Niagara Vakfı, “Değişimdeki Orta Doğu: Arap baharından IŞİD’e” konulu konferans düzenledi

Amerikalı İslam araştırmaları uzmanlarından Prof. John L Esposito, Niagara Vakfı’nın Chicago’da düzenlediği “Değişimdeki Orta Doğu: Arap baharından IŞİD’e” konulu konferansta Ortadoğu’nun durumunu değerlendirdi. “Fethullah Gülen Konferansları” çerçevesinde organize edilen programda konuşan Prof. Esposito Arap Baharı’na değinirken IŞİD hakkında da önemli açıklamalarda bulundu.

Georgetown Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Esposito, Arap baharının nasıl kışa döndüğünü açıkladı. Esposito, Mısır’da birşeyler olmazsa demokratikleşme şansının kaçırıldığını, Libya’nın ise tamamen bir kaos içinde olduğunu belirtti. “Irak ve Suriye’de bölünmeler mi yaşanacak, bağımsız bir Kürdistan devleti mi kurulacak, bunu bilemiyoruz, zamanla göreceğiz.” şeklinde konuşan Esposito, ABD hükümetinin bile, IŞİD’in oradan uzaklaştırılmasının yılları alacağını söylediğini ifade etti.

İSLAMİ SÖYLEMLE YOLA ÇIKAN TERÖR ÖRGÜTÜ IŞİD, İSLAM’A VE KUR’AN’A AYKIRI HAREKET EDİYOR

Ortadoğu’da hiç umulmadık bir şekilde yayılan IŞİD terör örgütünün, İslam adına yola çıktığını söylediği halde, İslam’a aykırı hareket ettiğini belirten Esposito, “Kur’an’a karşı gelerek masum insanları vahşice katlediyorlar. Çocukları öldürüyorlar. İslam bunun neresinde?” dedi. Prof. Esposito, İslami söylemle hareket eden El Kaide ve IŞİD gibi terör örgütü üyelerinin, İslami bir yaşam sürmediğini, gece kulüplerine gittiklerini ve dindar bir müslümanın uzak duracağı bir hayat yaşadıklarını söyledi. “11 Eylül’ü gerçekleştiren teröristlerde de bunu gördük. Hatta İŞİD’e değişik ülkelerden katılan askerlerin büyük çoğunluğunun yaşamında da İslami bir hassasiyet söz konusu değil. Batı’dan gelen askerlerin çoğu vicdanlı ve çalışkan insanlardır diyemeyiz. Görüyoruz ki, bunların bir kısmı bir yere aidiyet hissetmeye çalışan, kabul görmek, bir güce dayanmak isteyen insanlar, bir kısmının da amacı para kazanmak. Çünkü IŞİD gerçekten iyi para veriyor.” dedi.

 IŞİD, EL-KAİDE’DEN DAHA FARKLI BİR TERÖR ÖRGÜTÜ

IŞİD’in’ de, El Kaide’nin de birer terör örgütü olduğunu ancak birbirlerinden farklı olduklarını söyleyen Esposito, “El-Kaide hiçbir zaman bir toprağı ele geçirip yönetmeyi düşünmedi. Ancak IŞİD’in bütün amacı toprak sahibi olup, orada bir yönetim kurmak. Şu an Suriye ve Irak’da bu amacı güdüyor ama ilerisi için Türkiye, Lübnan ve diğer bölge ülkelerini de hedef olarak görmediğini söyleyemeyiz.” dedi.

Esposito, IŞİD’in uyguladığı vahşi yöntemlerden birinin de kafa kesme olduğunu söyledi. Birçok terör örgütünün bu yöntemi kullandığını, hatta Fransız ihtilalinde de 40 bin insanın kafasının kesildiğini anlatan profesör, özellikle kamera önünde kafa kesen IŞİD’in iki mesaj verdiğini belirtti. Esposito, “Bunlardan birincisi, halkı terörize etmek, yani kendisine uyan halka sosyal hizmetler götüreceğini, ancak, kendisine aykırı hareket edenleri ise böyle korkunç bir şekilde cezalandıracağı göstermek. Ayrıca, kamera önündeki bu infazlarla IŞİD, batıya da mesaj veriyor.” dedi.

IŞİD’in güçlenip büyümesinin birçok sebebi olabileceğini söyleyen Esposito, Irak ve Suriye’deki kaosun bu nedenlerden biri olduğunu ifade etti.

İsrail-Filistin meselesine de değinen Prof. Esposito, “Son 40 yıl içinde İsrail ve Filistin hiç bugünden daha kötü durumda olmamıştı. Bulunduğumuz şu durumdan geleceğe bakınca, henüz tünelin sonunda bir ışık göremiyorum.” şeklinde konuştu. Esposito, Filistin ve İsrail’de aynı oyuncular oldukça barışın sağlanmasının mümkün olmadığını belirtti.