Aşırı meyve yemek kilo artışına yol açıyor

Aşırı meyve yemek kilo artışına yol açıyor

 Estetik Hekimi Çağatay Vural, “Halk arasında ‘meyveyi istediğimiz kadar yiyebiliriz’ gibi yanlış bir bilgi var. Aşırı meyve yenmesi kilo artışına neden olabiliyor” dedi.

Yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte hızlı kilo vermek isteyenlere Estetik Hekimi Çağatay Vural, çeşitli tedavi yöntemleri hakkında bilgi ve tüyolar verdi. Fazla kilodan kurtulmak isteyen kişinin mutlaka düzenli şekilde yemek yemesini tavsiye eden Vural, “Öğün atlamadan yemek yemeliyiz. Kan şekerindeki düzensizliğe bağlı olarak etkilenen yağ metabolizmasındaki bozukluk, karşımıza kilo ve selülit olarak çıkmaktadır. Özellikle düzensiz beslenme ve sedanter yaşam tarzı bu problemlerin ortaya çıkmasında önemli bir etken. Bununla birlikte tiroit bezinin az çalışmasıyla giden bazı guatr tipleri, şeker hastalığı, kadınlardaki adet düzensizliği, bazı bağırsak problemleri de yağ metabolizmasını daha çabuk etkilediği için, kilo problemleri daha çok ortaya çıkmaktadır. Bu nedenlerden dolayı zayıflama tedavisi planladığımız hastalarda, genel ve dahili muayeneyle birlikte gerekli testleri isteyerek, tedavi programı ayarlanmalıdır. Uygulanacak tedavi yöntemleriyle de yağ hücrelerini azaltmaya çalışıyoruz. Beslenme programını ayarlarken beyaz un ve mamullerinden, beyaz şekerden, süt tozu ve diğer kimyasal malzemelerle hazırlanmış yoğurtlardan uzak durmak tedavinin başarısı açısından çok önemli. Özellikle protein ağırlıklı beslenmek yağ doku yıkımını arttıracağı için tedavi başarısını arttıran bir seçenektir” diye konuştu.

“AŞIRI MEYVE KİLOYA NEDEN OLABİLİR”

Aşırı meyve yenmesinin kiloya neden olabileceğini belirten Vural, sözlerine şöyle devam etti:

“Halk arasında ‘meyveyi istediğimiz kadar yiyebiliriz’ gibi yanlış bir bilgi var. Aşırı meyve yenmesi kilo artışına neden olabiliyor. O yüzden kilo problemi olan kişilerde beslenmeyi düzenlerken, meyve yemeyi de düzenlememiz gerekiyor. Her meyveden sınırlı sayıda yenmesini tavsiye ediyoruz. Özellikle yaz döneminde akşam saatlerinde yapılacak yürüyüşler metabolizmayı biraz daha arttıracağı için, kişilerin kilo verme başarısını daha da arttıracaktır. Beslenmeyle birlikte kişiyi rahatlattıktan sonra, tedavi programında neler yapabiliriz diye test sonuçlarından sonra değerlendirmeler yapmalıyız.”

TEDAVİ YÖNTEMLERİNİ SIRALADI

Kilo vermede yapılan tedavi yöntemlerini sıralayan Çağatay Vural, “Kilo vermek isterken yağ dokusunu etkileyen tedavi seçenekleri var. Bunlar mezoterapi, lazer lipoliz veya soğuk lipoliz, karboksi terapi, kavitasyon ve akupunkturdur. Özellikle akupunktur vücut stres yükünü alarak kişinin aşırı yenmek yeme hissini azaltıyor. Doyma hissi olan kişide mutluluk hormonları daha etkin hale geleceği için tedavi şansını da arttırmaktadır. Diğer yandan da metabolizmayı dengeleyerek zayıflamaya yardımcı oluyor. Mezoterapi ve normal lipoliz ise yapılan muayenelerden sonra hazırlanmış ilaçların cilt altı yağ dokusuna enjekte edilmesidir. Lazerli lipoliz ve soğuk lipoliz ihtiyaç olan bölgelere uygulanarak, yağ hücrelerini yok eden tedavi yöntemidir. Kavitasyon son birkaç yıldır Türkiye’de çok fazla uygulanan bir tedavi seçeneği olup ses dalgaları ile uygulanmaktadır. Bunların belirli bir frekans ayarları vardır. Bunlara çok dikkat etmek gerekiyor hastaların sağlığıyla ilgili olarak. Avrupa Sağlık Birimleri ve Dünya Sağlık Örgütü de genel olarak insan sağlığına zararlı olup olmaması yönünde araştırmaları vardır. Bu anlamda zayıflama sadece görsel bir problem olarak düşünülmeyip, doktor kontrolünde yapılması gereken bir tedavidir” ifadelerini kullandı.

“YÜKSEK TOPUKLU AYAKKABILAR SELÜLİTE NEDEN OLABİLİR”

Selülit ve zayıflamada en önemli şeyin düzenli yaşam olduğunu kaydeden Vural, “Selülitten tedavi ile kurtulsanız dahi sonradan olmaması için mutlaka daha doğal, düzenli bir spor programının olması gerekiyor. Özellikle bayanlarda yüksek topuklu ayakkabılar bile selülite neden oluyor. Yüksek topuk dolaşım bozukluluğuna, kılcal damarlar ve varis problemlerine neden olurken, bu dolaşım bozukluğunun sekonder yansıması olarak da selülite neden olma ihtimali mevcuttur” şeklinde konuştu

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.