Al Gore’un kızının oruç tuttuğu iftara II. Abdülhamid’in torunu da katıldı

Peace Islands Institute ile Union Theological Seminary’nin (Union İlahiyat Fakültesi) ortaklaşa düzenlediği iftar programına çok sayıda kişi katıldı.

PII ile birlikte Columbia Üniversitesi’nde düzenlenen etkinliğe ev sahipliği yapan Union İlahiyat Fakültesi Direktörü Karenna Gore, geçen yıl ilkini düzenledikleri iftar programının bu sene ikincisine ev sahipliği yapmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Geçen yıl olduğu gibi bu sene de iftarın yapıldığı gün oruç tuttuğunu belirten Gore, iftar açmanın çok güzel bir duygu olduğunu dile getirdi. ‘‘Oruç tutumak zor, bunu itiraf edeyim ama geçen yıla göre bu sene daha rahat geçti’’ diyen Gore, niyetlenme nedenini de, ‘‘Verilen onca güzel nimetin, yiyeceklerin değerini anlama adına; tüm Ramazan’ı oruçlu geçirebilecek kadar güçlü olamayabilirim ama bir gün de olsa bana verilmiş olan onca nimetin ne kadar hayatımda değerli olduğunu anlamam adına iyi bir deneyim oldu’’ diye ifade etti.

Bu yıl Columbia Üniversitesi’nde ikincisi düzenlenlenen iftar programına Osmanlı Devleti’nin en kudretli padişahlarından olan II. Abdülhamid Han’ın torunu Nadine Sultan d’Osman da katıldı.

Farklı dinlerden ve milletlerden yüzlerce insanı bir araya getiren iftar programına bu yıl Nadine Sultan’ın katılması dikkat çekti. New Mexico eyaletinden New York’ta düzenlenen iftar için günü birlik gelen Nadine Sultan, görüdüğü manzaradan çok etkinlendiğini dile getirdi.

‘İNANÇLAR ARASI DİYALOG ÇALIŞMALARI ÇOK ÖNEMLİ’

Geçen yıl İstanbul’da Fatih Üniversitesi’nde bir konuşma yaptığını hatırlatan Nadine Sultan, ‘‘Bu sayede çok kibar ve harika insanlarla tanışma imkanım oldu. Bu yılda Peace Islands Institute’den (PII) davet alınca katılmak istedim’’ dedi.

New Mexico eyaletinden New York’a yalnızca iftar programı için geldiğini ve aynı gün içinde de döneceğini aktaran Nadine Sultan, ‘‘Burada bu programda olmak çok güzel. Harika bir ortam söz konusu. İnançlar arası diyalog yaşanılan birçok çatışmanın ilacı. Ben de New Mexico’da inançlar arası diyalog çalışmaları yapıyorum ve bu tür aktiviteleri çok önemli buluyorum’’ diye konuştu.

İstanbul’u, Türkiye’yi çok sevdiğini, hemen her yılda ziyaret ettiğini belirten Nadine Sultan, ‘‘Eğer eşim ve çocuklarım razı olsa ömrümün geri kalan kısmını İstanbul’da geçirmeyi isterdim. İstanbul’u çok seviyorum, her ziyaretimde bana ayrı bir heyecan, mutluluk veriyor’’ dedi.

İftar öncesi canlı tasavvuf müziği ve sema gösterisi yapılırken Union İlahiyat Fakültesi öğertim üyelerinden Doç. Dr. Jerusha Lamptey de Ramazan ayının Müslümanlar için anlamını içeren bir konuşma yaptı.

Orucun kişiye ve topluma kazandırdığı maddi, manevi yönlerini anlatan Lamptey, Ramazan ayının aynı zamanda yardımlaşma ayı olduğuna dikkat çekti.

Programın bir diğer konuşmacısı da Amerikan-Kızılderili Hukuk Birliği (American  Indian Law Alliance) kurucusu ve yöneticisi Betty Lyons oldu.

Lyons, kısa konuşmasında inançlar arası diyalogun yanı sıra kültürler arası ilişkilerin de geliştirilmesine katı sağlayan her aktivitenin gelecek adına çok büyük öneme sahip olduğunu söyledi.

PII ve Union İlahiyat Fakültesi’nin yanı sıra iftar programının düzenlenmesine Interfaith Center of New York ile The Riverside Kilise de sponsor oldu. İftar saatinde okunan canlı ezan ile birlikte manası da anlatıldı.

Programa New York eyaleti milletvekillerinden Richard N. Gottfried, Graduate School (Yahudi İlahiyat Fakültesi) Dekanı Burton L. Visotzky, Budist ve çeşitli üniversitelerden akademisyen, STK temsilcileri ve Birleşmiş Milletler’den diplomatların katıldığı görüldü.