Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’nun tahliyesinin riskli olması sebebiyle gerçekleştirilemediğini söyledi.
Bakan Davutoğlu, Musul’daki gelişmeler üzerine Birleşmiş Milletler’deki temaslarını iptal ederek Türkiye’ye hareket etti. Havaalanında gazetecilere bir açıklama yapan Davutoğlu, Irak Şam İslam Devleti’nin (IŞİD) kaçırdığı Türk vatandaşları ve görevlilerinin neden tahliye edilemediğini anlattı.
“TEMSİLCİLİKLERİMİZİN MEVCUDİYETİ ZARURETTİR”
Son yıllarda bütün Ortadoğu’da çok büyük güvenlik risklerinin yaşandığını hatırlatan Ahmet Davutoğlu, “Birçok yerde kamu düzeni ve devlet otoritesi büyük sarsıntı geçiriyor. Bu ülkelerde vatandaşlarımızın mevcudiyeti ve diplomatik temsilcilerimizin mevcudiyeti bir zarurettir. Geçmişte Libya’da da Lübnan’da da birçok riskli durumda gerek vatandaşlarımızı gerek diplomatik misyonumuzu suhuletli ve emniyetli bir şekilde tahliye etmiş ve gerçek anlamda bir kriz yönetimini hep uygulayagelmiştik.” dedi.
Türkiye’nin iki sınır komşusu olan Irak ve Suriye’de son iki yıldır çok ciddi bir güvenlik riski olduğunu dile getiren Davutoğlu, “Tabii güvenlik risklerine rağmen Türkiye, bu bölgenin en önemli ülkesi olarak hep alanda mevcudiyetini korumuştur. Diplomatik misyonlarımız hep açık kalmıştır, vazifelerini büyük bir dirayetle, cesaretle, vakarla yürütmüşlerdir.” ifadelerini kullandı.
“BAŞBAKANIMIZLA SON 4 GÜNDÜR ALARM HALİNDEYDİK”
“Musul’da son günlerde artan terör tehdidi ve güvenlik riski dolayısıyla yaklaşık 4 gündür neredeyse 24 saat sayın başbakanımız, bizler ve dışişleri mensupları olarak hepimiz tam bir alarm halindeydik.” diyen Davutoğlu, bu konudaki gelişmelerin tamamının kamuoyuna yansımadığını dile getirdi.
Bütün taraflar nezdinde gece gündüz çaba sarf ettiklerini vurgulayan Davutoğlu, “Musul bizim için Irak topraklarının bir parçası olarak da tarihi bağlarımız itibariyle de son derece önemli bir şehirdir. Musul halkının güvenliği ve esenliği Türkiye için esastır.” dedi.
“TAHLİYE TALİMATINI 2 GÜN ÖNCE GÖNDERDİK”
Irak’ta merkezî yönetim, Musul valisi, Irak Meclis Başkanı ve Kürt Bölgesi ile sürekli görüşmeler yaparken, ABD, BM ve İran cumhurbaşkanıyla da sürekli temas yürüttüklerini ifade eden Davutoğlu, şöyle devam etti: “Maalesef Irak güvenlik güçleri IŞİD terör örgütünün ilerlemesi karşısında Musul’u terk etmek durumunda kaldı. Bu gelişmeler esnasında başkonsolosumuz çok büyük bir vazife bilinciyle faaliyeti yürüttü. Biz riskler yükseldiğinde her zaman olduğu gibi tahliye talimatı gönderdik iki gün önce. Fakat tabii çalışmaların yoğunlaşması sebebiyle nihai tahliyenin güvenlik içinde yapılabilmesi kararını oradaki arkadaşlarımızın takdirine bıraktık. Çünkü Irak merkezi hükümeti de, yerel otoriteler de 48 görevlimizin güvenlik şartları temin edilmeden tahliyesinin dışarıda doğuracağı risk, içeride kalmaları riskinden daha yüksek olduğu bilgisini bize ilettiler.”
“KONVOYUN ÇIKARILMASI RİSKLİYDİ”
“Aralarında aile mensuplarının da olduğu böylesine hassas bir konvoyu bulundukları yerden çıkarmak daha büyük bir risk ifade ediyordu.” diyen Davutoğlu, “Bu anlamda gerekli her türlü tedbirler alınmıştır. Bugün yaşadığımız vahim olay dolayısıyla da gerek diplomatik temsilciliğimizi korumakla yükümlü Iraklı yetkililere, gerek yerel otoritelere, gerekse bugün burada New York’ta görüştüğüm BM Genel Sekreteri’ne ve ABD dışişleri bakanıyla da bunları çok açık bir şekilde görüştük.” dedi.
Musul’un herhangi bir Irak şehri gibi güvenlik konusunda belli teminatların sağlanması gereken bir şehir olduğunu ifade eden Davutoğlu, şöyle devam etti: “Oradaki diplomatik misyonumuzun güvenliği her şeyden önce Irak devletinin sorumluluğudur ve o devletin devlet olma gereğinin de bir parçasıdır. Önemli olan burada vatandaşlarımızın, diplomatlarımızın ve bütün görevlilerimizin salimen ülkeye getirilmesidir. Türkiye ilk defa böyle bir krizler karşılaşmıyor. Daha önce birçok kriz anında nasıl etkin bir kriz yönetimiyle vatandaşlarımızı ülkemize getirdiğimize herkes şahittir. Kimsenin bu anlamda, gereğinin yapıldığı konusunda şüphesinin olmaması icap eder.”
“MUSUL HALKINA GÜVEN VERMEK İÇİN…”
Bakan Davutoğlu, şunları söyledi: “Musul şehrinin tarihi önemi dolayısıyla da Musul halkına güven vermemiz açısından başkonsolosluğumuzu faaliyetlerinin devamı ama bir taraftan da güvenliğin sağlanması anlamında da gerekli görüldüğü anda tahliye edilmek üzere gerekli çalışmalar da yapılmıştı.”
İRTİBAT HİÇ KOPMADI
Rehin alınan vatandaşlarla ilgili temasın sürekli devam ettiğini belirten Davutoğlu, “Görevlilerimizin durumlarıyla ilgili temas kesikliği olduğu an olmadı. İlk andan itibaren yakından takip ettik. Bu takibi şimdi de sürdürüyoruz. Önemli olan bu tür durumlarda paniğe kapılmadan vatandaşlarımızın ve görevlilerimizin güvenliklerini esas alarak bir yol haritası çizmek. İlk ve acil konu bizim için bu görevlilerimizin bir an önce ülkeye salimen dönmeleridir.” dedi.
DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Konuyla ilgili yapılan yorumları saygıyla karşıladığını ifade eden Davutoğlu, şunları ekledi: “Milletlerin tarihinde bazı hususlar bütün kaygıların önüne geçer. Bugün hepimizin, oradaki vatandaşlarımız ve görevlilerimiz için dayanışma içinde olmamız günüdür. Onların buraya salimen gelmesi herhangi bir şekilde bir inisiyatif geliştirmekten daha önemlidir.”
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment