Irak’ta 100’ü intihar bombacısı en az 3 bin El Kaide militanı var

Son ABD askeri birliğinin de ülkeden ayrıldığı 2011 sonundan bu yana Irak’ta etkinliğini gittikçe artıran terör örgütü El Kaide, kanlı savaşında gücünün doruğuna ulaştı.

Komşu ülke Suriye’nin tamamen anarşiye teslim olmasıyla daha rahat hareket eder hale gelen örgüt, Şii Başbakan Nuri el-Maliki hükümeti döneminde gittikçe dışlandığını hisseden Sünni azınlık arasında da tabanını genişletti. Öyle ki, Iraklı istihbarat yetkilileri, örgütün sadece Irak içerisinde 3 bin eğitimli savaşçısı olduğu, bunlardan 100 kadarının ise intihar saldırısı gerçekleştirmeye hazır beklediği tahmininde bulundu.

Amerikan AP haber ajansının konuyla ilgili haber-analizinde yer verdiği Savaş Çalışmaları Enstitüsü raporu ise Irak ve bölge için El Kaide tehdidinin ne denli büyüdüğünü ortaya koydu. Örgütün Irak kolunu “ileri derecede güçlü, esnek ve organizasyon yeteneğine sahip” olarak niteleyen raporda, “Örgüt; planlama, eğitim, kaynak temini, organize ve kompleks saldırılar düzenleme yetenekleri yüksek, askeri bir güç olarak yeniden inşa edildi.” ifadelerine yer verildi. Washington merkezli kuruluşun raporunda, bir yıl içerisinde gerçekleşen sekiz hapishane baskınıyla serbest kalan yüzlerce militanın yeniden örgüt saflarına döndüğünün de altı çizildi.

Hemen hemen her hafta ülkenin dört bir tarafında, bomba yüklü araçlarla ve intihar bombacılarıyla organize saldırılar düzenleyen örgütün yaptığından şüphelenilen dünkü patlamalarda da en az 31 kişi hayatını kaybetti. Vahşi saldırılarında ölü sayılarının artması için pazar yerleri, camiler ve okullar gibi kalabalık mekânları hedef alan örgüt, önceki hafta da Irak’ın kuzeyindeki bir Türkmen köyünde bir ilkokula intihar saldırısı düzenlemiş ve 14 çocuğun ölümüne neden olmuştu. Ülkenin en güneyindeki Basra şehrinde dahi eylem gerçekleştirebilecek kadar organizasyon yeteneğine ulaşan El Kaide terörü, yaptığı her eylemle devlet otoritesini zayıflatıp ülkeyi kaosa yaklaştırmayı amaçlıyor. Dünkü saldırılarla birlikte bu yıl gerçekleşen şiddet olaylarında ölenlerin sayısının şimdiden 6 bini geçmesi, hassas mezhep dengeleri üzerine kurulu ülkede 2006-07 yıllarında yaşanan kanlı mezhep savaşının tekrar etmesi endişelerine neden oluyor. Irak’ta El Kaide’nin yükselişini, özellikle iki faktör besliyor. Suriye’deki iç savaş nedeniyle kontrolün tamamen kaybolduğu Suriye sınırından militanlar her iki yönde de kolaylıkla hareket edebiliyor. Bununla birlikte silah ve patlayıcı sevkiyatında da hiç zorluk yaşanmıyor. Nitekim bu yılın başlarında ismini Irak ve Şam İslam Emirliği (IŞİE) olarak değiştiren ve bölgesel hedefler peşinde koştuğunu gösteren Irak El Kaidesi’nin lideri Ebubekir el-Bağdadi’nin de örgütü Suriye’den yönettiği tahmin ediliyor.

Ayrıca Nusayri ağırlıklı Esed rejimine karşı savaşır görünen El Kaide, Irak’ın iç siyasi dengelerinde köşeye itilmiş hisseden Sünni azınlık arasında sempati topluyor. El Kaide’yi büyüten ikinci faktör olan bu kenara itilmişlik hissi, özellikle güvenlik birimlerinin nisan ayında Kerkük’e bağlı Havice’de Maliki karşıtı göstericilere karşı kanlı müdahalesinin ardından son seviyesine ulaşmıştı. Sünnilerin devlete gittikçe artan oranda küskünlüğü, 2009 yılında ülkede neredeyse bitme noktasına gelen El Kaide’ye karşı istihbarat savaşı yapılmasını da zorlaştırıyor. Çünkü devlete küsen Sünniler, örgüt militanları ve faaliyetleri hakkında bilgi vermeye soğuk yaklaşıyor.