BM Genel Sekreteri Ban: Filistin’in UCM’e katılım hakkı vardır

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Filistin’in Uluslararası Ceza Mahkemesine (UCM) katılım hakkı olduğunu söyledi.

BM Genel Sekreteri Ban, Filistin’in Birleşmiş Milletler’de gözlemci devlet statüsünde olduğunu hatırlatarak, “UCM’ye ve diğer uluslararası sözleşme ve anlaşmalara katılım kararı tamamen kendilerine ait bir karar. Bu da onların hakkıdır” dedi.

Filistin’in UCM’ye başvuru için gerekli prosüdürleri yerine getirdiğini hatırlatan Ban, üyeliğin de 1 Nisan’da gerçekleşeceğine dair açıklamanın da yapıldığını söyledi.

Ban, Filistin ile İsrail arasında sürdürülen barış görüşmelerinin UCM’ye katılım ile bir ilişkisi olmadığını, bu iki durumun birbirinden ayırt edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Ban, “Ben hem Filistin hem de İsrailli yetkilileri uyarıyorum, Filistinliler ve İsrailli yetkililer tam işbirliği içinde kendilerini bekleyen tüm konuları, köklü sorunları oturup ele almalılar. Böyle yapmazlarsa, son altı yıl içinde zaten üç kez yaşanan trajik çatışmaların tekrar olmayacağının garantisi yok.” dedi.

Önceki gün Beyaz Saray, Filistin devletinin UCM’ye üye olabilme hakkı olmadığını açıklamıştı.

BAN: PARİS’TEKİ TERÖR SALDIRISI İNSANLIĞIN ORTAK DEĞERLERİNE YAPILMIŞTIR

Ban, BM Genel Kurul’una 2015 yılında BM’nin ajandasında bulunan yıllık eylem planı hakkında bilgi verdikten sonra gazetecilere açıklamada bulundu.  Paris’te düzenlenen terör saldırısına da değinen Ban, yaşanan korkunç saldırıya nefretle karşılık verilmemesi gerektiğinin altını çizdi. Ban, “Hoşgörü ve tolerans konuları için özelllikle birşeyler söylemek istiyorum. Dünyanın birçok yerinde terörizm, aşırıcılık ve tarafgirlik nedenlerinden dolayı toplumlar arasında ve içinde gerginlikler ve vahşet yaşanmakta. Bundan dolayı endişe duyuyorum.” dedi.

Terör saldırısını şiddetle kınadığını hatırlatan Ban daha sonra şöyle devma etti; “21. yüzyılda karşılaştığımız bu sorunlar için tüm insanlık bir aile olduğu bilinci ile hareket etmeli. Terör, bu yüzyılda karşı karşıya olduğumuz büyük bir sınavdır. Hepimiz Paris’te yaşanan aşağılık saldırı esnasında gördüğümüz görüntüler nedeniyle derinden üzüldük. O görüntüler içinde en vahim olanı da kaldırımda yatan Fransız polisine karşı yapılan acımasız korkunç eylem oldu. Şimdi polisin adını biliyoruz. Onun ismi Ahmed Merabet idi. Yani Müslüman biriydi. Hepimizin birlikte görmesi gerek birşey var; bu asla bir din savaşı değil, dini yayma amacı da değil. Bu insanlığın ortak değerlerine karşı yapılmış dehşet verici ve tasarlanmış bir saldırı. Bu saldırıya nefretle cevap vermek sadece şiddetti katlar. Teröristlerin de amacı bu. Bizler bu tuzağa düşmemeliyiz.”

Teröre karşı herkesi sağduyulu olmaya çağıran Ban, “Bizlerin, evrensel insan haklarına ve temel özgürlüklere uyum içinde, barış içinde, saygı içinde ve bir arada yaşamak için bir yol bulmamamız gerekmekte.” dedi.

Konuşmasında Nijerya’da Boko Haram’ın yol açtığı şiddet olaylarına da değinen BM Genel Sekreteri Ban, yaşanan çatışmalar nedeniyle kadın ve çocukların kaçırılmasının yanı sıra kilise ve camilerin yıkıldığını dile getirdi. Nijerya’da yaşanan şiddet olaylarının bölgedeki diğer ülkeleri de olumsuz etkilediğini anımsatan Ban, “Boko Haram, şiddet ve öldürme eylemlerine Hıristiyan, Müslüman ayrımı yapmadan devam ediyor. Boko Haram liderine sesleniyorum; onca insanın yaşamına son vermeyi durdurmalı, kaçırdıkları öğrenci kızları ve diğerlerini derhal serbest bırakmalılar. Uluslararası toplum  insan haklarının ihlal edilmesine daha fazla göz yumamaz.” dedi.