BBC: ABD, Türkiye ve diğer müttefiklerinden uzaklaştı

BBC: ABD, Türkiye ve diğer müttefiklerinden uzaklaştı

BBC, ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin Esed’i övmesini ve Obama yönetiminin İran’a yönelik yeni yaklaşımı gibi gelişmelerin yarattığı yoğun tartışlamaları yansıtırken “Obama geleneksel müttefiklerinden uzaklaşıyor”,  “Beyaz Saray, sadece Türkiye’nin değil, Suudi Arabistan ve Fransa gibi müttefiklerinin de taleplerini atlayıp Kremlin ile çalışmaya karar verdi”, “Türkiye ile ABD arasında ciddi bir görüş ve tutum ayrılığı var” gibi görüşlere yer verdi.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin, kimyasal silahlar anlaşmasına uyduğu için Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esed’in övgüyü hak ettiğini söylemesinin, Washington ve daha birçok başkentte hayretle karşılandığı belirtilirken Obama yönetiminin “geleneksel müttefiklerinden uzaklaştığı”, ABD ile Türkiye arasında “ciddi görüş ayrılıkları”nın ortaya çıktığı yorumları yapılıyor.

BBC, John Kerry’nin açıklamalarının ABD’nin Esed rejimi hakkındaki yaklaşımının değişip değişmediği konusundaki soruların daha da artmasına yol açtığını kaydederken ABD Dışişleri Sözcüsü Yardımcısı Marie Harf’ın ise, “Bakan Kerry’nin sözlerinden kısmen geri adım atar gibiydi” konuşarak “ABD’nin Esed’in geleceği ile ilgili tutumu değişmedi. Esed, Suriye’de liderlik yapmak için bütün meşruiyetini kaybetti” ifadesini kullandığına dikkat çekti.

Harf’ın ayrıca Kerry’nin Esed’i övmesinin, Esed’in meşruiyeti konusunda herhangi bir olumlu katkı yapmadığını ısrarla vurguladığını kaydeden BBC, aynı basın toplantısında Harf’ın, ilk kez, İran’ın da 2. Cenevre Konferansı’na katılabileceğini belirtmesini de dikkat çekici buldu.

TÜRKİYE, SURİYE YÖNETİMİNE KARŞI “TEK BAŞINA” MI KALDI?”

BBC, “Sadece birkaç hafta öncesinde Esed’e yönelik bir askeri harekata girişmesine kesin gözle bakılan ABD’nin, hem İran’a hem de Esed’e karşı gösterdiği bu kayda değer büyük değişim, Türkiye’nin, Suriye’deki Esed yönetimi ile tek başına karşı karşıya kalıp kalmadığı sorularını tartışmaya açtı” dediği haberinde ABD’de Demokratlara yakınlığıyla bilinen Brookings düşünce kuruluşunda kıdemli Orta Doğu uzmanlarından Mike Doran’ın değerlendirmelerine yer verdi.

“OBAMA POLİTİKASI, MÜTTEFİKLERİN İHTİYAÇLARINA CEVAP VERMİYOR”

Mike Doran, “Obama’nın Suriye politikası, en yakın müttefiklerinin ihtiyaçlarına cevap vermiyor” dedikten sonra şu görüşlerini dile getirdi:

“Kerry’nin Esed’i övmesi, Washington’ın Esed ile çalışmaktan çıkarı olduğunu gösteriyor. ABD’nin, Esed’in görevden alınmasını daha önce öncelik olarak görüp görmediği, aslında belli değil. Ama şimdi, Obama yönetimi ne derse desin, uygulamada, sadece Esed’e değil, İran’a doğru da yöneldiğini ve geleneksel müttefiklerinden uzaklaştığını görmekteyiz.”

BBC, haberinde “Türkiye’den bazı diplomatik kaynaklar”ın ise ABD’nin Orta Doğu’daki geleneksel müttefiklerinden uzaklaştığı kanısını doğruladığını belirtikten sonra şöyle devam etti:

“İsmini vermek istemeyen bir diplomatik kaynak, Orta Doğu’daki son gelişmeler ışığında Türkiye, Suudi Arabistan ve İsrail’in oldukça kırılgan ve kafası karışık hale geldiklerini, ABD’nin İran’la yakınlaşmasının, Esed’e yönelik bazı olumlu davranışların, bölge ve Esed’in meşruiyeti açısından ne anlama geldiğinin anlaşılmasına çalışıldığını kaydetti.”

“ABD, KENDİ MÜTTEFİKLERİNİN ÇIKARLARINI ES GEÇTİ”

Ankara’nın da Washington’un değişen politikalarına karşılık, kendi çıkarlarına göre kendisini yeniden konumlandırması beklentisini de dile getirdiği haberinde Washington’daki Demokrasileri Savunma Vakfı adlı düşünce kuruluşunda özellikle Lübnan, Hizbullah ve Suriye üzerinde uzmanlığıyla tanınan Tony Badran’ın görüşlerini de yansıttı.

“Beyaz Saray, sadece Türkiye’nin değil, Suudi Arabistan ve Fransa gibi müttefiklerinin de taleplerini atlayıp Kremlin ile çalışmaya karar verdi ve şimdi de İran’ı masaya getirmeyi düşünüyor” görüşünü öne süren Badran sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kimyasal silah anlaşması da, etkili bir şekilde, Esed’i bu süreç içinde yıllarca rol oynayabilecek bir muhatap haline getirdi. Sonuç olarak ABD, sadece kendi müttefiklerinin çıkarlarını es geçmedi, bunun yanı sıra hasımlarının çıkarlarına da yardım etmiş oldu. Soru şu: Türkiye, Suudi Arabistan gibi, ABD (Suriye) politikasını red mi edecek, yoksa ABD’nin politik yaklaşımına uyan bir tutuma mı yaklaşacak?”

“TÜRKİYE İLE ABD ARASINDA CİDDİ GÖRÜŞ AYRILIĞINA YOL AÇTI”

Washington’daki Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi (CSIS) Türkiye çalışmaları direktörü Bülent Alirıza ise, “ABD’nin Suriye politikası, radikal İslamcıların Suriye muhalefeti içindeki etkisinin artmasıyla, öncelikli hedef olarak, bu radikal unsurların iktidarı ele geçirmesini engellemek üzerinde şekillenmeye başladı” diye düşünüyor ve “Bu da, dolayısıyla, siyasetini tamamen Esed’in gitmesi hedefine odaklamış olan Türkiye’nin, ABD ile arasında -iki tarafın da pek vurgulamak istemediği- ciddi bir görüş ve tutum ayrılığına yol açtı” diyor.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.