katıldı.
Eleştirmenler tarafından yeni Michel-Jean Basquait olarak tanımlanan Nicolas Pol, pop kültürü referans alan işler üreten bir sanatçı olarak biliniyor. “İşlerimin şiir gibi senaryoları var ama bunlar kısa senaryolardan oluşuyor” diyen Pol, devasa kanvaslara resimler ve figüratif heykeller yapıyor.
-Serginin mekanı da özel-
Pol’un eserlerinin sergileneceği mekanda oldukça ilginç özellikler taşıyor. Mimar C.P.H Gilbert tarafından 1922 yılında tasarlanan 22 East 71st Street adıyla anılan malikane, bir zamanlar “Lenox Çiftliği”nin parçası olan iki parsel üzerine yün tüccarı Julius Forstmann için inşa edilmiş. Beş katlı malikane taş dış yüzeyi ve rustik tarzda inşa edilen zemin katı ile eski New York’tan geriye kalan nadide hazinelerinden biri olarak kabul ediliyor. 1939 yılında Fortsmann’ın ölümünün ardından New York’ta bulunan Katolik Başpiskoposluğuna bağışlanan malikane uzun yıllar manastır olarak kullanılmış. Son olarak Aby Rosen ve RFR Realty adlı şirketi tarafından satın alınan malikanenin önceki kiracıları arasında sırasıyla spor ve moda yönetim şirketi IMG ve Salander-O’Reilly galerileri yer alıyor.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment