Türki Amerikan Birliği (TAA) ve Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu’nun (TUSKON) ortaklaşa düzenlediği Kongere’de düzenlenen panele katılan Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Namık Tan, ABD-Türkiye arasındaki ilişkilerin tarih boyunca iyi olduğunu söyledi.
İki ülkenin terörizm ve aşırıcılığa karşı ortak politkaları olduğunu belirten Büyükelçi Tan, “Suriye, İran ve Irak konularında her iki ülkenin ajandaları aynı” dedi. ‘Türkiye’deki Enerji Ticaret Gelişimi’ konulu panelde konuşan Tan, “Türkiye ve ABD olarak yapacak çok işlerimiz var. TAA da bu platformu oluşturarak bu konuda ne kadar samimi olduğumuzu göstermek adına bir fırsat sunuyor” diye konuştu.
Panelde konuşan ABD Ankara Eski Büyükelçisi Ross Wilson, Türkiye-ABD ilişkilerinin tarihin en iyi seviyesinde olduğunu söyledi. Her iki ülke ilişkilerinin geliştirilmesine katkıda bulunan TAA’ya ve Namık Tan’a teşekkür ederek konuşmasına başlayan Wilson, ABD ve Türkiye’nin ticari ilişkilerinin gelişerek devam ettiğini belirtti. Her iki ülkenin Suriye, Orta Asya ve Kafkasya’da öneminin arttığına dikkat çeken Wilson, Türkiye’ye bölgede büyük görev düştüğünü ifade etti.
Türkiye’nin yeni jeopolitik konumu hakkında bilgi veren Dışişleri Bakanlığı Strateji Merkezi Başkanı Dr. Bülent Aras, “Türkiye’nin kimliği ve Batı dünyasında kendisine güvenmesi, onu dünyada tek ülke yaptı.”dedi.
Türkiye’nin global dış politikası ile dünyada aktif bir yere sahip olduğunu belirten Aras, Türkiye’nin içinde bulunduğu her işbirliği içinde liderlik rolune sahip olduğunu vurguladı. Dr. Aras, “Bu eskiden böyle değildi, bölgesel politikaların ve Orta Asya’daki petrol boru hattı projesinin hayata geçirilmesinin buna katkısı büyük.” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin stratejik pozisyonu ve yumuşak gücü ile ilgili konuşan Today’s Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş, Türkiye’nin 1980’den sonra Turgut Özal ile değişen politikalarının ve gelişen ekonomisinin dış politikasını da güçlendirdiğini dile getirdi. Türkiye’nin yumuşak gücünün arkasında sadece devletler nezdinde kurulmuş ilişkilerin olmadığına vurgu yapan Keneş, “Bu ilişkilerin geliştirilmesi açısından sivil toplum kuruluşlarının etkisi yatsınamaz. 150 ülkede aktif olan ‘hizmet hareketinin’ bu konuda ciddi rolü var.”şeklinde konuştu.
Büyük firmaların Türkiyenin global ekonomisindeki yeri hakkında konuşan Yıldız Holding CEO’su Atilla Kuruma, önceki yıllarda üreticilerin, alıcılardan daha önemli olduğunu, sanayi endüstrisinin bu şekilde başladığını ifade etti. CEO Kuruma, “Yiyecek endüstrisi iyi korunmuyordu. Turgut Özal ile birlikte birçok şey değişti. Türkiye uluslararası siyasete daha açık hale geldi. Global rakiplerle rekabet eder hale geldi. Uluslararası ticarette boy göstermeye başladı.” şeklinde konuştu.
Citigroup Başkan Yardımcısı Charles R. Johnston Türk ekonomisinde ithalat ve ihracat konusundaki gelişmeleri özetledi. Türkiye’nin son yıllarda yükselen yumuşak gücüne dikkat çeken Johnston 20 yıl içinde ABD ve Türkiye ilişkilerinin daha da önem kazanacağına değindi. Türkiye’yi sadece bir market olarak değil, uluslararası bir platforom için önemli bir unsur olarak gördüklerini kaydeden Johnston, Türkiye’nin en üretken ülke olarak bölgesinde anahtar rol oynadığına dikkat çekti.
Son panelist İstanbul Ticaret Odası Enerji Komitesi Başkanı ve aynı zamanda TUSKON Yönetim Kurulu üyesi Ata Ceylan, Türkiye’deki yenilenebilir enerji sahalarını anlattı.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment