‘Türkiye, İran ve Esed rejimiyle savaşa çekilebilir’
Washington’da düşünce kuruluşu Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nce (CSIS) yayınlanan yeni bir raporda Türkiye’nin Esed rejimi ve İran’la “istem dışı” bir savaşa çekilme ihtimalinden bahsedildi.
Bundan kaçınmak için ABD’nin Suriye muhalefetine yardımı genişletmesi ve Türkiye, Avrupa Birliği, Rusya ve İran’ı da içine alacak “yeni bir diplomatik teşebbüs” içine girmesi salık verildi.
CSIS uzmanlarından Bülent Alirıza, Jon Alterman ve Andrew Kuchins imzalı rapor, İran, Rusya ve Türkiye arasındaki karmaşık ilişkiler sistemini olumlu ve olumsuz yönleriyle masaya yatıran 18 aylık bir araştırma projesinin ön özeti mahiyetini taşıyor. Uzmanlar, Türkiye, İran ve Rusya üçgenini incelemelerinin temel gerekçesi olarak, Doğu Akdeniz, Kafkasya ve Orta Asya’da bölgesel dinamiklerin yüzyıllardır bu ülkelerce şekillendirildiğine işaret ediyor.
Raporda İran ile Türkiye’nin aralarındaki rekabeti barışçıl kılmak için ortak fayda sağlayan ekonomik ve enerji bağlarını kullandığı, ancak Arap Baharı, Suriye ve Irak’taki “keskin görüş ayrılıkları” nedeniyle ilişkilerin “patlamaya hazır” bir safhaya geldiği ifade edildi. Araştırma projesinin direktörü Stephen Flanagan, iki ülkenin hâlihazırda Suriye’de ‘proxy’ (dolaylı) savaşı yaptığını söyledi.
‘İRAN ÖNCE PERS, SONRA Şİİ’
Jon Alterman, raporun tanıtımı için çarşamba günü CSIS’ta düzenlenen panelde, “Bir İslam Cumhuriyeti’nin en yakın müttefikinin Hıristiyan Ermenistan olması çok çarpıcıdır.” yorumunu yaptı. Alterman, İran’ın Şiiliği benimsemesinin çok öncesinden Pers olduğunu hatırlatırken, Tahran’ın bölgede mezhepçiliği muayyen bir dini doktrini yaymaktan ziyade, devlete çıkar sağlama araçlarından biri olarak kullandığını öne sürdü.
CSIS raporunda, 2010’da ilan edilen “stratejik ortaklığa” rağmen “ortak siyasi gündemi olmayan” ve “örtüşenden çok ayrışan” çıkarları bulunan Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkinin “stratejikten çok, taktiksel” olduğu belirtildi. Rusya’nın İran’ı Orta Asya ve Kafkaslar’da ABD ve Türk etkisini dengelemede “potansiyel ortak” gördüğü kaydedildi. Bazı Rusların Kafkaslar, Kırım ve Orta Asya’da Çerkez ve diğer Müslüman topluluklara yönelik “Türk kültürel, dini ve eğitim faaliyetleri”nin zaman içinde Rusya ve komşularında “radikal İslamcı” hareketleri besleyeceğinden korktuğu bildirildi.
SURİYE İÇİN BATI’YA KİMYASAL TEPKİ
Suriye Ulusal Koalisyonu Başkanı Muaz el-Hatib, Esed rejiminin halka karşı kimyasal silah kullandığına dikkat çekerek daha önce buna izin vermeyeceğini söyleyen Batı ülkelerine tepki gösterdi. Ankara’da bir panelde konuşan Hatib, Batı dünyasının sadece konuştuğunu; ancak herhangi bir icraatta bulunmayarak kendilerini kandırdığına işaret etti. Muhalif lider, Esed rejimine her türlü desteği veren Tahran’a da tepki göstererek “Suriye, İran’a boyun eğmez.” dedi. Rejimin muhalifleri mezhep savaşı çıkarmakla suçladığını ancak asıl mezhep ayrımcılığını Esed’in yaptığını anlatan Hatib, buna Lübnan’ı örnek gösterdi. Hatib, Nusayrilerin muhaliflerin intikam alacağı korkusunu yaşadığını; ancak muhaliflerin böyle bir düşüncede olmadığını ve Nusayrilerin de Suriye halkının bir parçası olduğunu sözlerine ekledi.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment