Ortadoğu’nun yeni aktörü: Kasım Süleymani
IŞİD Ortadoğu’da dengeleri sarsarken İran sessizce oyun kurucu rolünü üstlenmiş durumda. Bunun için bölgeyi karış karış dolaşan Kasım Süleymani sahneye sürüldü.
Musul’un tamamen IŞİD’in eline geçmesinin ardından, bölgedeki hareketliliğin arka planında sıkça adı duyulan İranlı komutan Kasım Süleymani’nin Irak’ta ortaya çıkması uzun sürmedi. İran Kudüs Devrim Muhafızları Komutanı Süleymani, IŞİD’in 10 Haziran’da Irak’ta yayılmaya başlamasından birkaç gün sonra Bağdat’taydı. Geçen aylarda Irak Başbakanlığını halefine devreden Maliki’nin göreve geldiği ilk günlerden bu yana Bağdat’la ilişkisini sıkı tutan Süleymani, IŞİD sorunu patlak verdiğinde Bağdat’a gelip Şii milisleri örgütleme girişimlerini başlattı. Rejim muhalifi İran Direniş Konseyi Üyesi Abadini Irak’ta Kasım Süleymani tarafından organize edilen 7 binden fazla İran askerinin olduğunu açıkladı. İran’ın Irak’taki varlığı Celevle, Sadiye, Xanekin, Necef, Kerbela, Samara şehirlerinde yoğunlaşıyor. Süleymani, yalnızca Bağdat’taki Şiilerle değil, Kürdistan bölgesindeki İran dostu KYB’li (Kürdistan Yurtseverler Birliği) peşmergelerle de örgütlenmeleri hızlandırdı. Hatta şimdiye dek üst düzey resmî törenler ve bazı önemli cenaze merasimleri dışında görüntülenemeyen “gölge adam”, Amirli’de KYB’li peşmergelerle kameralara cephede poz verip tüm dünyaya buradayım mesajını gönderdi. Süleymani’nin stratejik gücü, geçen yıl Suriye’de dengeleri Beşşar Esed’den yana değiştiren Lübnan Hizbullah’ı atağının arkasındaki beyin olmasından da anlaşılabiliyor.
Süleymani Bağdat’ta, Irak ve Suriye’de aktif 10 bin civarında kuvvete sahip Şii Ehl-i Hak grubunun lideri Kays el-Hazali, bazı parlamenterler ve Bağdat’ta güçlü bazı Sünni şeyhlerle görüştü. Cephede ise Bedr Tugayları lideri Hadi el-Emiri ile görüntülendi. Süleymani yaklaşık 8 aydır şehirde temaslarda bulunuyor. Silahlanmak isteyen binlerce Şii gönüllü ile sayıları iyice artan Ehl-i Hak grubunun yanı sıra Hataib Hizbullah ve Bedir Tugayları’nın IŞİD ile mücadelede görevlendirilmesini organize ediyor. Amerika da bu harekete göz yumuyor. Aslında Kasım Süleymani üzerinden IŞİD ile ‘kirlenen’ Sünniliğe karşı Şiilik ön plana çıkarılıyor.
Şiiler hem kurtarıcı hem de bölgedeki yeni oyun kurucu olarak gösteriliyor artık. Üstelik Süleymani’nin başta Bağdat, İran sınırındaki Diyala ve kuzeydeki Kürdistan bölgesi olmak üzere sahadaki faaliyetleri oldukça medyatik bir şekilde başarı da kaydediyor. Iraklı Şiilerin önemli bölgelerinden biri olan Curf es Sahr kentinin kasım ayında IŞİD gruplarının elinden geri alınması Irak ordusunun değil, Kasım Süleymani komutasındaki Şii milislerin operasyonu sayesindeydi. Irak ordusundan kaynaklar da Bağdat’ın IŞİD tehlikesinden korunmasında Süleymani’nin büyük etkisi olduğunu belirtiyor ve Süleymani’nin Curf es Sahr operasyonunu aylar öncesinden planladığını söylüyor.
Cepheden gelen fotoğraflarda da ünlü komutan boy gösteriyordu. Son günlerde ısınmaya başlayan stratejik öneme sahip Kerkük’te de bir yandan IŞİD’in şehrin güneyini gözüne kestirdiği belirtilirken, bir yandan da eylül ayında Kerkük’e giren Şii milislerin şehirde karargâh kurdukları biliniyor. Öyle ki İran oyun kurucu olarak Kasım Süleymani ile sahada önemli işleri IŞİD bahanesiyle sessiz ama derinden yapıyor.
Amerika ile kesişen yollar
Nitekim Süleymani sadece Şiileri değil, Sünni Arapları ve diğer grupları da eğitiyor ve yönlendiriyor. Irak’ta şu anda Irak ordusundan çok Süleymani’nin Şii kuvvetleri ön planda. Zaman zaman Süleymani Irak Millî Ordusu’na da yön veriyor. Amerika İran ile düşman gibi görünse de birçok konuda yolları kesişiyor. Aslında bu destek daha önce de vardı. 2001’de de Afganistan’da Taliban’a karşı yardıma İran koşmuştu. Ve giden yine Kasım Süleymani’ydi. Ancak Süleymani’nin Irak’taki aktivitelerine –ABD tarafından IŞİD ile mücadele ettiği için her ne kadar göz yumulsa da– Batı’nın tamamen tepkisiz kaldığı söylenemez.
BM yetkililerinin açıklamasında, Süley-mani’nin Irak’ta faaliyet göstererek kendisine BMGK tarafından 2007’de koyulan BM uluslararası seyahat yasağını çiğnediği ifade edildi. Aslında Kasım’ın şahsında dile getirilen bu yasak İran’a yönelik bir uyarı. Bu cılız uyarı sahada pek bir işe yaramıyor.
Peki, kimdir bu Kasım Süleymani? 1988’de Ahmed Vahidi’den sonra Devrim Muhafızları Kudüs Kuvvetleri komutanı olarak atandı. İlkokul mezunu eski bir inşaat işçisi olan Süleymani kısa sürede yükseldi ve son alarak 24 Ocak 2011’de dinî lider Ali Hamaney tarafından korgeneral rütbesine getirildi. 57 yaşındaki bu gizemli ve bir o kadar da etkili kişi, Bağdat’ta, Erbil’de, Süleymaniye’de, Kerkük’te,Şam’da, Rojava’da, Kandil’de veya Lübnan’da ansızın ortaya çıkabiliyor.
Hâlihazırda Suriye ve Irak’ta IŞİD komutanlarına yönelik nokta operasyonlarını Kasım yönetiyor. İlginç bir durum da şu: Örgütün asıl amacından saptığı ve Esed ile savaşılması gerektiği tezini savunan IŞİD liderleri bir bir öldürülüyor. Bunlardan biri de Musul yakınlarında öldürülen Hamza El Mısıri’ydi. Bu operasyonu da Süleymani planlamıştı. Kendilerine ‘Beyaz Kefenliler’ adını veren ve nokta operasyonlar yapan daha çok Sünni olarak bilinen grubu da Süleymani’nin yönettiği belirtiliyor.
İran’ın perde arkasındaki adamı Süleymani gücünü doğrudan dinî lider Hamaney’den alıyor. Hamaney onu “Cephede defalarca şehit olduğu hâlde hâlâ yaşayan devrim şehidi.” diye tanımlıyor. Suriye’de Esad’ın elini rahatlatan Kasım artık ağırlığını Irak’a vermiş durumda.
Bedir Tugayları’nı yönetti
Süleymani, 1980’de patlak veren ve yıllarca süren İran-Irak savaşında da aktif rol aldı. Kasım Süleymani ve topladığı kişilerle oluşturduğu birlik, gerilla taktiği ile cephelerde üstün başarı sağladı. İran’a bu savaşta büyük başarı kazandırdı ve zaten buradaki başarısı onun adım adım yükselmesi ve bir kahramana dönüşmesine sebep oldu. 1991’de Saddam’a karşı başlatılan Şii ayaklanmasında Bedir Tugayları’nı yöneten kişiydi.
Süleymani Şiiliği etkin konuma getirmek isterken aynı zamanda İran’ın çıkarları doğrultusunda da bölgeyi şekillendiriyor. Bir yandan IŞİD ile irtibatlı olan Kasım diğer yandan IŞİD’i bitirecek olan güç olarak da görülüyor. Bu çelişkili vaziyet uzun vadeli plan ve hedefler için iyi bir strateji olarak görülebilir.
Türkiye’yi yakından ilgilendiren konulardan biri de Kürt meselesi. Kasım Süleymani; Irak, Suriye, Türkiye ve İran’da Kürt bölgelerinin oluşmasını istiyor. Ancak bunun İran’ın çıkarlarına ters düşmeyecek şekilde olması için çabalıyor. Irak Kürtleri ile iyi diyalogları olan Süleymani Kandil’in önemli misafiri, Rojava’nın oyun kurucusu, Türkiye’deki Kürtlerin ise stratejisti iken İran Kürtlerinin ise rejimin bayrağı altında yaşamalarını istiyor.Esed ile Suriye Kürtlerini çatıştırmadan uzlaştıran kişi de o.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment