İran’ın desteklediği iddia edilen Yemen’deki Şii Husi milisleri başkent Sana’da cumhurbaşkanlığı sarayına saldırdı, başbakanlığı kuşattı, resmi haber ajansını ve devlet televizyonunu ele geçirdi. Çıkan çatışmalarda çok sayıda kişi ölürken, istikrarsızlıkla boğuşan Yemen’in içinden çıkılmaz bir kaosa sürüklenmesinden endişe ediliyor.
Arap ülkelerinde ayaklanmaların başladığı 2011 yılından bu yana bir türlü istikrara kavuşamayan Yemen’deki kaos derinleşiyor. Eylül ayında başkent Sana’ya girerek burada hakimiyet kuran Şii Husiler ile güvenlik güçleri arasında dün çatışmalar yaşandı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı etrafında başlayıp şehrin çeşitli bölgelerine yayılan çatışmalarda en az 9 kişi hayatını kaybederken, 90’a yakın kişi de yaralandı. Husi milisler, Başbakan Halid Bahah’ın yaşadığı Cumhuriyet Sarayı’nı kuşattı, resmî haber ajansını ve devlet televizyonunu ele geçirdi. Yemen Enformasyon Bakanı Nadiya el Sakkaf, İran’ın Yemen’deki uzantısı olarak görülen Husileri, darbe girişiminde bulunmakla suçladı.
Sana’daki çatışmaları neyin tetiklediği henüz bilinmiyor. Ancak bazı kaynaklara göre Husi milisler, sabah erken saatlerde cumhurbaşkanlığı sarayı etrafını kuşatıp kontrol noktaları oluşturdu. Buna karşı çıkan askerlerin üzerine ateş açtı. Husiler ise ilk ateş açanın muhafızlar olduğunu savundu. Silahları susturmak için Cumhurbaşkanı Abdurrabbu Mansur Hadi’nin başkanlığında sarayda bir toplantı yapılırken, çıkışta Sünni Başbakan Bahah ve Husi liderlerden Salih el-Sammad’ın konvoylarına saldırı düzenlendi. İki isim de yara almadan kurtulurken, bu suikast girişimlerinin ardından çatışmalar yeniden alevlendi.
KIRILGAN ATEŞKES
Her iki tarafın da ağır silahlar kullandığı çatışmalarda Sana, top ve havan sesleriyle sarsıldı. Geç saatlerde tarafların ateşkes konusunda mutabakata vardığı bildirildi. Ancak kırılgan ateşkesin devam edip etmeyeceği bilinmiyor. Dünkü olayların, Husilerin başkentte kontrolü ele geçirdiği 21 Eylül’den bu yana en şiddetli çatışmalar olduğu ifade edildi. Gelen bilgilere göre ordu içinde bazı birlikler Yemen lideri Hadi’ye itaat etmezken, Husilere milislere karşı cumhurbaşkanlığı muhafızları karşı koydu. Yemen’de faal El Kaide örgütünün, oluşan kaos ve iktidar boşluğundan istifade etmesinden endişe duyduğunu belirten Enformasyon Bakanı Sakkaf, “Günün sonunda yeni bir Yemen’le, yeni bir sistemle karşılaşabiliriz.” dedi. Avrupa’yı sarsan Paris’teki Charlie Hebdo saldırısının sorumluluğunu Yemen el Kaide’si üstlenmişti.
Arap yarımadasının en kalabalık ve en yoksul ülkesi Yemen’de, 33 yıllık Ali Abdullah Salih iktidarının uluslararası baskılarla görevini bırakmak zorunda kaldığı 2011 sonundan bu yana merkezi otorite giderek zayıfladı. 25 milyonluk ülke Husi isyanının yanı sıra kabileler arası çekişme, mezhepsel gerginlikler, El Kaide tehlikesi, ekonomik krizle çalkalanıyor. Ülke nüfusunun beşte birini teşkil eden Şii Zeydi mezhebine bağlı Husiler, geçen eylülden bu yana başkentin ardından Sünnilerin çoğunlukta olduğu ülkenin orta ve batı kesimlerine doğru ilerledi. Husiler, Sünni Cumhurbaşkanı Mansur Hadi’ye daha fazla güç paylaşımı için baskı yapıyor. Şiilerin ülkenin en güçlü grubu haline gelmesi ise 1990’da kuzeyle birleşen güneyde ayrılıkçı hareketleri güçlendiriyor. Ülkede yeniden bölünme senaryoları konuşuluyor. Yemen sınırı Husi kontrolünde olan Suudi Arabistan da hem Şiilerin etki alanlarını daha da artırmasından hem de çatışmaların kendi topraklarına sıçramasından endişe ediyor.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment