Demokratikleşme sürecinde sivil toplum kuruluşlarının kritik rol üstlendiğine işaret eden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın (GYV) yapmış olduğu kritik hizmetlere övgüde bulundu. Şahin, “GYV, Türkiye’nin demokratikleşme yolunda mücadelesinde ‘‘kritik konuları büyük bir cesaretle gündeme getirip bilim ve akademi dünyasını yönlendirmiştir’’ diye konuştu.
GYV ile Barış Adaları Enstitüsü’nün (Peace Islands Institute) ortaklaşa düzenlediği “Kadın ve Kız Çocuklarının Bugünü ve Geleceği, Türk Koordinasyon Modelinin Diğer Uluslara Uyarlanabilirliği” panelinin açılış konuşmasını yapan Şahin, GYV’nin yalnızca sorunları tespit etmekle yetinmediğini aynı zamanda bunlara çözüm önerileri de getirdiğini söyledi.
BM’deki Kadının Statüsü Komisyonu’nun 57. oturum çalışmaları için geldiği New York’ta, Şahin, ‘‘Biz kadına karşı şiddeti bir insan hakkı ihlali olarak, halk sağlığı sorunu olarak görüyoruz. Kalkınmanın, ilerlemenin ve ekonominin önünde en büyük engellerden biri olarak görüyoruz’’ dedi.
Kadın-erkek, yaşlı-genç, engelli-engelsiz herkesin doğuştan kazandığı yaşam, eğitim, sağlık, istihdam hakkının mutlaka kendilerine verilmesi gerektiğine olan inançlarını dile getiren Şahin, her bir bireyin onurlu yaşam mücadelesinde yanında olduklarını kaydetti. 
Kız çocuklarının okullaşma oranını arttırmak için yapılan pozitif ayrımdan söz eden Bakan Şahin, ‘‘Yoksulluk eğitimin önünde engel olmasın diye 3 milyon anneye, erkek çocuklarından kız çocuklarına daha çok mali destek vererek temel eğitimde eşitliği sağladık’’ dedi.
Türkiye’de doğan her çocuğun sigortalı doğduğu ve 18 yaşına kadar da devletin bu hizmeti bedava verdiğini aktaran Şahin, yine Türkiye’nin anne-bebek doğum ölüm oranlarını dünyada en hızlı düşüren ilk on ülkeden biri olduğunu hatırlattı. Şahin, adaletsiz gelir dağılımı konusunda da ciddi adım attıklarını ve hükümetin 10 yıl önce göreve geldiğinde günde 4 doların altında gelir ile yaşayan insan sayısının yüzde 33 olduğunu ve bugün bu oranın yüzde 2.7’ye kadar düştüğünü söyledi.
TÜRKİYE’DEN YALNIZCA GVY ECOSOC’A DANIŞMAN
GYV Başkanı Mustafa Yeşil, temsil ettiği kurumun kuruluş tarihi ve amaçlarını kısaca ifade ettikten sonra yürütmüş olduğu hizmet alanlarından söz etti. Yeşil şöyle konuştu; ‘‘İdeolojimiz, ülkemizin farklı kültür ve mekteplerinde yetişmiş yüzlerce saygın ilim, düşünce, siyaset, sanat ve bilim adamını bir araya getirerek, uzlaşma ve karşılıklı saygıya dayalı olarak bir yaşama alanı oluşturmanın imkanını aramaktır’’ dedi.
Vakfın gayelerini uluslar arası platforma taşıma amacı ile 2012 tarihinden itibaren GYV’nin Birleşmiş Milletler (BM) Ekonomik ve Sosyal Konseyi’nde genel danışmanlık statüsü elde ettiğine dikkat çeken Yeşil, Türkiye’de bu anlamda böyle bir göreve gelen ilk kurum ve kuruluşun kendileri olduğuna vurguda bulundu. Vakfın çatısı altında hizmet veren Kadın Platformu’nun geçtiğimiz kasım ayında düzenlediği uluslar arası ‘‘Aile’’ başlıklı konferansa dikkat çeken Yeşil, ‘‘Bu toplantıya 50 ülkeden 500 akademisyen ve STK temsilcisini bir araya getirmiştir’’ dedi.
‘‘Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı, kurucusu Onursal Başkanı Fethullah Gülen’in felsefesinden ilhamını almış, 5 kıtada 146 ülkede 100’den fazla kardeş kurum ve kuruluş ile proje bazda ortaklık yürütmektedir’’ diyen Yeşil, insanlığa hizmet eden kurum ve kuruluşlarla ortaklıklarına devam edeceklerini söyledi.
KADIN HAKLARI KONUSUNDA BATI’NIN DEĞERLERİ TEK ANLAYIŞ OLMAMALI
Yeşil’in konuşmasından sonra moderatörlüğünü CBS muhabiri Frank Ucciardo’nun yaptığı panelde söz alan Califronia Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Hilal Elver, kadın hakları konusunda dini ve kültürel etkenlerin önemine işaret etti. Batı değerleri ile oluşturulan ve bunda ‘evrensel kadın hakları’ diyerek tüm dünyaya dayatılan anlayışın artık kabul görmediğini belirten Elver, böyle bir değerler oluşumunu ifade de din, kültür gibi farklılıkların mutlaka gözönüne alınması gerektiğini vurguladı.
Batı femiziminin dünyaya kendi ‘evrensel’ değerlerini kadın hakları olarak enjekte ettiğine işaret eden Elver, ‘‘Ancak bu artık özellikle dini farklı toplumlarda kabul görmüyor ve son 15-20 yılda karşı bir duruşun da geliştiği ortada’’ dedi.
Türkiye’nin kadın haklarında Müslüman ülkelere model olma fikri Batı ülkelerine nazaran daha yakın göründüğüne işaret eden Prof. Dr. Elver şöyle konuştu: ‘‘Bunu Batı kamuoyu çokça dile getirip, ‘Türkiye Müslüman demokratik’ ifadesini kullanıyorlar. Aslında ise ‘Türkiye Müslüman, (virgül) demokratik bir ülke.’ Bunu Araplara karşı da Batı medyası kullanıyor ki, Araplar bundan hiç haz etmiyor.’’
Araplar ile Türklerin Müslümanlık anlayışında farklıklıkları bulunduğuna işaret eden Elver, Başbakan Erdoğan’ın Mısır’da yaptığı konuşmanın da bu neden ile tepki çektiğini vurguladı.
Panele Elver dışında New York Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zehra Arat, İstanbul Üniversitesi öğretim görevlisi Doç. Dr. Burcu Kalkan ile Fatih Üniversitesi öğretim görevlisi Doç. Dr. Şengül Çelik ile AK Parti Kocaeli Milletvekili Azize Sibel Gönül de konuşmacı olarak katıldı.
Türkevi’nde gerçekleştirilen panele farklı milletlerden bir çok davetli katılırken, kadınların programa gösterdiği yoğun ilgi dikkat çekti.
[iframe width=”420″ height=”315″ src=”http://www.youtube.com/embed/LUYpm7COM0s” frameborder=”0″ allowfullscreen]
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment