Peru’da ‘kedi yeme festivali’ protestolara rağmen sürüyor

Peru’da ‘kedi yeme festivali’ protestolara rağmen sürüyor

Kedi Yeme Festivali La Quebrada’da her yıl yapılıyor. Ama bu yıl festival çevresinde etkili protestolar yapan hayvan hakları savunucuları bu geleneğe son vermeye kararlı görünüyor.

Lima’da, yaşadığım Miraflores mahallesinde bir Pazar akşamı. Mahallenin dindar sakinleri sessizce kilisedeki ayine doğru akarken, çoğu gençlerden oluşan kalabalık bir grup gösterici kilise önünde hayvan haklarından yana sloganlar atıyor.
“Kedileri de Tanrı yarattı” yazıyor bir dövizin üzerinde. Bir grup hayvan hakları eylemcisi “Katiller” diye bağırıyor. Sarı sokak köpeği bile sanki havlayarak kedilere destek vermek ister gibi. Kuyruğunu heyecanla sallıyor.

Göstericilerin ellerinde hayvanların koruyucusu Asisili Aziz Francis’in resimleri de var. Önlerinde bir sıra polis barikat kurmuş.Birkaç gün önce kilisenin damında bir sokak kedisi gördüklerini ve rahibin hayvanı kurtarmak için dama çıkmalarına izin vermediğini öne sürüyorlar.

Bu kadar da değil. Rahibin kedilerden nefret etmekle kalmayıp, kiliseye giriyorlar diye, onları zehirlediğini de iddia ediyorlar. Rahip bu iddiaları kesinlikle reddediyor.
Bu gösteri benim için Peru’da kedilerle ilgili tutum farklılıkları ve kafa karışıklığının bir özeti gibi.

Miraflores’in uykulu sakinleri


Miraflores’in parkında yıllarca sokak kedileri kol gezdi. 1990’larda farelere karşı önlem olarak bölgeye getirilen kediler kısa sürede iyice çoğaldı, sonra da mahalleli istenmeyen kedileri buraya bırakmaya başladı.

Bugün parkın çimenlerinin üzerinde, çiçek tarhlarında onlarca kedi gerine gerine yatıyor ve uykulu uykulu turistlere poz veriyor. Hayvansever gönüllüler tarafından korunuyor ve besleniyorlar ama, herkes kedileri o kadar sevmiyor aslında.

Mahallelinin bir kısmı kedilerin hastalık yaydığını ve sıcak günlerde parkın tuvalet gibi koktuğunu söyleyerek şikayet ediyor. Kilisenin rahipleri de kedileri bir rahatsızlık kaynağı olarak görüyor daha çok.

Pazar günkü gösteri, polisle hafif itiş kakışlardan sonra dağıldı ve birkaç gün sonra kilise damındaki kedi de kurtarılarak bir yuvaya kavuşturuldu. Ama Peru’daki bütün kedilerin bu kadar şanslı olduğunu söylemek mümkün değil.

Yerel tariflerle kedi eti sofraları


Lima’nın güneyinde kırsal bir yerleşim olan La Quebrada sokaklarında her yıl müzik ve dans eşliğinde Aziz Efigenia’nın heykeline yürüyen kalabalıklar, kutlamaların bir parçası olarak bir de Gastronomik Kedi Festivali yapıyor. Daha açık ifade etmek gerekirse ‘Kedi Yemekleri Festivali’ diyebiliriz buna.

Bölgeye yerleştirilen ilk köle topluluğunun ancak kedileri yiyerek hayatta kalabildiği söylenen o günlerin anısına, her yıl tekrarlanıyor.

Onlarca kedi sırf bu festival için besleniyor ve çeşit çeşit Peru tarifleriyle pişiriliyor: Bol baharatlı kedi güveç, yerel otlarla terbiye edilmiş ızgara kedi, bunlardan bazıları.
Ve tavşana benzediği söylenen kedi etini tatmak için festivale koşan kalabalıklar. İstiridye veya gergedan boynuzunu unutun. Peru’da en iyi afrodiz yakın da kedi eti olduğuna inanılıyor. Yine de Peruluların çoğu aslında kedilerin evde arkadaşlık için beslenen hayvanlar olduğunu ve sofralarda dana, domuz ve koyun etinin yenmesi gerektiğini düşünüyor.

Etobur bir ulus


Evinize tüylü bir arkadaş almak istiyorsanız Lima’da Jiron Ayacucho’ya gidiyorsunuz.
Bu sokaktaki dükkanlarda sadece kedi değil, nereden getirildiği karanlık egzotik kuşlar, maymunlar ve çeşitli sürüngenler de satılıyor.

Hayvanların çoğu karton kutularında ya da paslı ve kalabalık kafeslerde zar zor nefes alarak yaşamlarını sürdürüyor. Hayvan hakları savunucuları bu koşulların değişmesi için de mücadele ediyor. Bir yandan da boğa güreşi yapılan arenaların çevresinde sahte boynuzlarla teatral gösteriler sürdürüyorlar. Fakat Perulu hayvan hakları savunucuları ülkenin yoksulluk, sosyal adaletsizlik, suç ve rüşvetin yaygınlığı gibi sorunlarına da dikkat çekerek hayvan haklarını geliştirmenin hükümetler ve yetkililer için hiç bir zaman öncelikler arasına giremediğine de işaret ediyorlar. Buna karşılık sosyal sorunların hayvanların korunmasına engel olmaması gerektiğini savunuyorlar.

Kısacası Perulu hayvanseverler de, diğer birçok ülkede olduğu gibi, gerekirse Katolik Kilisesi gibi kurumlara karşı durmak ya da milyonlarca etobur Peruluyu etyemezliğe ikna etmeyi denemek pahasına, hayvanlara kötü muameleye, zulme ve ihmale karşı mücadelelerini sürdürüyor.

Bu gerçekleşene dek, bizim komşu kilisenin önünde daha çok gösteri yapılması gerekecek.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.