Gazze Yanıyor
10 gündür devam eden ağır İsrail bombardımanları arasında Gazzelilerin bir nebze olsun rahatlamasına yol açan beş saatlik ateşkes kanlı bitti. İsrail saldırılarının kısmen hafiflediği günün gecesinde Gazze’ye yönelik büyük kara operasyonu tankların, denizden atılan füzelerin ve hava saldırılarının da desteğiyle başladı.
İsrail’in abluka altında tuttuğu Hamas yönetimindeki Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 10. gününde de bütün şiddetiyle devam ediyor. İsrail, dünkü 5 saatlik ateşkesin ardından Gazze’ye kara operasyonu başlattığını duyurdu. Gece geç saatlerde başlayan operasyona binlerce asker katıldı. Gazze karadan ağır top atışı, denizden İsrail donanmasının füzeleri ve havadan helikopterlerle destek verilen kara harekâtında yangın yerine döndü. İsrail ordusu son beş yılın en büyük kara saldırısı için 18 bin yedek askeri daha silah başına çağırdığını açıkladı. İsrailli yetkililer hedeflerinin abluka altındaki bölgeden kendi topraklarına açılan tünelleri yok etmek olduğunu iddia etti. Gazze’de on günün bilançosunda hayatını kaybedenlerin sayısı 230’u geçti. Çocuk, kadın ya da yaşlı ayırt edilmeyen bombardımanlarda dün evlerinin çatısında güvercin besleyen 3 çocuk da İsrail jetlerine hedef olarak can verdi.
İsrail’in abluka altında tuttuğu Hamas yönetimindeki Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 10. gününde de kısa bir ara sonrasında tüm şiddetiyle sürdü. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisinden yapılan resmi açıklamada orduya Gazze’ye “karadan girme” emri verildi. Görgü tanıkları gece geç saatlerde başlayan operasyona karadan ağır top atışı, denizden İsrail donanmasının füzeleri ve havadan helikopterlerle destek verilerek Gazze’ye bomba yağdırıldığını aktardı. İsrail açıklamasında hedefinin “Gazze’den İsrail’e açılan tünelleri vurmak” olduğunu iddia etti.
Birleşmiş Milletler (BM) aracılığıyla sağlanan 5 saatlik ateşkes boyunca Gazzeliler dün geçici olarak rahatlamıştı. Ancak beşinci saatin sonunda bölgede can pazarı tekrar kuruldu. İsrail ve Hamas’ın Mısır aracılığında daimi bir ateşkeste anlaşma sağladığı haberleri de gün içinde her iki tarafça yalanlanmıştı. Şu ana kadar çoğunluğu sivil 230’dan fazla Filistinlinin hayatını kaybettiği süreçte yaşanan ağır mağduriyetlerin sorumlularından hukuk karşısında hesap sorulup sorulamayacağı ise belirsizliğini koruyor.
İsrail, Gazze’den ateşkes esnasında 3 adet havan topunun fırlatıldığını ancak herhangi bir can kaybı ya da yaralanmanın yaşanmadığını duyurdu. Sınır bölgesinde yaşanan bir patlama nedeniyle bir askerinin yaralanması üzerine kendisinin de Filistin topraklarına havan topu atışında bulunduğunu bildirdi. Öğle üstü ve akşam saatlerinde ise İsrail uçakları ölüm yağdırmaya kaldıkları yerden devam etti. Gazze Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el Kidra, yalnızca dün 5 Filistinli çocuğun bombalara hedef olarak hayatını kaybettiğini açıkladı. Bunlardan üçü güvercinlere yem vermek için yaşadıkları evin çatısına çıkan yaşları 8 ile 10 arasında değişen kuzenlerdi. Gazze’den de ateşkes sonrasında İsrail’e 50 kadar roket fırlatıldı.
İsrail ateşkes başlamadan sabah erken saatlerde de Gazze’den 15 roket fırlatıldığını, kendilerinin de 37 hedefi havadan vurduklarını duyurmuştu. Gazze İçişleri Bakanlığı da ateşkes öncesinde İsrail saldırılarında 30 evin hedef alındığını, 4 kişinin bombardımanda, 75 yaşında bir kadının da bir gün önce aldığı yaralar nedeniyle vefat ettiğini açıklamıştı.
İsrail, kendi vatandaşlarının güvenliğini bahane ederek başlattığı ‘Koruyucu Eşik Operasyonu’nda Gazze’ye 10 günde 2 bin civarında hava saldırısı yaparken, Gazze’den de İsrail’e 1300’den fazla roket fırlatıldı. Büyük çoğunluğu ya İsrail’in ‘Demir Kubbe’ ismi verilen ABD destekli hava savunma sistemi tarafından havada imha edilen ya da yerleşim olmayan boş alanlara düşen bu roketler bir İsraillinin ölmesine neden oldu.
Mısır’ın ateşkes planı kabul görmedi
Bölgede masum kanı döken şiddete son verilmesi hususunda diplomatik girişimleriyle Mısır öne çıktı. Geçtiğimiz yıl yaşanan askeri müdahaleyle Hamas’a da ilham veren Müslüman Kardeşler (İhvan) hareketi liderliğindeki iktidarın alaşağı edildiği Mısır’ın hamleleri Hamas tarafında şüpheyle karşılanıyor. İsrail ise Mısır’ın tekliflerine daha sıcak bakıyor. Hafta içinde benzer bir girişimi Hamas’ın itirazı nedeniyle başarısız olan ülke, dün de devredeydi. Kahire’de bulunan İsrailli temsilcilerin onayladığı ve Tel Aviv güvenlik kabinesinin değerlendirmesine sunulduğu söylenen plana göre bu sabah silahların susturulması öngörülüyordu. ABD Başkanı Barack Obama da Mısır’ın ateşkes girişimini desteklediğini ve ülkesinin başarılı bir netice için diplomatik imkânlarını seferber edeceğini açıklamıştı. Ancak ismi verilmeyen bir İsrailli yetkilinin uluslararası basına verdiği ön anlaşmanın sağlandığı yönündeki bilginin hem şahin politikalar benimseyen İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman hem de Hamas tarafından yalanlanması Gazze’de diplomatik neticeye kolay gidilemeyeceğini gösterdi.
İsrail, Hamas yönetimine geçtiği 2007 yılından bu yana Gazze’yi kara, hava ve denizden abluka altında tutuyor. 2011-2013 yılları arası müstesna, Mısır’ın da aynı şekilde bir tecrit politikasıyla Gazze’de Hamas’ı zayıflatmayı amaçladığı görülüyor. Gazze’nin bu iki ülke dışında herhangi başka bir ülkeye sınırı ve dolayısıyla da dış dünyaya açılış kapısı bulunmuyor. 360 kilometrekarelik yüzölçümüyle kabaca İstanbul’un 15’te 1’i büyüklükte olan Gazze’de 2 milyon civarında insan çatışmasızlık dönemlerinde de ablukalar nedeniyle çok güç koşullarda yaşıyor. Bölgede gıda, sağlık malzemesi ve akaryakıt ihtiyacı tam olarak karşılanamıyor; kısıtlamalar nedeniyle altyapı geliştirilemiyor.
İsrailli bakan ‘öz-soykırım’ı icat etti!
Gazze’de can kayıplarının daha da artmasından endişe edilirken İsrail Ekonomi Bakanı Naftali Bennett’in açıklamaları alay konusu oldu. Aynı zamanda hükümet ortağı sağcı Yahudi Evimiz partisinin lideri ve zengin bir işadamı olan Bennett, Amerikan televizyon kanalı CNN’ye konuk olduğu bir programda ‘kendi kendine soykırım uygulamak’ tabirini icat etti. 10 yaşlarındaki 4 Filistinli çocuğun önceki gün Gazze sahilinde top oynarlarken İsrail bombalarıyla hayatını kaybettiklerini duyup duymadığı sorulan Bennett, “Hamas’ın kendi çocuklarını katletmesi korkunç. Büyük çapta bir öz-soykırım (self-genocide) uyguluyorlar.” dedi. Hamas’ın İsrail karşısında “kadın ve çocukları değil savaşçılarını göndermesi” gerektiğini söyledi. Sunucunun, “Ama bu çocukları göndermemişlerdi, bunlar sahilde top oynuyorlardı.” şeklindeki düzeltmesine ise İsrail’in hiçbir zaman kasten sivilleri hedef almadığını savunarak cevap verdi. İsrail’in son saldırısında olduğu gibi 2008 ve 2012’de yaptığı Gazze harekâtlarında da çok sayıda sivil can vermişti. Yaşanan bu sivil mağduriyetlerinden ötürü şimdiye kadar hiç kimse uluslararası hukuk karşısında hesap vermedi.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment