“İran halkı liderini seçti, Suriyeliler de bunu yapabilmeli”

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye konusunda bölgede istikrarın sağlanması için İran’la gereken tüm çalışmaların yapılacağını söyledi.

Davutoğlu, Asya’da İşbirliği ve Güven Arttırıcı Önlemler (AİGK/CICA) II. Gayrıresmi Dışişleri Bakanları Toplantısı sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Önceki İran yönetiminin Esad yönetimine güçlü bir mesaj iletip etki edemediğini belirten Dışişleri Bakanı, Ruhani yönetiminin Suriye’de yaşananlarla ilgili değerlendirme yapacağına inandığını belirtti. İran Dışişleri Bakanı ile yaptığı görüşmenin olumlu geçtiğini de ekleyen Davutoğlu, İran halkının cumhurbaşkanı adayını seçtiği gibi Suriye halkının da liderini seçme hakkı bulunduğunu vurguladı. Davutoğlu, “Esad, 2011’de bu böyle bir seçimi göz önüne alsaydı ve adaylık seçimde meşruiyetini ilan etseydi bugün bu acılar yaşanmazdı. Esad kendi halkına güvenmedi.” dedi. 

Cenevre konferansında alınan sonuçları hatırlatan Davutoğlu “İki taraf arasında seçilmiş, eli kana bulaşmamış yetkililerden oluşacak bir geçici hükümet oluşturulmalı ve tam yetkilendirilmeli. Herhalde kimse Esad’ın eli kana bulaşmamış diyemez. Obama da bu konuda açık bir mesaj vermiştir. Kendi halkına karşı kimyasal silah kullanmış birisinin, barış getireceğine inancımız yoktur” diye konuştu. 

Kimyasal silahların yasaklanması ile ilgili her türlü adıma destek vereceklerini ifade eden Dışişleri Bakanı, Suriye konusunda kimyasal silah sorunu çözünürse ülkede kalıcı bir barış sağlanır kanaati taşımanın doğru olmadığını aktardı. Davutoğlu şunları söyledi: “120 bin insan kimyasal silahla ölmedi. Bu konu ihmal edilirse rejim kimyasal silahların dışındaki silahlar ile baskı uygular ve büyük mülteci akımlarına sebebiyet verir. Bunun önüne geçilmesi lazım. Bu durumla ilgili bütün BMGK üyeleri ile görüşüyoruz. Böylesi bir insani trajedi yaşanırken şu ana kadar Suriye’deki insani durumla ilgili hiçbir BMGK kararı alınmaması büyük bir ayıp, büyük bir utançtır. Mülteciler sorunu, Türkiye, Ürdün, Lübnan ve Irak üzerine terk edilmemelidir. Mutlaka daha kalıcı adımlar atılmalıdır. Güçlü bir karar tasarısı çıkar.”