California’da Türkiye’yi aratmayan bir ‘köy’
Türkiye’den binlerce kilometre uzakta, şehrin akşam trafiği rahatladıktan hemen sonra arabanıza biniyor ve şirin bir mahalleye ulaşıyorsunuz.
Mahallenin taş döşeli, trafiğe kapalı sokaklarında, Anadolu’yu anımsatan evlerinin arasından hızlıca yürüyüp küçük ama sempatik camiden içeri adım atınca Ramazan’ın her günü aralıksız kılınan teravih namazına katılıyorsunuz. Yaz zamanı, teravih geç başlıyor, geç bitiyor. Ama bitmesi ile hayat bitmiyor.
Cami önü ayak üstü muhabbetler, 20-30 metre ilerideki kahveci dükkanına sürüklüyor sizi. Burası ne bildiğiniz kahvehanelere benziyor ne de modern bir pastaneye. Son derece nezih bir ortam, ülkenin belki de en iyi kahvesini, organik çaylarını ve tabi ki vazgeçilmez Türk kahvesi ve demleme çaylarını bulabileceğiniz bir mekan.
O saatte kapalı olmasına rağmen sahibi Türk olduğundan teravih sonrası özel olarak açılıyor. Aileler, misafirler herkes kendine bir yer buluyor. İnce belli cam bardaklarda, özel tepsilerinde servis yapılan çaylara Ramazan’ın güllaçtan sütlaca kadar farklı ama tanıdık tatlar eşlik ediyor.
Arka bahçede bütün Ramazan boyunca toplanmaya alışmış ve sayıları zaman zaman 30’u bulan esnaf grubu her geceki sohbetlerine gece yarısına kadar devam ediyor.
Bu anlatılanlar California’nın en güzel yerlerinden Orange County’de yaşanıyor. Bölgenin en eski ve büyük şehirlerinden Huntington Beach’de yıllar evvel kurulmuş Avrupai görünümlü 30-40 adet 2 katlı binalardan oluşan ve kısaca ‘köy’ diye anılan Old World Village’de gerçekleşiyor.
Bu köyden bir süre önce bir bina satın alan bölgenin en eski ve köklü kurumlarından Tolerance Foundation cami olarak kullanma izni aldı.
Vakıf yetkilileri henüz istedikleri tadilatları yapamamış olsalar da mevcut hali ile izinlerini alıp camiyi Ramazan ayına yetiştirmiş.
Köyün doğal atmosferine eklenen bu caminin yanı sıra sahipleri Türk olan bir kaç dükkanın da (kitapçı, hediyelik eşya ve kahveci) peşi peşine açılması ile kendiliğinden bir mahalle oluşmaya başlamış.
Ramazan dolayısıyla kahve dükkanın teravih sonrası açık tutulması ile de Türkiye’yi aratmayan bir atmosfer oluşmuş. Ramazan boyunca caminin müdavimi olan ve yakın bir yerde lokanta işleten bir esnafın ifadesi ile “Amerika’ya geldiğimizden beri geçen en güzel Ramazan” yaşanmış bir çok kişi için.
1986 dan beri ABD de yaşayan Musa Demircioğlu, “Özellikle Ramazan’daki bu namaz sonrası sohbetler çok güzel oldu. Mevsimin yaz olmasının ve bu şekilde bir kahve dükkanının olması çok güzellik kattı” diye memnuniyetini dile getirdi.
1988 den beri bölgede yaşayan Mehmet Gürüz de, “Bu sohbetler çok güzel oluyor, insanların bir araya gelmesi, kaynaşması Türkiye’yi arattırmadı bizlere” şeklinde duygularını aktardı.
Bölgedeki en büyük Türk ürünleri satan marketinin ortaklarından Adnan Çakır’da her gece yapılan sohbetlerde sıra ile bir kişinin bütün tatlı ve çayların masrafını çektiğine işaretle ayrı bir güzelliğe dikkat çekti.
Bahsi geçen site içerisinde yer alan büyük bir alanda vakıf tarafından Ramazan boyunca iki büyük iftar yemeği verildi. Her birine 400’e yakın kişinin katıldığı iftarlara çevredeki Amerikalılar’dan da katılım oldu.
Orange County’de uzun süreden beri faaliyet gösteren bir Türk Kültür Merkezi de bulunuyor. Anatolia Türk Amerikan Kültür Merkezleri Vakfı’na bağlı olarak faaliyet gösteren merkez, Irvine’de bulunan yeni binasında Ramazan boyunca çok sayıda toplu iftar programına ev sahipliği yaptı.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment