Neden ‘home visit’?
‘Home visit’, hani bizim dilimizde ‘veli ziyareti’ olarak tanımlayabileceğimiz durum, öğretmen ile ebeveyn arasındaki bağlantıyı kuvvetlendirmek açısından önemli ve önceliklidir bazı durumlarda. Öğretmen-veli ilişkisi ne kadar güçlü olursa öğrenciyi anlamak o kadar kolaylaşır öğretmen için.
Amerika şartlarında ‘home visit’ denilince biraz mesâfeli yaklaşıyor insan. Yaklaşmalı mı peki? Temkinli olmakla beraber üzerine gidilmesi gereken bir konu aslında. İlk adımda insanı çok zora sokan, ama engelleri ortadan kaldırdıktan sonra insana ‘çok da zor değilmiş’ dedirten ve hayatî deneyimleri biz öğretmenlerin önüne seren ayrıcalıklı bir durum. Nedenleri de net ve çok açık: ‘Öğrencinin tutumunun ardında yatan faktörleri anlamak.’
Amerika’da ‘okul’ dediğimizde, özellikle ilk-orta-lise çağı söz konusu olduğunda, ilk akla gelen neredeyse ‘Classroom management’dir. Çünkü bu noktada başarılı değilseniz ya da değilsek ne kadar bilgili olursak olalım öğrenciye hiçbir bilgiyi aktarmamız mümkün değil. Önce sınıfı kontrol altına alacak, ondan sonra bilgi aktarımı noktasında ilerleme kaydedeceksiniz. Ne kadar çok kitap yazılmış sırf bu konu üzerine hayret! Ne kadar çok çalışma yapılmış, araştırma konmuş ortaya. Vardır nedenleri elbet. Ben bütün bu yazılmışlara ek olarak, sınıf kontrolü noktasında öğretmen-ebeveyn-öğrenci üçlüsünün aktif olarak beraber gayret göstermesi gerektiğini eklemek istiyorum. Bu da sanıyorum daha çok ‘home visit’ ayrıntısının ehemmiyetini ortaya koyuyor öğrencinin sınıf içi durumunun anlaşılabilmesi, çözülebilmesi ya da bu konuda olumlu yönde bir gelişme elde edilebilmesi açısından. Tanımadığınız öğrenciye elinizi her uzattığınızda geri çevrileceksiniz.
Amerika’da ailelerin ‘home visit’e alışkın olduklarını söyleyemem. Kültür olarak, çocuklarının öğretmeni bile olsa gelen, ev ziyaretine çok da açık baktıkları söylenemez. Telefon edip ‘bir görüşme ayarlamak istiyoruz, hangi gün uygundur?’ sorusunu sorarken dahi içinizde derin bir tereddüt, sesinizde hissedilir bir titreme duyabiliyorsunuz. Alışkın olmadıkları bir şeyi onlardan istemek size de zor geliyorsa da, ‘School policy’ diyerek havayı yumuşatmaya ve uygun bir günün uygun bir zamanını ayarlamaya gayret ediyorsunuz. Çoğu zaman işlemiyor, doğrudan reddediliyor ya da okulda görüşme ayarlanmasının mantıklı olduğu karşılığını alıyorsunuz. Okulda görüşme, çocuğun yaşadığı ortamda görüşmek gibi olmuyor tabiî. Bir öğretmen olarak bunun farkındasınız ve “okul görüşmesi de ayarlanacak, ancak biz ‘home visit’ de yapmak istiyoruz” ısrarı ile bazı kapıları aralayabilecek, ama bazı kapıları üç kere çalmaktan öteye gidemeyeceksiniz. Çoğu ziyaretler size öğrencinizin neden hırçın veya konuşkan veya suskun veya isteksiz veya düzensiz veya uykulu veya saldırgan veya başarısız veya bakımsız vs. olduğunu gösterecek önemli ip uçları taşıyacak ve siz ona göre öğrenciye olan tutumunuzda düzenlemelere gideceksiniz.
Neden ‘Home visit’ bahsini açtığım noktasına gelince. Son iki gün içinde yirmiye yakın ‘home visit’ yaptım. Her birisi ayrı ayrı üzerimde çok değişik, çok başka etkiler bıraktı. Onlarca telefon görüşmesinin sonunda çoğundan ‘hayır’ karşılığını aldım. Ebeveyn gözüyle baktığımda şu soru çıkıyor karşıma: “Bir öğretmen neden bizi evimizde ziyaret etmek ister?” Hiç de yaygın bir durum olmayınca okullar çapında, hem de henüz okul sezonunu açmamış, ilk okul gününe günler kala, okul öğretmenlerinin velilerle görüşmeyi talep etmeleri bir yere oturtulamayacak bir durum gibi görünse de, yeni velilerimize okul olarak kocaman bir aile olduğumuzu göstermenin de bir başka yolu bir anlamda. Güven telkin etmek, sadece öğrenciyi değil, öğrenciyle beraber aileyi de kucaklamak. Ne zaman bunu söylesem bazı evlerde bulunan nineler ve dedeler, “bizi de almaz mısınız okulunuza?” sorusunu soruyorlar yarı şaka yarı ciddi. Gülüşüyoruz hep beraber, ama bu sorunun ardında kocaman cümleler gizli aslında kimsenin dile getirmediği.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment