Gordon: Suriye’de Kürt otonomisine izin vermeyiz
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Philip Gordon, Suriye’nin kuzeyinde otonom bir yapıya karşı olduklarını belirterek, “Suriye parçalanmamalı.” dedi. Ülkenin geleceğinde bir Kürt özerk bölgesi görmediklerinin altını çizen Gordon, net konuştu: “Hem Suriye’deki Kürt gruplara hem de Türkiye’deki muhataplarımıza açık bir şekilde bir otonom ya da ayrılıkçı yapıyı desteklemediğimizi söyledik. Böyle bir girişim Suriye’yi kaygan bir zemine götürür.”
Temaslarda bulunmak üzere İstanbul’a gelen ABD’nin Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Philip Gordon, Washington’un Suriye konusunda Ankara ile benzer bir tutum ve tavır içinde olduğunu vurguladı. Bir grup gazeteciye konuşan Gordon, iki ülkenin Suriye konusunda yakın işbirliği halinde çalıştığını söyledi. Esed yönetimi altında ülkede istikrarın sağlanmasının mümkün olmadığının net bir şekilde görüldüğünü kaydeden Gordon, “Rejiminin gitmesi lazım. Bunun için de baskıyı artırmamız lazım. Esed gidince istikrarlı ve demokratik bir Suriye sağlamak için Türk devleti ile de yakında işbirliği içindeyiz.” dedi.
Suriye-Libya benzetmelerini doğru bulmadığını kaydeden Gordon, ABD’nin harekete geçmediği iddialarını da reddetti. Ciddi diplomatik çaba gösterdiklerini belirten Gordon, “Her konu farklı ele alınmalı. Kaddafi insanları öldürmek üzere harekete geçtiğinde, uluslararası camia NATO aracılığı ile ortak bir hareketa girişti. Ancak Libya’da yapılan askeri müdahale, her anlaşmazlıkta askeri güç kullanılacağı anlamına gelmez.” dedi. Gordon, Suriye’de politik bir geçiş süresinin esas alınması gerektiğini belirtti.
30 Haziran’da Cenevre’de Kofi Annan tarafından getirilen süreci desteklediklerini kaydeden Gordon, geçiş hükümetinde rejimden ve muhalefetten üzerinde ortak anlaşılacak isimlerin yer alması gerektiğine işaret etti. Annan planının da hâlâ masada olduğunu söyleyen Gordon, “Bu plan uygulanamadığı ve ateşkes sağlanamadığı için elbette rahatsızız. Ancak plan hâlâ masada ve tarafların bu kararlara uymasını bekliyoruz.” diye konuştu.
SURİYE’DE BÖLÜNMEYE KARŞIYIZ
Şam’da muhaliflerin Milli Güvenlik Kurulu toplantısına düzenledikleri suikast ile savunma bakanı ve önde gelen güvenlik görevlilerinin öldürülmesinden sonra rejim ordu birliklerini, ülkenin kuzeyindeki şehirlerden çekmişti. Ağırlıklı olarak Kürt nüfusun yaşadığı şehirlerde terörist PKK’ya yakınlığı ile bilinen grupların yönetime el koyduğu haberleri gelmişti. Başbakan Tayyip Erdoğan gelişmeler üzerine Türkiye’nin söz konusu oluşumlara izin vermeyeceğini net bir şekilde dile getirmişti. Bu konunun hatırlatılması üzere Gordon, Suriye içinde bölünmeye karşı olduklarını ifade etti. Suriyeli Kürtler dahil her gruba muhalefet içinde yer verilmesi gerektiğini vurgulayan Gordon, “Bununla birlikte Suriye’nin kuzeyinde otonom bir yapıya karşıyız. Hem Suriye’deki Kürt gruplarla hem de Türkiye’deki muhataplarımıza açık ve net bir şekilde bir otonom ya da ayrılıkçı yapıyı desteklemediğimizi söyledik. Böyle bir girişim Suriye’yi kaygan bir zemine götürür.” dedi. Gordon, terörizmle mücadele ve PKK konusunda Türkiye ile aynı yerde durduklarını söyledi. Gordon, terörist örgüt ile mücadeleye ABD’nin kuvvetli desteğini tekrarladı. Geçtiğimiz ay Suriye tarafından düşürülen ancak nasıl vurulduğuna dair detayların belli olmadığı Türk jeti hakkındaki bir soru üzerine Gordon, “Bu durumda olup bitenin ne olduğu konusunda yüzde 100 bilgi elde etmek zor. Ancak emin olduğumuz bir şey varsa o da, Suriye’nin Türk uçağını herhangi bir uyarı yapmadan düşürdüğü. Bu durum, Suriye rejiminin insan haklarına karşı tutumunun bir başka örneği.” dedi. Gordon, bu konuda Washington’un NATO müttefiki Türkiye ile dayanışma içinde olduklarını yineledi.
İran’ın nükleer silah çalışmaları konusunda diplomasi çağrısını tekrarlayan Gordon, “Bu konu diplomatik yollarla çözülmeli.” dedi. Tahran’ın uluslararası camiaya taahhütlerini yerine getirene kadar üzerindeki diplomatik ve mali ambargonun sürmesi gerektiğinin altını çizen Amerikalı diplomat, “Sonuçta konunun diplomasi ile çözüme kavuşması gerektiğini düşünüyoruz.” diye konuştu. Türkiye’nin nükleer konusunda çözüm için sarf ettiği çabaların takdire şayan olduğunu ifade eden Gordon, önceki gün İsrail’de yayınlanan gazetelerde çıkan “ABD’nin İran’a yapacağı saldırı hakkında İsrailli yetkilileri bilgilendirdiğine dair haberler” hakkında ise yorum yapmadı.
Türkiye’nin Heybeliada’daki Ruhban Okulu’nun açılması yönündeki çalışmaları desteklediklerini ifade eden Gordon, “Bu konudaki tavrımız uzun zamandan beri belli. Biz Heybeliada’daki okulun açılmasını savunuyoruz. Ben de uzun zamandan beri şahsen bu konuyu yakından izliyorum. Halen Türkiye’de okulun açılması konusunda önemli tartışmalar var. Heybeliada’nın yeniden açılmasını destekliyoruz.” diye konuştu. Ruhban Okulu’nu ziyaret eden Gordon, dün akşam Üsküdar Meydanı’ndaki İftar Çadırı’na konuk oldu.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment