New York’ta Balkan müzik festivali
New York eyaleti Brooklyn şehrinde düzenlenen ”Golden Festival” isimli Balkan Müzik Festivali’nde sahne alan birçok müzik gurubu repertuvarlarında Türkçe şarkılara da yer verirken, Zurna Çalan New Yorklu kadın müzisyen, kabiliyetiyle en az erkek zurnacılar kadar başarılı olduğunu gösterdi.
New York’un çeşitli mekanlarında 28 yıldır düzenlenen ve giderek takipçi sayısını artıran Balkan Müzik Festivali’ne Balkan kökenli müzisyenler başta olmak üzere birçok Türk ve Amerikalı sanatçı da ilgi gösteriyor.
Brooklyn’de iki gün süren festivale 60 civarında müzik gurubu ve yüzlerce sanatçı sahne alırken, 5 binden fazla biletli katılımcının çoğunluğunu Amerikalı müzikseverler oluşturdu.
Çeşitli müzik guruplarının farklı salonlarda performans sergilemesinin dışında, ziyaretçiler için kurulan stantlarda aslına çok yakın isimlerle Türk ürünlerinin satıldığı görülürken, yiyecek bölümünde de Türk lokumundan Çeçil peynirine kadar birçok Türk ürünü ziyaretçilere ikram edildi.
Balkan ülkelerinin kültürünün de tanıtıldığı gecede satılan birçok ürünün isminin Türkçe yazım ve telaffuzunun korunmuş olması dikkati çekerken, tekstil ürünlerindeki kumaş ve desenlerdeki benzerlikte gözlerden kaçmadı.
Makedonya, Bulgaristan, Kosova, Arnavutluk, Sırbistan, Yunanistan, Bosna Hersek gibi birçok Balkan ülkesinden müzik guruplarının yer aldığı festivalde, hemen her gurubun repertuvarında yer verdiği Türkçe şarkılar, katılımcıları coşturdu.
Bulgaristan Türkü saksafon ustası Yuri Yunakov’un Türk sanatçı Gamze Ordulu ile yaptığı performans, final gecesinin en çok alkış alanı oldu.
-Enstrümanların benzerliği dikkat çekti-
Balkan müzik festivaline katılan ekiplerin tercih ettiği enstrümanların birçoğunun Türk çalgılarıyla aynı olması veya çok benzerlik göstermesi de dikkati çeken bir başka konu oldu. Birçok müzik gurubunun saz, ud, kanun, def, bendir, zurna, tambura, kaval, ney ve benzeri enstrümanlar kullanarak yaptığı müzikler, bir dönem Osmanlı coğrafyasında iç içe yaşamış unsurların kültürel etkileşiminin hala canlı olduğunu gösterirken, çalınan ezgilerin ritm ve tını ahengi bakımından Türk müziğiyle olan benzerliği gözlerden kaçmadı.
-Zurna çalan Amerikalı Jessie-
Festivalde final gecesinin en ilginç görüntülerinden biri ise New York doğumlu Jessie Kurez’in Makedon asıllı eşi Milov ile davul eşliğinde zurna çalması oldu. Zurlia ismiyle bilinen ve günümüz Türk zurnası ile ses ve görüntü bakımından nerede ise tamamen aynı özelliklere sahip enstrümanı çalmadaki mahareti ile göz dolduran Jessie, Balkan ve Türk ezgilerini ustaca çalarken, bu işi kadınların da erkekler kadar iyi yapabileceğini kanıtlamış oldu.
”Zurna çalarken, nefes ile ilgili zorlanmıyorum, fakat bu enstrüman bir kadının parmaklarına göre yapılmadı. Benim için biraz büyük ve ağır” dediği enstrümanı çalmayı, Makedon kökenli eşi Milov’dan öğrendiğini söyledi.
Zurna ustası Milov ise ”Festivale ilk defa katıldık, bu festivalde Türkçe, Rumca, Sırpça gibi birçok müzikleri bir arada duyabiliyorsunuz. Balkan müzikleri ile Türk müziği tarihi ilişkilerden dolayı çok benzerlik gösteriyor. Osman Paşa, Bülbülçe, Çanakkale gibi şarkıları Makedonya’da birçok kişi bilir ve çalar” şeklinde konuşarak, müziğin tarihi ilişkileri yaşattığına vurgu yaptı.
Festivale dördüncü defa katılan kanun sanatçısı Umut Yaşmut’da, Chalgıya Vino isimli Makedon müzik gurubunda kanunu ile yer alırken, festivalle ilgili ”Bu akşam bütün eski Osmanlı coğrafyasındaki ritmlerimizi, güzel müziğimizi, melodilerimizi dilimizi duyabiliyor, hatta kostümlerimizi bile görebiliyoruz” şeklinde konuşarak mutluluğunu dile getirdi.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment