Davutoğlu’na Washington’dan ”noktalı” cevap

Washington merkezli temel hak ve özgürlükler savunucusu Freedom House’un yıllık basın özgürlüğü raporunda Türkiye’nin küme düşürülmesini ‘algı operasyonu’ olarak yorumlayan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na ABD’den tepki geldi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf’a, Davutoğlu’nun iddia ettiği gibi Washington’da Türkiye aleyhine bir algı operasyonu olup olmadığı soruldu. “Kesinlikle hayır. Kesinlikle hayır, nokta.” cevabını veren Harf, “Türkiye’ye yönelik algı, bakış YouTube’a yapılan engellemenin durdurulması, Twitter’ın bloke edilmemesiyle değişir.” dedi.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, internete yönelik kısıtlamalara atıfta bulunarak “Asıl bu engellemeler başka yerlerdeki insanların, ‘Hey bakın, Türkiye’de basın özgürlüğü sandığımız kadar da iyi değilmiş’ diye düşünmelerine yol açıyor.” şeklinde konuştu. FH’nin raporunda yer alan öneri ve analizlerin bir bölümü ile aynı fikirde olduklarını belirten Harf, “Türkiye’de basın özgürlüğü konusundaki kaygılarımızı Türk yetkililere de ilettik. Sosyal medya sitelerinin açılması konusunda bunu yapmayı da sürdüreceğiz.” diye konuştu.

Kuruluşun geçtiğimiz hafta yayınlanan yıllık raporunda Türkiye, basının “kısmen özgür” olduğu ülkeler arasından alınarak basının “özgür olmadığı” ülkeler arasına dahil edilmişti. ABD’de de “milli güvenlik meselesi” gerekçesi kullanılarak yapılan uygulamalarla basın özgürlüğünün kötüye gittiğini belirten raporda ayrıca Türkiye basın özgürlüğünde Mısır’la birlikte en fazla gerileme yaşayan ikinci ülke olarak resmedilmiş, bu alanda sicili dünyada daha kötü olan tek ülkenin ise iç savaşın yaşandığı Orta Afrika Cumhuriyeti olduğu tespiti yer almıştı. FH’nin Avrupa katagorisine aldığı Türkiye, bu bölgede “basını özgür değil” derecesini alan tek ülke olmuştu.

FH Türkiye’ye puan kaybettiren uygulamalara örnek olarak hükümeti eleştiren yazılar kaleme aldıkları gerekçesiyle işten çıkarılan gazetecileri, hapis yatan basın mensuplarını ve toplumsal olaylarda haber yapmak isteyen muhabirlerin zaman zaman “direkt hedef” seçilmesini göstermişti. FH’nin analizine göre 2013 yılında dünya genelinde basın özgürlüğü son on senenin en kötü dönemini yaşadı.