Gizli gözetlemeye son

“The Day We Fight Back” adlı organizasyon, ABD Ulusal Güvenlik Ajansı(NSA)’nın ABD’yi terörist saldırılardan korumak için sürdürdüğü internet gözetlemesine karşı 11 Şubat’ta uluslar arası bir kampanya düzenliyor.

ABD’de özel hayatın gizliliğini korumak maksadıyla yapılan bu kampanya, tüm dünyada internet sansürüne farkındalık getirebilmeyi de hedefliyor. Kampanya ile tüm dünyada baskıcı, antidemokratik yönetimler altında ezilen mağdurlara destek verilecek.

11 Şubat’ta İnternet sansürüne “DUR” de

Kampanya kapsamında, ABD’de yaşayanlar için binlerce web sitesi FISA’yı iyileştirmek, ABD Özgürlük Yasası’nı desteklemek, Amerikan vatandaşı olmayanların haklarını korumak için yürülüğe girecek olan yönetmeliği tanıtan afişler yayınlayacak. Ayrıca herkes bu siteler aracılığıyla yaşadığı bölgedeki kongre üyelerinin telefon numaralarına ve e-mail adreslerine ulaşabilecek.

ABD dışında olanlar ise internette özel hayatın gizliliğini  korumaya yönelik kurumlara yönlendirilecek. 

Ayrıntılı bilgi için https://thedaywefightback.org/

Türkiye’de internete sansür getiren yeni düzenlemenin beş maddede özeti 

Öte yandan Meclis Genel Kurulu’ndan geçerek 5 Şubat 2014 Perşembe günü yasallaşan yeni internet düzenlemesine Türkiye’de ve dünyada yankılar sürüyor.

İstanbul ve New York barolarına kayıtlı Bilişim Hukuku Uzmanı Avukat Burçak Ünsal yeni düzenlemeyi beş maddede şu şekilde özetliyor:

1. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (“TİB”) Başkanı kendi takdiriyle özel hayat ihlali olduğunu düşündüğü Internet sitelerine erişimi vereceği bir emir ile engelleyebilecek. Bu karara karşı Sulh Ceza Mahkemesinde itiraz edilebilecek.

2. Özel hayatının ihlal edildiğini iddia eden kişiler, mahkemeye gitmeden doğrudan TİB’e başvurarak içeriğe erişimin engellenmesi isteyebilecek. TİB, kendisine gelen bu talebi uygulanmak üzere derhal Erişim Sağlayıcıları Birliğine gönderecek. Erişim sağlayıcılar bunu en geç dört saat içinde yerine getirecek. Bu uygulandıktan sonra başvuruyu yapan şikayetçi uygulamayı mahkeme onayına sunacak.

3. Hakim, spesifik bir web sayfasına (URL bazlı) erişimin engellenmesi yöntemiyle ihlâl olarak düşünülen durumun engellenemeyeceğini düşünürse, internet sitesindeki tüm yayının engellenmesine karar verebilecek.

4. İçeriğe erişimin engellenmesi için gereken tüm alternatif erişim yollarını engelleyici tedbirler alınarak, DNS değiştirmek gibi yöntemler saf dışı bırakılacak. Yer sağlayıcılar iki yıla kadar trafik bilgilerini saklayacak ve TİB’in talep etmesi halinde tüm bilgiler TİB’e temin edilecek.

5. “Uyar – Kaldır” olarak anılan, Internet’e içeriği koyana ve içeriği koyduğu yere başvurma yöntemi tamamen kaldırılacak. Herkes doğrudan mahkemeye (ya da yukarıda anlatılan durumda TİB’e gidecek), mahkeme kararı 24 saat içinde verecek ve engelleme emrini Erişim Sağlayıcılar Birliği’ne uygulatacak. Yani Twitter, Facebook, YouTube, Bloglar ve bunlara içerik sağlayan kullanıcılar tamamen süreç dışı bırakılacak.