Pamuk: “Avrupalılar daha çok, bir sorun olarak algıladıkları için İslamiyet ile ilgileniyor”

Nobel Edebiyat Ödüllü yazar Orhan Pamuk, Avrupalıların, sorun olarak algıladıkları için İslamiyet ile çok fazla ilgilendiklerini söyledi.
        
Pamuk, Alman “Der Tagesspiegel” gazetesine verdiği röportajda, dünyada yaşayan yaklaşık 6 milyar insanın, romanlarında yazdığı gibi geleneklerine bağlı olmakla modernleşme arasında bocaladığını, Hindistan, Çin Halk Cumhuriyeti ve Kore’de de insanların romanlarını bu bakış açısından değerlendirdiğini belirterek, “Buna karşılık Avrupalılar daha çok, bir sorun olarak algıladıkları İslamiyet ile ilgileniyor” dedi.
    
Dünya ülkelerinin günümüzde Türkiye ile daha çok ilgilenmeye başladığını, bunun kısmen İslamiyet korkusuyla da bağlantılı olduğunu ifade eden Pamuk, Batılı ülkelerde komünizmden korkulduğu dönemlerde da Latin Amerika ülkeleri hakkında çok şey okunduğunu kaydetti.
    
AK Parti’nin Türkiye’yi ileriye götürmesi konusunda ne düşündüğünün sorulması üzerine de Pamuk, “İnsanların seçiminden korkmayın. Demokrasi, insanların özgürlüğü ve ve onların kararlarına saygı duymak demektir. Seçim, dindar partiler yönünde olsa da. O zaman orduyla ya da Amerikan bombalarıyla müdahale edilmemeli. Eğer Türkiye bunun için bir model oluşturuyorsa, o zaman bundan mutluluk duyarım. Ama denirse ki Batılı değerler ve kurallar umurumuzda değil, biz yeni bir demokrasi ve modernlik yaratacağız, o zaman bu beni şüpheye düşürüyor. Yeni kurallar, çoğu zaman yeni kılıflı eski ve otoriter fikirlerden oluşuyor” dedi.
    
Arap ülkelerindeki değişim konusunda ne düşündüğünün sorulması üzerine de Pamuk, Tunus’taki ve Mısır’daki gelişmeleri izlediğinde başlangıçta çok duygulandığını ve Batılı ülkelerin bu değişime sevinmelerinden dolayı büyük mutluluk duyduğunu ifade ederek, öte yandan, bu ülkelerdeki ordunun mevcudiyetinin hala bir sorun olduğuna inandığını, bunun kötü örneklerinin Mısır’da görüldüğünü kaydetti.
    
Pamuk ayrıca, İstanbul’daki Masumiyet Müzesinin açılmasından dolayı da büyük mutluluk duyduğunu, ancak müzenin hazırlık aşamasında büyük zorluklarla karşılaştığını ve çok yorulduğunu sözlerine ekledi.