“İslam ve Müslüman kelimeleri terörle yan yana anılmamalı”
Almanya Müslümanları Koordinasyon Konseyi (KRM), hazırladığı ‘NSU Sağ Terörü’ başlıklı dosyayı Alman Cumhurbaşkanlığı, Federal İçişleri Bakanlığı’na sundu. Dosyayı Büyükelçi Hüseyin Avni Karslıoğlu’na da sunan KRM heyeti, Almanya’da İslam ve Müslümanlara karşı düşmanlığın arttığına dikkat çekti. Büyükelçi Karslıoğlu ve KRM heyeti, İslam’ın terör kelimesiyle yan yana anılmaması gerektiğini söyledi. Federal İçişleri Bakanlığı’nın Bonn’daki olayla ilgili basın açıklamasında ise ‘cihatçı teröristler’ ifadesinin kullanılması dikkat çekti.
KRM Sözcüsü Erol Pürlü, “NSU terör hücresinin ortaya çıkmasından sonra istenilen sonuçların ve olayların henüz aydınlatılmadığını gördük. Konunun ve özellikle emniyet birimlerindeki dosya imhası gibi ihmallerin aydınlatılmasını ısrarla talep ediyoruz.” dedi.
Almanya İslam Konseyi (IRD) Başkanı Ali Kızılkaya ise, “Almanya’da beraber yaşamımızda bu olay bir dönüm noktasıdır. Çünkü yıllardır göz ardı edilen bir sorunun nelere sebep olabileceği mahiyetinden bir hatırlatma, uyarıcı rolünü oynuyor. Aşırı sağcılığın sadece NSU veya bir kuruma indirgenmesini istemiyoruz, bu bir toplumsal sorundur. Araştırmalar aşırı sağcı düşüncenin toplumun merkezine kadar ulaştığını gösteriyor.” diye konuştu. Kızılkaya, dosyada bu endişelerin dile getirildiğini, bununla siyasi sorumluların, sivil toplum kuruluşlarının ve herkesin üstüne düşen mesuliyeti yerine getirerek toplumsal barışa, beraber yaşama katkı sağlamaları açısından bir uyarı ve çağrıda bulunmayı hedeflediklerini belirtti. Kızılkaya ayrıca Federal Meclis NSU Araştırma Komisyonu’nun çalışmalarını samimi ve ciddi bulduklarını ifade ederek, komisyonun çalışması ve oradan çıkacak sonuçlara çok önem verdiklerini vurguladı.
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Sözcüsü Bekir Alboğa, “Dosyayı teslim etmek için gittiğimiz kurumlarda Müslüman ve İslam’a karşı artan düşmanlığın endişe verici bir boyuta ulaştığını gördük, bu konusunda hassas olmalarını istirham ettik. İslam’ın yanlış anlaşılmasına sebep olan politikaların değiştirilmesini, yanlış anlaşılmaların düzeltilmesinde ise bizleri Müslümanlar olarak birebir muhatap almalarını istedik.” diyerek şöyle devam etti: “Özellikle Alman medyasının çok duyarlı olması gerekiyor. İslam ve Müslüman kelimesinin terör ve aşırılıkla bir arada kullanılmaması gerek. Gerekirse bir takım terimlerin tedavülden kaldırılıp, onun yerine kaygı uyandırmayacak daha açık ve net terimlerin kullanılmasını muhataplarımıza teklif ettik.”
KRM Sözcüsü Pürlü de “Bilhassa ‘İslamcı’ kelimesini kullanılmamasında ısrar ediyoruz. Ancak siyasette veya basında olsun sürekli kullanılıyor. Bu İslam’ı ister istemez kötülüyor. Halk İslamcı ile İslam arasında ayrım yapmıyor.” dedi.
Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu ise şunları söyledi: “IRA derken Katolik terör veya ETA derken Hıristiyan Terörü demiyoruz. O bakımdan terörü işleyen birisi varsa ‘El Kaide terörü’ gibi yapanların ismi kullanılmalı. PKK terörü diyoruz, Kürt terörü demiyoruz. Almanların dediği gibi ‘pauschal’ yani genelleyici ifade kullanarak ‘O Müslüman, demek ki terörist’ denilmemeli. Bütün dini, bütün inancı suçlamak yerine her kimse yapan onu suçlamak gerekiyor.”
Diğer taraftan Federal İçişleri Bakanlığı’nın Bonn’da bulunan bombalı çanta ve güvenlik konusuyla ilgili yapılan basın bildiride, ‘cihatçı terör’ ifadesi dikkat çekti. Açıklamada bireysel şahıs veya grupların güvenliği tehdit etmek istediği, ancak emniyet birimlerinin buna izin vermemek için işlerini çok iyi yaptığı, vatandaşların endişelenmesine yol açacak ihbar ve tehditlerin bulunmadığı kaydedildi.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment