GYV Afrika’nın sorunlarını Afrikalı büyükelçilerle masaya yatırdı

Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı (GYV) ile Barış Adaları Enstitütüsü (PII)’ın ortaklaşa düzenlediği ‘Afrika’nın sorunlarına Afrikan çözüm’ başlıklı panelde 10 ülkenin büyükelçisi katıldı.

Manhattan’daki PII ve GYV’in ortak merkezlerinde yapılan programa Zimbavvey, Mantenegro, Malezya, Gambia, Uganda, Portekiz, Danimarka, Norveç, Güney Afrika ile Kazakistan’ın Birleşmiş Milletler (BM) daimi temsilcileri katıldı. Programı İslam Konferansı Teşkilatı BM Temsilcisi Ufuk Gökçen ile BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un Afrika özel temsilcisi Maged Abdelaziz de takip etti. Panelin modaratörlüğünü Sharene Bailev yaptı.

GYV’nin BM Temsilcisi  Mehmet Kılıç’ın yaptığı kısa konuşmanın ardından yine GYV’nin başkan yardımcısı Hüseyin Hurma temsil ettiği kurumun çalışmaları hakkında bilgi verdi.

Panelin modaratörü Bailev, 1990’lı yıllarda Ruanda’da yaşanılan soykırım ile Afrika kıtasında ciddi kırılmaların yaşandığını ifade etti. Yaşanan onca acı ve fakirliklerin yeraltı kaynakları bakımından zengin olan Afrika kıtasının en büyük hedefinin birgün Avrupa Birliği gibi kıtasal birlikteliği oluşturmak olması gerektiğini dile getirdi.

Gambia’nın BM Daimi Temsilcisi Tangara, Kara Kıta’da en büyük sorunun başında ‘önyargı’nın geldiğini belirterek, düşmanlıkları besleyen bu cahil tutumdan kurtulabilmenin zorunlu olduğunu ifade etti. İki yıl önce yaptığı Güney Kore izlenimini katılımcılarla paylaşan Tangara, bu ülkenin geçtiğimiz 30-40 yılda yaptığı ekonomik, demokratik kalkınmanın iyi anlaşılıp örnek alınması gerektiğini vurguladı. Afrika’nın yüzyıllardır fakirlik, şiddet ve hastalıklarla boğuştuğunu belirten Büyükelçi Tangara, ‘‘Bizlerde G. Kore gibi demokratik, ekonomik kalkınmayı sağlayabiliriz. Onlarda var olan tüm kaynak zenginliği bizlerde de mevcut.’’ dedi.

 
SORUNLARIMIZI KADINLAR DAHA İYİ ÇÖZER

Demokratik ve ekonomik kalkınmanın birlikte yürüyeceğini bunun da ancak eğitim ile olacağını belirten Tangara şöyle devam etti; ‘‘Eğitime her zamankinden daha fazla önem vermeliyiz. Bu sayede bazı yanlış geleneklerimizi kırmalıyız. Bu yanlış gelenekler arasında kadın ile ilgili önyargıları öncelikle kaldırmalıyız. Bir sorun varsa onun üzerine kadını göndermeli. Ve inanın bana bizden daha iyi çözerler. Afrika’da çok farklı millet, kültür ve inanç var ama hemen hepsinden kadına karşı haksız, yanlış önyargılar da var.’’  

Uganda’nın BM Daimi Temsilcisi Nduhuura da küresel dünya da sorunlara yalnız yerel çözümlerin yeterli olamadığını, olamayacağını ifade etti. Büyükelçi Nduhuura, yeni dünya düzeninde küresel olduğu kadar bölgesel işbirliklerinin ülkeler, milletler açısından elzem hale geldiğini dile getirdi. Afrika’nın kaynak zengini olduğunun altını çizen Büyükelçi, bunun da hem sorumluluk, hem de iyi yönetilemediği zaman sorunu da beraberinde getirdiğini söyledi. Kaynakların iyi yönetilmesinin de bölgesel işbirliği ile mümkün olacağına işaret eden Nduhuura, ‘‘Kıtamaızda barış ve zenginlik istiyorsak sürdürülebilir kalkıma ve işbirliği yapmamız şart. Dışarıdan birilerinin sorunumuza çözüm üretmesini beklemek gerçekci ve akılı bir yaklaşım değil.’’ dedi.

Panelin dinleyicileri arasında yer alan ve kısa bir konuşma yapan Güney Afrika’nın BM Daimi Temsilcisi Kingsley Mamabolo, geçtiğimiz aylarda hayatını kaybeden Nelson Mandela’nın birlikte yaşama idealine dikkat çekti. Farklılıkların zenginlik olduğunu savunan Mamabolo, önemli olanın Mandela gibi bu farklılıklardan yeni bir sinerji üretip barışa, kalkınmaya ve kültüre olumlu katkı yapabilmek olduğunu vurguladı.

Programa BM ve akademik çevreden yoğun ilgi olduğu görülürken konuşmaların ardından katılımcıların sorunları panelistler tarafından cevaplandı.