Devlet, yabancı filme seyirci kalmayacak
Türkiye, son dönemde çekilen birçok sinema filmine ev sahipliği yapıyor. Bu yıl düzenlenen 85. Oscar ödüllerinde ‘En İyi Film’ ödülünü alan ‘Argo’, James Bond Skyfall ve Taken 2 Türkiye’de çekilen filmlerden bazıları.
ABD, İngiltere, Almanya gibi ülkelerden yapım şirketleri Türkiye’de çekim yapmak için Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın kapısını çalıyor. Bu sayının son dönemlerde artması Kültür Bakanlığı’nı da harekete geçirdi. Türkiye’de çekilecek filmlerde daha etkin politikalar geliştirilebilmesi için Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’ne bağlı ‘Sinema Stratejileri Kurulu’ oluşturulmasına karar verildi. Sanayi ve Kalkınma, Ekonomi ve Maliye gibi ülke ekonomisini yönlendiren bakanlıkların temsilcilerinin yer alacağı kurul ile ilgili yasa taslağı geçtiğimiz ocak ayında Başbakanlık’tan TBMM’ye gönderildi. Devletin filmlere seyirci kalmayacağını belirten Sinema Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Ali Atlıhan, sinemanın devlet politikası haline geleceğini söylüyor.
Teşvik noktasında da yeni gelişmelerin olacağı bilgisini veren Atlıhan, “Daha önce de devlet, yabancı yatırımcıya, sadece ‘Gel sen Türkiye’de çekimini yap, yaptığın harcamalarla ilgili ben sadece KDV’ni iade edebilirim’ diyordu. Onun dışında maddi bir destek sağlanamıyordu. Bundan dolayı filmin senaryosuna da müdahalede bulunamıyorduk. Biz de hem teşvik noktasında daha etkin olabilmek hem de yapımcıları parasal yönden desteklemek adına Sinema Stratejileri Kurulu’nu kurmaya karar verdik.” diye konuşuyor. Kurulun, belli bir limitin altına düşmemek kaydıyla yabancı yapımcılara destek sağlayacağını kaydeden Atlıhan, “Bu konuda devletin bütün kurumlarının çorbada bir tuzu bulunacak. Mesela Taken 2 sinema filminin bazı sahneleri hakkında eleştiriler aldık. Bu sahnelerin Türkiye’yi doğru anlamda yansıtmadığı söyleniyordu. Ancak müdahalede bulunamıyorduk. Ancak bundan sonra filmlere müdahale edebileceğiz.” ifadelerini kullanıyor.
Sinemanın büyük bir endüstri haline geldiğine dikkat çeken Atlıhan, “Türkiye’de sinema sektörü henüz kendi ayakları üstüne basmış değil. Bu konuda devletin desteğine ihtiyaç olduğunu düşündük. Fakat burada devleti, müdahale eden bir yapı olarak değil, kontrol eden bir kurum olarak görmemiz gerekiyor.” diyor. Dünya sinemasının çekim mekanları konusunda kısırlık yaşadığını ifade eden Atlıhan, şöyle devam ediyor: “İstanbul’a baktığımızda başlı başına bir doğal film seti halinde. Farklı mekanları ve temalarıyla Hollywood’un gözdesi olarak görülüyor. Onların gözünde İstanbul doğu ve batıyı birleştiren bir yapı. Onlar da bu bolluğu gördüğü için gelip film çekmek istiyorlar.” 2012 verilerine göre, 36 ülkeden yapımcılar, 254 sinema filmi, belgesel, televizyon programı, müzik klibini Türkiye’nin çeşitli şehirlerinde çekti. İngiltere 44 yapım, Almanya 30 yapım, Fransa 26 yapım, ABD 19 yapım ve Hollanda 13 yapım için en çok başvuruda bulunan ülkeler oldu. Bu ülkeler dışında 31 ülkenin daha başvuruları kabul edildi.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment