“İslam mutluluktur!”
Katolik Üniversitesi’nde yapacağım islam sunumuna hazırlanıyorum. Beyin haritası, yakın ve uzak algılar üzerine çalışıyorum. Birden fazla duyuya hitap etmek için sözlerimi resimlerle güçlendiriyorum. Aslında ben kitaplardaki boşluklara resim defteri muamelesi yapan biriyim, yani okuduğumu hemen yanına çizerim. Yoksa yeterince anlayamam, hatta kütüphane kitaplarını çizemediğim için okurken çok zorlanıyorum. Başkalarını da kendim gibi düşünüp anlatacaklarımın mantığını görsele dökmeğe karar verdim.
Şöyle ki; bir resim düşünün şimdi, sınav sırasında kalemi ağzında endişeli bir öğrenci, hemen yanında tenefüse çıkmış çocukların omuz omuza sarılıp gülüşmesi. Ardından başını iki elinin arasına almış hüzünlü bir insan, bir de hemen yanında yeşillikte bağdaş kurmuş gözlerini kapamış, başını yukarı kaldırmış tebessümlü bir yüz. Bu resimlerin konuyla bağlantısı şu;“Hayat bir sınav,“namaz” ise bir nevi hayat dersinden tenefüse çıkmaktır ve yaşadığımız sıkıntılardan boğulunca, derin bir nefes almaktır.”
Bir resim daha düşünün yine, yağlı boya tablosundaki karışık renkler üzerinde bir insan sanki içindeki dağa tırmanıyor gibi. Onun hemen yanında da hedefe ulaşmış tek yumruğu havada bir insan “kendimi kontrol etmeyi başardım” der gibi. İnsana “başarma”duygusunu tattıran adeta patronun kim olduğunu nefsine ispatlama fırsatı veren o muhteşem ayın kıymetlisi “oruç.” Daha bitmedi, örtü ve mücevher kutusu, anne ve cennet benzetmeleri de sunumun önemli parçalarıydı.
“Bana değişik birşey söyle!”bakışı vardır bende. Sizde de öyle mi? Adeta avını bekleyen avcı gibi beklerim konuşmacıyı. Farklı güzel kelimeler yakaladım mı da hiç affetmem, hemen onları içimden tekrarlarım, yazarım, söylerim. Özetle ben bir “güzel kelime avcısı”yım!
Konuyu çok dağıtmadan sadede geleyim“İslam mutluluktur”başlığını avladım Hamza Yusuf imzalı bir konuşmadan.” Eğer bir din sizi mutlu ediyorsa O Allah’ın dinidir, eğer mutlu etmiyorsa o başka birşeydir” İşte damar burasıydı. Yakladığım yer, mutluluk ve haz arayışında hayatını tüketmiş olan Amerikan gençliğinin ilacı olabilirdi.
Profesör Bryan bugünü yazacağımı tahmin etmiş olmalı ki, sınıfa “önce ve sonra” testi yaptı. Sunumdan önce öğrencilere“islam hakkında bildiğiniz üç şeyi yazın ”sunumdan sonra da “sizi etkileyen üç şeyi yazın” dedi. Ben de onları sizin için topladım.
Sunumdan önce:
-İnsanlar, O’nun adına öldürdüklerini söylüyorlar buna ne diyorsunuz’?
-9/11 dan sonra Amerika’da yaşadığınız kötü bir olay oldu mu?
-İnsanlar, neden islami yanlış anlıyor ve karıştırıyorlar?
Sunumdan sonra:
-İslam sevgi, barış, mutluluk, pozitifliktir.
-Hayatımdaki insanlar sanki ikili oynuyorlar, kilisede başka normal hayatta başka davranıyor. İslamda “tek bir doğruda var kılınmak güzel.”
-Bütün pozitif sözler islamla ilişkili, bütün negatif sözler de islamdan uzaktır.
-Bir insanı öldürmek bütün insanlığı öldürmek gibidir ve bir müslüman asla terörist olamaz.
-Kadınların ve özellikle “anneliğin”islamda kıymetli oluşu çok güzel.
-Ramazan ayı beni etkiledi ötekini anlamak ve kendini kontrol edebilmek güzel şey.
-İslamda örtü şeref olarak değerlendiriliyor bu harika.
-Yahudilik ve islamın birbirine yakın kelimeleri var bunu hiç bilmiyordum.
-Belki de müslüman biriyle evlenmeliyim!
Günün noktasını yanıma gelip bana sarılan zenci bir kız koydu:
“Dikkatimi çekti, anlatırken sürekli gülümsüyorsun çünkü mutlusun, öyleyse bu O’nun dini, yani “islam mutluluktur.”
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment