Almanya’da ‘Beyaz Sandalye’ ile adalet çağrısı: Türkiye’deki siyasi tutuklulara özgürlük!

Almanya’da ‘Beyaz Sandalye’ ile adalet çağrısı: Türkiye’deki siyasi tutuklulara özgürlük!

 Initiative für Flüchtlinge Augsburg (Mülteciler İçin İnisiyatifi-IFFA), Human Rights Defenders (İnsan Hakları Savunucuları-HRD) ve Bürgerinitiative für Menschenwürde (İnsan Onuru İnisiyatifi-BiM), Münih’te ‘Beyaz Sandalye’ eylemi düzenledi.

IFFA ve diğer sivil toplum örgütleri adına yapılan basın açıklamasında, “Türkiye’deki tüm siyasi tutuklulara özgürlük ve adalet istiyoruz. Türkiye’deki herkes için hukuk ve adalet istiyoruz” denildi

Türkiye’deki tüm mağdurların sesini duyurmak için 100’lerce kişinin bir araya geldiği programda, cezaevlerinde hayatını kaybeden Mustafa Kabakçıoglu, Mustafa Avıalan, Halime Gülsu, Nesrin Gençosman, Ali Boçnak, Muzaffer Özcengiz anıldı. Protesto gösterisinde Nice ve Avignon kentlerindeki terör saldırıları da kınandı.

STK’ların basın açıklamasında şunlar kaydedildi:

“Bürgeriniative für Menschenwürde, Iniative für Flüchtlinge Augsburg (Mülteci Inisiyatifi) ve Human Rights Defenders e.V., dernekleri olarak, bugün burada, Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin zulmünü duyurmak için, bu ülkedeki ciddi insan hakları ihlallerine dikkat çekmek, bu haksızlıklara karşı çıktığımızı ifade etmek, ve dur demek için toplandık.

Mustafa Kabakçıoğlu, Mustafa Avıalan, Halime Gülsu, Nesrin Gençosman, Ali Boçnak, Muzaffer Özcengiz, ciddi şekilde hasta olan ve uygun şekilde tedavi edilmeyen ve hapishanelerde ölüme terk edilen insanların sadece bir kısmı. 2016’dan sonra 100’den fazla ağır hasta, hapishanelerde öldü.

DEVLET ÇETELER TARAFINDAN YÖNETİLİYOR

Son 10 yılda AKP hükümeti yavaş yavaş hukukun üstünlüğünü kaldırdı ve her geçen gün insan hakları ihlallerinin yeni bir boyutunu görüyoruz. Devlet, başka çeteler tarafından yönetilen ve cezasızlıktan zevk alan bir yoz çetesi tarafından yönetiliyor. Mahkemeler kanun ve anayasayla karar vermiyor, kararlarını Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belirlediği yönergelere göre veriyor.

Bu nedenle bugün Münih’ten Erdoğan hükümetinin bu yasadışı eylemlerinin sona ermesi gerektiğini haykırıyoruz.

Keyfi tutuklamaların derhal sona ermesini ve tüm ağır hasta tutukluların salıverilmesini ve uygun muameleye tabi tutulmasını talep ediyoruz ki bu da Erdoğan’ın keyfiliği değil, kanun tarafından da teşvik edilmektedir.

Burada Türk devletine değil, masum insanları hapsetmek için tüm devlet aygıtlarını keyfi olarak kendi çıkarına kullanan Erdoğan hükümetine karşı açıklamalarda bulunduğumuzu burada tekrar açıkça söylemek istiyoruz.

Bu nedenle Türk hükümetine, anneleriyle birlikte 780 bebeği ve küçük çocuğu hapishanelerden derhal serbest bırakmaya çağırıyoruz.

HERKES İÇİN ADALET İSTİYORUZ

Yüzlerce Gazeteci, özgür düşünenler, muhalif siyasetçiler ve toplumun önde gelen kişileri olan Osman Kavala, Selahattin Demirtaş, Ahmet Altan, Müyesser Yıldız, Büşra İnan, İlhan İşbilen, Adem Erdoğdu, Hatice Öğüt, Ramazan Sarıkaya, Sevgi Sezer, Ali Ünal ve yüzlercesi, derhal serbest bırakılmalıdır.

Türkiye’deki tüm siyasi tutuklulara özgürlük ve adalet istiyoruz. Türkiye’deki herkes için hukuk ve adalet istiyoruz.

Bugün burada hala bahsetmek ve ifade etmek istediğimiz şey, Nice ve Avigon’daki korkunç saldırıyı hepimizin büyük bir dehşetle deneyimlediğimizi ve mümkün olan en güçlü şekilde kınadığımızı. Herkes, hangi dine ait olursa olsun, herkes kendi dinini yaşayabilir ve yaşayabilmelidir.

Bu saldırı ve benzeri saldırılar her zaman özgür ve demokratik toplumumuza yöneliktir ve toplumu bölmeyi hedefler. Her türlü terörizme ve nefrete karşı birlik göstermek istediğimiz yer burasıdır.

Sadece birlikte güçlüyüz!”