Çirkin filmin arkasında tartışmalı isimler var
Dünya kamuoyu, Ortadoğu’yu yangın yerine çeviren nefret filminin arkasında gerçekte kimin olduğunu tartışıyor. Bunun resmi cevabını verebilecek tek yasal otorite olan Los Angeles idari bölge yönetimi ise bilgiyi gizleme kararı aldı.
Bölgedeki yerel yasalara göre çekilen her film için yerel yönetime resmen başvurup izin almak şartı bulunuyor. Ancak başvuruyu yapanların ‘güvenlik’ nedeniyle açıklanmayacağı belirtildi. Amerikan medyasının telefon numaralarını takip ederek ulaştığı Nakoula Basseley Nakoula adlı 55 yaşındaki bir kişi şu ana kadar filmin yapımında gözüken tek kişi. Başka insanların kimlik bilgilerini çalarak bankaları dolandırmaktan hapis cezası alan Nakoula’nın polis kayıtlarına göre 1997 yılında “methamphetamine” adlı uyuşturucuyu imal ettiği için 1 yıl ceza aldığı da ortaya çıktı.
Amerikan medyası ise filmin resmi izninin “İsa’nın Medyası” adlı tutucu bir dernek adına verildiğini iddia ediyor. Dernek, filmin arkasında olduğunu reddediyor. Filme danışmanlık yaptığını kabul eden İslam karşıtı ırkçı fanatik Steve Klein de, Atlantic dergisine yaptığı açıklamada filmin arkasındaki kişilerin “çoğunluğunun Evanjelik Hıristiyan” olduğunu söyledi. Klein, filmin gerçekleşmesinde kritik rol alan 15 kişi arasında Suriye, Irak, Türkiye, Pakistan, İran’dan kişilerle birkaç da Kıpti’nin bulunduğunu iddia etti.
Filmle irtibatlı gözüken Morris Sadek adlı Mısırlı ise filmi Arapçaya çeviren, sosyal medyada Arap kamuoyunun dikkatini filme çekmek için mesajlar yayınlayan ve linkleri Mısırlı gazetecilere gönderen kişi. Fordham Üniversitesi teoloji profesörü Hussein Rashid yaptığı açıklamada, filmin arkasındaki isimlerin farklı etnik ve inanç kökenlerinden gelseler bile şu anda Evanjelik Hıristiyanlığın aşırı bir yorumuna mensup oldukları görüntüsü olduğunu ifade ederek, “Bu insanlar, kıyameti erkene çekmek için bir çatışma çıkarma umuduyla bu projeyi gerçekleştiriyor. Bu çatışmanın Müslümanlar ile Yahudiler arasında ya da Müslümanlar ile Hıristiyanlar arasında olması onlar için fark etmiyor.” dedi.
Bu çevrelerin, İslam karşıtı uluslararası bir kampanya başlatmış İslamofobi çetesi ile bağları olduğunu kaydeden Raşid, İslamofobi çetesinin, Müslüman karşıtı aşırı sözleri Batı kamuoyunda günlük konuşmalarda rahatlıkla söylenebilir hale getirmek için aşamalı şekilde bir kampanya içinde olduğunu söyledi.
Ortadoğu konusunda uzman Michigan Üniversitesi profesörü Juan Cole, kendi blogunda yayınladığı analizinde, “Bu projeye karışan kişilerin Amerikan tarzı fundamentalizmine geçmiş kişiler olduğunu tahmin ediyorum.” dedi. Cole, Pamela Geller, David Horowitz ve Daniel Pipes gibi bir grup Amerikalı Yahudi fanatiğin de aslında anti-semitik de olan bu fanatizme İslam’a karşı ittifak için yakın durduklarına dikkat çekti. Cole, Mısır ve Libya’daki şiddet olaylarını ise, “artık tarihin çöplüğüne gitmek üzere olan bazı radikal oluşumların hayatta kalma çabası” olarak niteledi ve filmin bu tür aşırı örgütlere can simidi haline geldiğine işaret etti. Cole, “Kısacası, her din mensupları içindeki fanatikleri besleyen hikâyesi bile belli olmayan düzmece bir film var ortalıkta.” yorumunda bulundu.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment