Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye’de uygulanan Twitter ve YouTube yasaklarından dolayı kaygılı olduğunu açıkladı. BM adına bir grup bağımsız uzman, önce Twitter ardından da YouTube’un seçimlerden önce erişime kapatılmasından dolayı ‘‘ciddi endişe içindeyiz’’ açıklamasında bulundu.
BM uzmanları adına görüşlerini açıklayan Frank La Rue, ‘‘Modern demokratik toplumların merkezi bir ayağı olan düşünce ve ifade özgürlüğü bir haktır’’ hatırlatmasında bulundu. Özel Raportör La Rue, “YouTube ve Twitter’a erişimin engellemesi tamamen haksız ve temel hakların kısıtlanmasıdır. Hele mahkemenin Twitter yasağına dair yürütmeyi durdurma kararına karşın devam etmesi büyük sürpriz oldu’’ ifadelerini kullandı.
BM’nin Cenevre merkezinden yapılan yazılı açıklama ile Türkiye’ye Twitter ve YouTube yasağı konusunda eleştirilerini açıklayan La Rue, ‘‘Ulusal güvenlik konuları ve endişeleri meşru olabilir. Ancak bilgi alma, ulaşma, verme gibi özgürlüklerin sınırlandırılmasında güdülen amaç ve gereklilik orantılı olmalıdır’’ dedi.
Kamu ya da siyasi konularda bireylerin seçilmişler ya da adaylar hakkında bilgi edinmeleri konusunda uluslararası standartların açık ve net olduğunun altını çizen La Rue, ‘‘Bilgi ve fikirlerin serbest iletişimi, dolaşımı şarttır’’ şeklinde konuştu.
Seçimlerden önce sansür, kısıtlama olmadan konular üzerinde basının hür ve özgürce tartışabilmesi gerektiğini savunan La Rue, medyanın bu bağlamda özgür olmasının şart olduğunu ifade etti. Özel Rapörter ayrıca halkın bilgiye erişmesinin bir hak olduğunun da altını çizdi.
YASAK GÖSTERİ-TOPLANMA HAKKINA CİDDİ BİR DARBEDİR
La Rue dışında açıklamada BM Özel Rapörterü Maina Kiai de bir değerlendirmede bulundu. Kiai, Twitter, YouTube’a erişimin engelnemesi ile insanların seçim öncesinde barışçıl toplanma ve gösteri haklarının ihlal edildiğine dikkat çekerek, ‘‘Bu yasak insanların sosyal medya üzerinden mobilize olma, barışçıl bir şekilde toplanma-gösteri haklarına karşın vurulmuş ciddi bir darbedir’’ dedi.
Kiai, YouTube ile Twitter yasağının uygulanmasıyla ‘‘Seçim sürecinin meşruiyetini zayıflatılmakta, bireylerin medeni ve siyasi hakları konusundaki garantiler hakkında da soru işareti oluşturmaktadır’’ diye tepki gösterdi.
BM İnsan Hakları Konseyi’ne bağlı olan bağımsız uzmanlar bu Konsey’e geerktiğinde dünyanın her yerinden aldıkları duyumları veya tematik konular üzerine yaptığı araştırmalar sonunda rapor hazırlar ya da izlenecek yol haritasını oluştururlar.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment